muhtemelen diyanet işleri başkanının kendisi bile almıştır. sana bana haram diyenleri bir araştırın alayı o haram dedikleri şeyden birkaç kez faydalanmıştır.
öyle bir dönem ki helali haramı ayırmak çok zor. gerçi zaten kimsenin de umurunda değil. diyanet bile ismini değiştirip alıyor. adına "hediye maaş" diyorlar. hediye olunca dinde yeri var nasıl olsa.
holy hükümetimizin mayışlı tüccarlarının zoruna gitmiş, en önemli tartışma konusu olmuştur. tabi ki yüce hükümetimizi zora sokabilecek her şeyden uzak durmalıyız. mayışlardan arta kalan parayı da saraya bağışlamalıyız.
Bizim paramızı kullanıp paramızdan para kazanan bankalar o kazandığı paradan bir kısmını bize veriyor. Benim paramdan kazanılan paradan bana pay verilmesi zaten bu zamana kadar olması gereken şeydi.
Diyanet bu işlere kafa yormayı bıraksın bence tüm dünya böyle dönüyor artık, ona caiz buna değil o faiz bu değil deyip senin benim hayatımızda göremeyeceğimiz makam arabalarında gezmeleri de ayrı komik.
promosyon verirken ne kadar kredi kartı kullanılmış, artı hesaptan ne kadar para çekilmiş onlara bakıyor bankalar. bunu sana hediye olsun diye vermiyor. senden aldığı faiz zaten kat kat fazla oluyor. denize düşüp de ıslanmamak mümkün değil ( tabii kuzey buz denizi değilse ) bu devirde haramlardan uzak kalmak çok zor. ama ben olsam o parayı direk fatura ve vergilerde kullanırdım. nasıl olsa onlar da bizden haksız yere bir sürü para alıyor.
elbette değildir. bankanın, promosyonun, faizin, enflasyonun, deflasyonun, stagflasyonun, devalüasyonun, resesyonun olmadığı dönemin kuralı ile günümüzü yargılamak öyle basit olmaz, olmamalı.