derinlerine pangea'dan kalan kalma tuz yatakları bulunan cennet misali ülke. avrupa'nın en dindar ülkesi olarak bilinir, nüfusun %15'i her hafta kiliseye gidecek kadar dindarmış (böyle istatistiklere hiç güvenmem). aynı zamanda birçok müslüman tatar da içerisinde yaşamaktadır.
roman polanski'nin filmlerinden ötürü sempati duyarım. nazım hikmet'ten dolayı da pek sevmem. avrupa'nın en dindar ülkesinden türk ateisti çıkması da hayli ilginç.
gerek erasmus için olsun, gerek polonya'ya okumak için gelenler olsun, gerekse polonya'ya gezi amaçla gelen olsun, kısacası polonya'ya geliş amacınız ne olursa olsun, en faydalı ve pratik bilgileri veren facebook grubu.
ülkenin üç-dört şehrini gezmiş ve bir şehrinde de 8 ay yaşamış birisi olarak söyleyebilirim ki, hemen her şehrinde kasvetlenecek bir yön bulabilirsiniz. tabii ki ikinci dünya savaşı, ülkenin yakın tarihinde çok önemli bir yere sahip ve gittiğiniz yerlerde bir savaş müzesi, yıkık bir bina ve bolca savaş anısı bulabilmeniz de kaçınılmaz.
çam yarması erkeklerin bol olduğu bir ülke kendileri lakin kızlarını gördükten, tanıdıktan, sevdikten, sevildikten sonra bu kızlarla bu erkeklerin yan yana oluşunu bağdaştıramamaya başlıyorsunuz. ha iyisi var mıdır bu erkeklerin de? vardır...
8 ay boyunca trenle işe gidip gelirken hemen her gün insanlarla muhabbet ederek zaman geçirmek başka bir duygu... kimi zaman kızı, erkeği kimi zaman teyzesi, amcası, zaman zaman da iti, uğursuzu, sarhoşu laf atardı ama bir şekilde zaman geçerdi o yollarda...
bana tek bir kötü etkisi oldu bu ülkenin. o kadar rahat, canayakın, şeker, düşünceli kızla muhabbet ettikten sonra güzel ülkemin suratsız, kasıntı kızlarının yanına yaklaşasım gelmiyor. ülkemde bir kıza saati sor, gözleriyle ve tavırlarıyla perişan eder seni. orada bankta oturan kızın yanına otur. iki muhabbet eder, erkek arkadaşıyla tanışırsın. bir şeyler içer evlerinize dağılırsınız. ülkemizde bu oran binde bir ise orada bu oran yüzde ellinin üzerindedir. bu da benim çıkarımımdır.
koyu katolik olmakla gurur duyan bunu heryerde hissettiren ülke ama acayip pornografik hareketlerin de görülebildiği ülke demek ki fazla baskı ters tepebiliyor. disko kapılarında kafaları bi dünya gençleri de tipik bir eski doğu bloğu ülkesinin kapitalizm aşkıyla yanıp tutuştuğu gibi yaşadığı bol bol içtiği, klüp kapılarında ateşli kuyruklara girdiği, kürtajın yasak olması nedeniyle kazara çocuk yaşta doğurdukları ülke. çocuklu liseli, üniversiteli çoktur.
Kızları türk kızları gibi olan ülke... Kimisi çok güzel kimisi ise çok kötü. Onlarda da biraz trip atma özelliği mevcuttur. Yine de rahat ve şeker kızlardır hani... Erasmus günlerim geldi aklıma. Hey gidi Agatha...
dunyanin en basit kizlarinin ciktigi ulkeder. hayatimda bu kadar basit kiz gormedim. bide albanya filan var.
erkekleri paso hirsizdir. gerci kizlarida hirsizdir.
1. sinif kalitededir hirsizliklari.
bunu bir suru milletten insanlarin yasadigi bir ulkede yasayinca daha iyi anliyorsunuz.
ben boyle pis bi millet daha gormedim.
herkes bilir onlarin hirsiz oldugunu. her millet bilir. damgalanirlar.