acun ılıcalının muhtemel yeni bir survivor da oynamasının teklif edileceği söylenen. boş konuşmayı seven cahilliğini bildiği 3 5 kitapla kapatmayı zorlayan, bunu yaparkende sürekli hakaret ederek konuşan, nerden geldiğini kimsenin bilmediği bir kişi.
hınc-al uluç'un veliahtıdır. onun gibi sanat, siyaset, spor, ahlak vs. her şeyin uzmanıdır. başbakanın manevi oğlu olma yolunda ilerlemektedir. kafasını yukarı kaldırır ve bağıra bağıra konuşur, karşısındakini dinlemez, susturduğunu sanar. bilmez ki "edepli edebinden susar, edepsiz onu ben susturdum sanar."
yaşar nuri öztürk: aziz nesin demiş ki "bir gün bu memleketin yanağına öpücük, baş ucuna da bir not bırakıp gideceğim; "öyle güzel uyuyordun ki, uyandırmaya kıyamadım."
yok abi uzun süredir düşünuyorum bu adamdan daha antipatik biri var mı diye? yok lan, olamaz abi bu kadar sinir bozucu biri olamaz. evladım olsa reddederim.
bülent ersoy çocuğum olsa askere göndermem dediğinde hakkında halkı askerliğe karşı soğutmaktan dava açan savcılar, ısrarla her katıldığı programda askerlik yapmayacağını söyleyip türk ordusunu kötüleyen bu insan müsvettesi hakında neden işlem yapmaz. orduyu kötüleyip insanları askerlikten soğutan bu adam için soruşturma açılmamasının sebebi bu kişinin akp bayraktarlığı yapması olabilir mi? olur tabi ki de yoksa körü körüne kim savunacak akp yi bu kadar. savcı sıkıyorsa bu adam hakkında da işlem yapsana. ama yapamazlar ki ne de olsa kendilerinden. (bkz: yalan mı?)
beyaz tv dinamit programında cübbeli ahmet hocayla sohbetinde hal hareket tavır ve sorularıyla iyice sıçmış karaktersiz kişilik. (orospu gibi gülmesi ayrı birşey)
kendisi hakkindaki elestirilerin "cok itici", "cok bagiriyor", "askerlik bile yapmamis" gibi, cevap vermeye bile degmeyecek zirvalardan oteye gidememesi ne kadar aci. kemalist sigligi iste.
karsisindakilerin kendilerine karsi kullanilmasina hic alismadiklari bir uslup kullaniyor. ondan bu nefret. insan bazen laikcilerin bu sahis karsisinda dustugu durumu gorunce uzuluyor gercekten lan. en basarili laikcisavar kendisi.
kocaman bir boşluktur. bir insan bağırarak bir şeyleri anlatıyorsa altında iki neden yatıyordur.
1) karşısındakine saygısı yoktur.
2) savunduğu düşünce çok sağlam temellere dayanmıyordur.
rasim ozan kütahyalı da türk medyasındaki meşhur olma şartlarının şartlarından birini getirip bu noktaya gelmiştir. o şart da "televizyonda çok bağıracaksın arkadaş".
geçenlerde bir spor programında gördüm kendisini. ahmet çakar'larla falan karşılıklı oturuyor. siyasi alanda olduğu gibi spor alanında yorumları beş para etmez. zaten bir konuda uzmanlaşan bir insan uzman olduğu konu dışına öyle ota boka çıkar mı? uzman değilse çıkar.
konuşma ve tartışma ahlakından anlamayan, izleyip de prim yaptırılmaması gereken, hangi kanalda görürsem göreyim anında kanalı değiştirmeme vesile olan insandır.
tartışırken benim dediğim en doğrusu mantığı ile hareket ettiği için sadece kendisini dinleyen karşısındakini takmayan objektif olamayan kişi. biri şuna konuşma tartışma dersleri versin.
