recep tayyip erdogan i pek cok acidan elestiririm. ancak bir ozelligi bakimindan diger tum zamane liderlerinden ayridir. erdogan iyi bir hatiptir. bir kac yerde konusmasini canli olarak dinleme imkanım oldu. hepsinde de butun konusmayi ezberden yapti. vurgularindan jestlerine pek cok acidan dort dortluk bir konusmaci izlenimi verdi.
ulkemizin basbakaninin boyle bir yetenegi var. ancak o bu yetenegini , guzel konusmayi, insanlari etkileyici stilini kullanmak yerine pes ederek masadan kalkıyor.
orasi bir muzakere masasi degil. orada alinacak bir karar yok. orasi tartisma ortami, kim daha iyi savunursa fikini, kamuoyunun gozunde o hakli olacak. yani orada bir ulkeyle imzalanacak anlasma filan gorusulmuyor, kibrisin sinirlari cizilmiyor, imf ile stand by anlaşması icin gorusmeler yapilmiyor. eger boyle bir durum olsa, o zaman gorusmeler cikmaza girdiginde masadan kalkabilirsin.
davosta bir munazara yapiliyor. haksizlik olabilir. zaman konusunda sıkıntı olabilir. moderatore olan tepki, bir anda masadan kalkmak seklinde olmamalı. bu sekilde belki ulke icerisinde puan topladiniz ancak uluslararasi arenada israilin ekmegine yag surdunuz. savlarinizi dile getiremediniz. karsi tarafin agzindan dilinden baska bir silahi yok. sizle esit sartlarda savasiyor. uzun konusmus olabilir, siz de adam gibi bir tepki ile surenizi uzattirirsiniz. buna hakkınız var. ama masadan kalkamazsiniz. munazaralarda bir grup masadan kalkarsa, ne yazikki munzarayi kaybetmis sayilir...
ben israilin ermeni tasarisinin gecmesine musade edecegini sanmam. eger abd ve israil, ortadoguda turkiyeden bir beklenti icerisindeyse, o zaman tasari kozu hep canlı kalacaktır. sirf masadan kalkma ile butun kopruleri atacagini da sanmam. ama mutlaka bunun ince bir cevabi olacaktir. ilerde ihtiyac duydugunuz anda belki orada olmayacaktir. olabilir, mumkundur... her seyin bir bedeli vardir.
rte, biz ülkeyi bakkal dükkanı yönetir gibi yönetmiyoruz demesine rağmen bunun tersi bir durum ortaya çıkmasına sebep olmuş.
ama yinede insanı açıdan iyi diplomatik açıdan kötü bir olaydır.tabii insan olarak beni ilk açı ilgilendiriyor o da başka bir konu.
rte nin herzaman olduğu gibi kasımpaşalıyım eli maşalıyımcılık yapmasıdır. kendisine göre türk olmanın verdiği duruşu ve saygınlığını korumuştur. ancak şak şakçılık yaptığı bariz bellidir.
israil Türkiye ilşkilerine hiç bir zarar vermez. hatta israil bundan daha sonra daha iyi bile davranacak. daha yakın ve daha sadık olcak.
israilin elinde tek bir koz var.
Amerikada sözde ermeni soykırımına karşı çıkan en güçlü lobiler yahudilerin. ellerindeki tek koz bu.
son zamanlarda habire öne sürüp durdular, acayip sıkıcı olmaya başlamışlardı.
şimdi bu elindeki kozu uzaktan gösterip duran, daha geçen hafta Türkiyeyi tehdit eden bu çocuk katillerine hasssiktirin lan demek gerekiyordu. dendi.
rte yi zerre sevmem. ama tebrik ediyorum.
yüz yılın kahramanıdır. yüz yılın cesaretidir.
bu yahudileri fazla göznüzüde büyütmeyin.
siyonist ağzıyla pr yapmayın adamlar dünyayı yönetiyor, türkiyeyi batıracaklar diye.
altı üsütü korkak tefeciler. korkmayın, yahudler sizi yemez.
hiç sevmem tayyip'i. ve hata yapmıştır evet. oysa ki sevr'deki damat ferit gibi mondros'taki Hüseyin Rauf Orbay gibi lozan'daki ismet inönü gibi olmalıydı ki diplomatik olarak kazanmalıydık değil mi ? gittikçe komik oluyorsunuz. dünyanın öbür tarafından amerika ortadoğuya müdahil olsun ve biz sessiz kalalım, bu ülkenin başbakanı tavrını koyunca tukaka olsun. dün bu ülkenin muhalefet partisinin sözcüsü çıkıp diplomatik ders vermeye kalkıyor. sana sandıkta sormazlar mı onur öymen dini, dili, ırkı ne olursa olsun insanlar ölürken neredeydin diye ? ama senin yine saçma bir cevabın vardır eminim..
Verilmekte geç kalınmış ayardır. Korkak , sinmiş ve amerikacı olmuş arap topluluklarının veremediği ayarı vermiştir. Erdoğanın üslubunu tartışıp , gösterdiği tepkiyi seçim malzemesi zanneden kişiler nedense Şimon Perez in terbiyesizliğini ve ikiyüzlülüğünü hiç söylemiyorlar. Yaptığı katliamlara kendince haklı sebepler uyduran şimon perez , bunu Erdoğanın yüzüne bakarak kinayeli bir biçimde yansıtmıştır. Dikkat edin , arab ligi genel sekreterini değil , TC başbakanını muhatap alıyor. Erdoğan da hem Perezin sahtekarlığına , hem de paneli yöneten kişinin adaletsizliğine doğal ve sert bir tepki koyuyor. Unutulmamalıdır ki Erdoğan aynı panelde BM ye ve AB ye de ayar vermiştir. Hani şu Rusyanın Gürcistan a yaptığı harekatla ilgili. Sonuç olarak doğal bir tepkidir. Arkasında başka şey aramak kendimizi küçük görmektir.
Eddied: Arap mısın yahudimisin muhterem ?
o an sanki tayyip erdoğan ın hücrelerinin her biri televizyon karşısında ilk bakışta havai fişek sanılan bombaları izleyen insanlığa karşılık gelmekteydi ve milyarlarca insan aynı ağızdan peres e denilemeyenleri söylemişti.
recep tayyip ''benim tavrım ne israil halkına, ne pereze, sadece moderatöre diyerek''
çark etmiş olmasına rağmen, kanı hızlı akan türk halkı gazı almıştır. vatana millete hayırlı olsun.
kaynak : hürriyet
az once gezdigim global gazetelerin, cnn, nytimes, msnbc, bbc gibi, cogunun anasayfasinda, ya da dunya ile ilgili haber basliklarinin anasayfasinda yer almis haberdir. tayyip bizi dunyada sesi cikan bir ulke haline getirmistir.
Dötünde ayar tornavidası ile gezen başbakanların eskide kaldığını, artık döte ayar tornavidası sokan başbakanların bu ülkede olduğunu gösteren hadisedir
Son derece yakışıksız ve başbakanın asla kullanamadığı diplomatik zekası ve soğukkanlılığı başımıza gene birçok sorun açacak. Hani olur ya, çocuklar oyun oynar, seni zorla kaleye geçirirler, sen de küser oyundan çıkarsın, halbuki kaleci olsan ve kaleci her zaman oyuncudur kuralını unutmadan akıllıca oynasan, diğer maçlarda işler lehine değişebilir.
yuppi erdoğan nidalarının çıkmasına sebebiyet veren üzerinde, konuşma tarzında ve özellikle oturma tarzında değişikliğe gidilmesi gereken ayardır. Geri saralım ayakları bir yere bassın ve sakin konuşuyorum deyip kendiyle çelişmesin, o vakit daha güzel olur.
davos'taki panelin tamamını izleyenler dikkat etmiştir: tartışmada şimon peres, rte'ye her fırsatta arkasını döndü. konuşması esnasında gönlünce bağırdı, çağırdı, çıldırmışçasına el, kol hareketi yaptı. yeri geldiğinde söz kesti, bağıra çağıra kendini dinletmeye çalıştı. israil'in filistin'de giriştiği katliamı "biz az bile yaptık" dercesine anlattı...
bununla yetinmeyen peres devamlı olarak türkiye'ye ve de dünya ülkelerine tehditler savurdu. "biz istediğimizi yapar, istediğimiz ses tonunda konuşuruz" tavırlarıyla israil dostlarının dahi yüreğine korku salma, düşmanlarını ise sindirme amacı güttü. insanların gözünün içine baka baka yalan söyledi, "haklıyız" mesajı vermeye kalktı.
Tüm bu olanları ele alacak olursak, bir ulke'nin basbakanini ellemek ne kadar diplomatik ise, iste rte'nin tavri da ayni oranda, ayni boyutta diplomatiktir.
fakat eksik olan birşeyler var ortada... şöyle ki:
1- israil'e olan o sert çıkışının nedenini izah etmeliydi. "PKK terörüne verdiğimiz, vermekte olduğumuz 30 bin şehidimiz topraklar altındayken, sizin yaptığınız gibi tepeden bomba yağdırmak şöyle dursun, bizim kuzey irak'ı haritadan silmemiz gerekirdi!" demeliydi.
2- Peres'e "bana ve ülkeme karşı yükselttiğiniz sesinizle tehdit ve gözdağı saçmak istiyorsanız, yanlış yere yanlış bir şekilde çatıyorsunuz!" demeliydi.
3- o "yanlı" moderatöre karşı, "ben burada türkiye cumhuriyeti'ni temsilen bulunuyorum. eğer beni susturuyorsanız, ülkemi susturuyorsunuz demektir. bunu asla kabul edemem" diyerek terkedebilirdi. böylece panelin tamamını izlememiş olanların -peres'in tehditleri ve bunun üzerine moderatörün davranışlarını göstererek- gözlerini açabilirdi.
bu şekilde vereceği tepki, ilke olarak güzel ve uygun olurdu böylece.
yine de "helal olsun"dur: çünkü;
-israil'e insanları öldürdürdüğü kendi cumhurbaşkanının yüzüne söyleyerek,
-tc başbakanının, üçüncü sınıf bir ülke başbakanı değil, en az yanında bulunan israil cumhurbaşkanı kadar söz hakkı alması hakkı olduğunu belirtmiştir. yani bir başbakanın kolunun çekiştirilerek, çocuk gibi azarlanmasına tahhammül etmeyeceğini ve bu toplantının böyle sürmesine izin de vermeyeceği için ortamın terk edilmesinin "uygun" olduğunu göstermiş ve toplantıyı terk etmiştir.
-ve yine bir başbakan, bu derece yanlı ve acemice yönetilen bu zirveye bir daha katılmayacağını belirtmiştir.
tabi, ortada çok önemli bir gerçek var şimdi. bu noktadan sonra bize söz değil icraat lazım.
onumuzdeki gunlerde ortaya cikacak sonuclarini bekleyelim...
durduk yere eglence cikti sonuçta...
beni rte'nin zekası karşısında bir kez daha hayrete düşürmüş olaydır. yahu güzel kardeşim sen bu adama bu kadar ayar verme merkalısıysan milletin gözü önünde antisemitist çıkışlar yapıp, hamasın avukatlığını üstleneceğine israille olan bütün askeri anlaşmalarını bitir bakalım önce ondan sonrada ekonomik anlaşmaları azaltmaya başla (tabi yiyosa) sen adamın askeri pilotunu eğit ondan sonra utanmadan ayar verme sevdalısı ol... bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? ama yiğidi öldür hakkını ver tayyibimin ağzından nasıl inci gibi dökülüyor o '' one minute'lar'' , ''excuse me'ler''.. rte'nin de uludağda yazar olma ihtimaline karşı ben anamı da alıp gidiyorum ya da i am leaving you with accompany of mum.
