bu yaştan sonra başıma bu da mı gelcekti dedirten durum.efendim bileceğiniz üzere flash tv'de ajdar'ın jüri olduğu programda mahsun çıkmıştı.kırmızı kazağı,emprovize kareografisi ve kıvrak stili ile dikkatimi cezbetmişti.Ama durum bundan ibaretti.Sonra, aradan haftalar geçti, bu mahsun gene aynı kırmızı kazağı ve kıvrak dansı ile rüyalarımı ve düşüncelerimi süslemeye başladı.her yerde onu görmeye başlamıştım.mahsuncuğum çeşitli biçimlerde karşıma çıkıyordu.sofrada çatal,gtada zenci,fırında çırak,berberde kolonya,yatağımda yastık olarak zuhur ediyordu.Bu aşk gittikçe iflah olmaz bir hale dönüşüyordu.Onu unutmak için nice uğraşlar verdim.yogi oldum nirvanaya ulaştım,keşiş oldum manastıra kapandım,ayı oldum kış uykusuna yattım gene kâr etmedi.Bu kaçışın nafile bir çaba olduğunu idrak edince duygularımı özgürce yaşamaya karar verdim.Atlayıp ilk otobüse şişhane'deki flash tv stüdyolarına gittim.içeri almadılar.Her geçen saat bu aşk eziyete dönüşüyordu gözbebeklerim büyüyor,bacaklarım titriyor,burnumdan mor renkli sıvılar akıyordu.kanal binasına cebren ve hile ile girmek için hemen az ileride tarlabaşı polis karakolunun önündeki akreplerden birini kaçırmaya yeltendim ama yakalandım.hortumla dövdüler.sırtıma inen her hortum darbesinde mahsun'u düşünüyor ve onu anıyordum.deli olduğumu düşünen polisler beni saldığında soluğu tekrar flash tv stüdyolarında aldım.bu kez tedarikliydim.30 metrelik 7 boğumlu gemici zinciri ile gelmiştim.bunu hemen galatanın orda ki tersaneden araklamıştım.kendimi şuursuzca bayrak direğine zincirlemiştim.fakat çay molalarında kendilerine iş çıkarttığıma sinirlenen flash tv güvenlikçileri acımasızca beni dövmeye başladılar.işin kötü yanı kendi kendimi zincirlediğim için karşılık veremiyor paso dayak yiyordum.kulağımdan kanlar gelmeye başlayınca korkup ambulans çağırdılar.ambulansa binmeyi reddedip mahsun'un gelmesini istedim.Aradılar ama işteymiş memurlara nolur beni ona götürün diye yalvardıysam'da kâr etmedi.en sonunda beni karga tulumba kucaklayıp ambulansa bindirdiler.tedavimi olduktan sonra 10 gün hastanede istirahat ettim.fakat hala mahsunu düşünüyordum.onu unutmak için geceleri yandaki hastanın narkozunu söküp fondip yapıyordum.En sonunda sosyal esirgemeden psikiyatrist getirdiler.Bana bir sürü sorular sorduktan sonra Mahsun'un ajdarla dans ettiği o programın görüntüsünü dvd olarak getirip izlememi söyledirler.Keyifle izlemeye koyulunca inanılmaz huzurlu ve mutlu olduğumu farkettim.Daha sonra beni taburcu olup, her 12 saatde bir bu görüntüyü izlememi salık verdiler.
ajdar honda,mahsun ken olduğu için bu tarz mukayeselere girmek yanlış olur.ajdar ancak fenomen kalır,mahsun ise bir yaşam felsefesidir.onu anlayabilmek için 65 model mustangle geri geri 30 km yapmanız sonra araçtan inip komando dansı yapmanız gerek.
