su an icin memleketimde -elazigdayim- burada bu davulcular isi tamamen boka cevirmis durumda. millet oynayip da para versin kendilerine diye yapmadiklari saklabanlik kalmiyo. gecenin bi yarisi surekli ayni yerde calarak insanlari rahatsiz ediyorlar. eger bu is bu sekilde yapilacaksa yapilmasin kardesim, osmanli gelengi falan ama insanlar pek guzel calsr saatle, cep telefonu alarmiyla da sahura kalkabilir. tutmayalari neden rahatsiz ediyosun be ey ramazan davulcusu?
An itibarıyla, iftardan yayım saat sonra arkadaşlarla sofradayken, koyu muhabbetin tam ortasında kapımı çalmış ve askere gidiyormuş gibi birde elinde türk bayrağı tutarak karşıma dikilmiştir. Ramazan davuluyla bayrağın ne alakası var, milli duygu sömürüsüyle bahşis toplamaya çalışıyor dıblo.
davulcu: -iyi akşamlar abi...
sentinel prime: -iyi akşamlar...
Davulcu: -ramazan davulcusuyuz, para topluyoruz abi.
sentinel prime: -zorunda mıyım?
davulcu: -değilsin abi.
sentinel prime: -iyi o zaman, iyi akşamlar...
ve davulcu üst kata çıkar... En gergin anımda, bir akşamüstü kapımı çaldı, kötü bir zamanlamaydı, gerçekten üzgünüm...
mahalleye, köpek havlamaları ve araba alarmlarınıda beraberinde getiren zat.
pek yorulmasına gerek kalmıyor, bir yandan davul sesleri bir yandan havlamalar bir yandan acayip acayip alarm sesleri, rahatlıkla uyunabiliyoruz.
neyse ki görevini yapıyor, napsın adamcağız.
alarmın, saatin icat edilmesinin üzerinden epey bir zaman geçmiş olmasına karşın hala gecenin bilmemkaçında bizi milat öncesi yöntemlerle uyandırmaya çalışan abiler amcalar.
insanların en kurnazları olabilen tiplerdir. Kimi zaman bir arabanın bagajında kimi zaman motora binen ikinci kisi olup ters binerek gorevini cakalca yapan insandır.
ramazanın başından beri sanki koca ilçede başka ev yokmuş gibi bizim siteye gecede altı kez gelen, uyku muyku bişey bırakmayan zat-ı muhterem götverendir.
dün akşam kapımıza para toplamaya geldiğinde gül yüzünü yakından gördüm konuştuk gülüştük falan, "çok yoruluyosun" dedim "yok be abe" dedi "iizmet için varız biz". hizmetinin karşılığını bir lira elli kuruşla benden aldı. yolun açık davulun tok olsun dum dum recep.
üç gündür ısrarla kapıma gelerek para isteyen zat. açmıyorum. yarın çilingirle gelip kapıyı açtırması mümkün adam o kadar inanmış. oruç tutmuyorum, davulun sesini duymuyorum ben sana neden para veriyim?
işimi hemen bitireyim de gidip evde biraz kestireyim mantığıyla çalışan tip. 03.56'da olan imsak saatinden 2 saat önce çalmakta nedir arkadaş. daha da kötüsü bir çalışı var ki 0-3 yaş arası bir çocuğa da davulu versen aynı çalar. o derece.
eskiden çok eskiden çalar saatler ve cep telefonu alarmları yokken gece uyumayıp mahallesini sahura kaldırmakla görevli kimse.
şimdilerde ise mani bile bilmeyenlerin elinde zamanla yok olmaya giden bir geleneğin temsilcileri.
dün gece her zamanki gibi sahur vaktinin gelmesini beklerkene sokağımıza, "kara uzum habbesi lelele" melodileriyle girerek bize "hadi sofraya" demeye çalışan er kişisidir. kuzenle bir boy oynadık sahur vaktinde (tövbe yarabbi) sokak boyunca ceşitli oyun havalrı çalarak geçti o kadar merak ettim ki nasıl bi tip diye gecenin bir yarısı camdan sarkarak kendini gördüm. bu gece de dört gözle yolunu bekledim gelmedi halbuki ben onun ramazan davulculuguna "yeni bir soluk" getiren halini sevmiştim. terkedilmiş gibiyim sözlük.
