"avrupa'nın iran'ı" diyesim geliyor bu ülke için. çok sıcakkanlı bir halka sahiptir ve nursuz fransızların, almanların ne dediğine bakmamalı kendileriyle yakın ilişkiler içinde olmalıdır. bu arada inanılmaz derecede koyu katolik olurlar, öyle ki kürtaj yasaktır bu ülkede.
"türk atları vistül ırmağından su içmedikçe başımız beladan kurtulmaz." diye bir halk sözünün olduğu söylenen leh ülkesi. viyana kuşatmasında osmanlıya karşı avrupayı 75 bin kişilik ordusuyla kurtarmış ama sonrasında ödül olarak avrupalı kurtlar tarafından parça parça edilmiştir.
kırmızı beyaz renkleri olan ülkenin ulusal simgesi kartaldır. almanları ve almancayı sevmezler. tarih boyunca yurtları türk atlılarına yol olduğundan olacak türkleri severler. torun adında bir şehirleri de vardır. kim bilir belki de türklerin torunlarıdırlar.
bu ülkenin insanlarıyla acayip derecede benzeşiyoruz hal, tavır, gelenek, düşünce, yaşayış, içine kapanıklık v.s. bakımından. bu açıdan bakınca bir sosyolog, ne bileyim bir tarihçi için nimet, aramızdaki görünür ve görünmez bağlar. eğer daha önce yapılmadıysa bu konu hakkında yapılacak bir araştırmayla güzel bir tez yazılır.
Yemekleri bana göre çok kötü olan bir avrupa ülkesi. Polonya o kadarda büyütülecek bir ülke değil. Çünkü para birimi çok değerli değil, polonya da yaşayan kime sorarsanız, başka avrupa ülkesine gitmek istiyor. Burada iş olanakları çok iyi değil, çalışan insanlar çok iyi para kazanmıyorlar. Oldukça soğuk bir iklime sahip neredeyse, yok denecek kadar türk vatandaş yaşayan bir ülke.
yanılmıyorsam katolik çoğunluğu olan tek slav ülkesidir. soğuk savaş döneminde vatikan, papa olarak bir polonya'lı seçerek (bkz: papa ikinci john paul) batılı emperyalistlere gollük bir pas vermiştir
2 metre bacaklara sahip bayanların ikamet ettiği ülke. onlara bakmaya çekinmeyen baştan ayağa süzene kadar 5 dakika gibi uzun bir süre geçiren türk halkıda mevcuttur ayrıca.
yamulmuyorsam viyana kuşatmasının başarısız olmasının en büyük nedeni onların bizi arkadan vurmasıydı.
şimdilerde de* de ermeni soykırımını kabul etmişlerdir... bazı devletler tarihten beri değişmiyor.
2 gün önce erasmus vasıtası ile ayak bastığım çılgın ülkedir. zira erasmus öğrencilerinden sorumlu alina adında bir hanım - 23 yaşında bir öğretim görevlisi - beni tren istasyonundan aldı odamı gösterdi eşyalarımı bıraktıktan sonra beni en güzel partilere götürdü. yedim içtim yiyorum içiyorum.
