huzur dolu,sokaklarında insan kalabalığı olmayan, muhteşem sahillere sahip, şirin evleri, geleneksel bacaları, yeşillikleri, sevimli insanlarıyla şirin, gidip de ayrılmak istenilmeyen avrupa ülkesi.
bir haftalığına gidip 3 ay kaldığım ülkedir. çocukların olmadığı sokaklar hüzün kokar. sevimli atlantik kasabası cascais'in rıhtımlarında gezerken kendinizi fenerbahçe-erenköy'ün sahillerinde sanarsınız. açık camlardan dar patika sokaklardan ağlamaklı fado sesleri yükselir. portekiz'de begonviller damları örter, japon gülleri hiç solmaz. hemen her yerde karşınıza büyük kaşif vasco da gama'nın heykeli cıkar. ıstanbul gibi yedi tepe üzerine kurulan lizbon, 1755 tarihindeki depremde tamamen yok olmuş ve aynı ıstanbul gibi her an büyük depremini beklemektedir.
para birimi olarak eskudo yu kullanan,az nüfusuna karşılık futbolda bayağı ilerlemiş,avrupa kıtasının en batısında yer alan ülke.gereksiz bir bakınız olarak (bkz: cristiano ronaldo)