3. sezon itibariyle biraz inise gecmis dizidir. olay orgusu daraldigi icin biraz zorlama karakterlerle gidiyor gibi suan fakat ilk sezon hatirina merakla izletiyor o bir gercek.
ben lise okurken final yapmış diziydi. en son lisedeyken izlemiştim, günü gününe takip ediyordum. yeniden bir 10 bölümlük seri haberlerini duyduğumdan dizi arşivimi toparlarken adını gördüm, klasörün içine bir girip baktım. sonra lan bir bakayım şu diziye kaç sene oldu diye aklımdan geçirdim, geçirmez olaydım. ilk bölümü açtım ve televizyonun başından kalktığımda saat sabah 6:58 ve 14. bölüm sonu idi. ertesi günü de sezonu bitirdim. öyle bir dizidir vesselam.
aradan fazla sene geçtiği için unutulmuş sahneleri hatırlamakta bir o kadar iyi geldi.
aynı uygulamayı dexter için de deneyeceğim. dizi yokluğunda iyi gidiyor.
Mükemmelliyetçi bir insan olarak mükemmelliyetçi bir insan ve olaylar dizisinin anlatıldığı bu diziyi seviyorum. fakaat yine de laanetim olarak tesadüfler üzerine bina edilmiş mucizeleri görmezden gelmemi bekliyorsa fish ve ahbapları yanılıyor.
O dizide bir kapının kilitli olması, brrows kardeşlerin sevgili pederlerinin 10 dakika gecikmesi gibi saniyelik ve şansa bakan meseleler bir bölümün dakikalarını aşıyor.
Michael kardeşim bak bu senin ağabeyini çeşitli nedenlerden dolayı taşımak istediler ve yolda rahatça taşıyan insanları pusuya düşürüp adamı çıkardılar yani bu kadar ortalığı karıştıracağına kafanı kullanıp aynı şeyi yani taşıma işlemini başlatacak bir şey yapsaydın sonra yolda beynin ve bir kaç kası çalışan adamla onları bekleseydin daha güzel olmaz mıydı?
izlediğim en iyi dizi midir? oz varken bunu söylemek zor. ama en sevdiğin dizi nedir sorusu sorulursa salise düşünmeden prison break cevabını yapıştırırım. izlediğim en iyi 3 diziden biridir. diğerlerini söylemiyorum, sürpriz olsun. bu arada kimse yazmamış galiba, veya yazdıysa da ben entryleri hızla okurken kaçırdım. prison break efsanesi geri dönüyor, bir mini dizi olarak ekranlara dönecek. kesin tarih 2016 diye biliyorum.
