Genelde ulaşamayacağın kişiye beslediğin aşktır. Bu duygu birgün içine sığmaz gider söylersin ona ve sonu maalesef hüsranla biter. Nereden mi çıkarıyorum ağzına o zamana kadar tek dal sigara almayan adam bu olaydan sonra günde paket bitirir hale geldi...
sapsarı, papatya sarısı elbiseler giyer gülümseyerek gelir karşıdan. geldiğinden haberin olmaz, boynuna sarılır. çantasından çekirdek felan çıkarır yemeye başlarsın deniz kenarında. susar. su almaya gidersin. cebinde 1 lira bile yoktur. en yakın bankamatik 5 km ötededir. koşa koşa bankamatiğe gidersin para çekmeye. bankamatik bozuktur. geri dönersin. sucuya kimliği bırakıp kan ter içinde 2 tane su kaparsın. yanına haberi olmadan yaklaşıp yanağından öpersin. eş zamanlı gökyüzüne doğru suları içersiniz. içerken bi gülme tutar püskürürsünüz. acıkırsınız. seyyardan dürüm yersiniz. yürürsünüz uzun uzun. kimliği emanet bıraktığın yöne doğru. hadi su alalım ben susadım der. sucu para ne oldu abi der. ne parası felan diye sorar bizimki. boşboğaz sucu olayı anlatır. ellerini açıp ne yapayım der gibi bakarsın. sonra gözlerini kısar, gülümser boynuna sarılır. sucuya göz kırparsın. bu da benden olsun abi der. otobüse biner. aradaki cama içinden küfrederek el sallarsın. otobüs gider. arkasından uzun uzun bakakalırsın. nereye gideceğini bilemezsin. o biçim bi boşlukta bulursun kendini. gökyüzü hala masmavidir. ellerini cebine sokup rüzgarla yürürsün. karşına çıkan pet şişelere plaseler vurursun. düşünceli, hüzünlü. eve daha yol vardır...
karşılıksız sevgi. genelde ergenlik döneminde had safhaya çıkar.
çocukluk zamanlarımda bana da olmuştu. ama artık bu tür şeyler vakit kaybından başka bir şey gibi gelmiyor. sanki aradığım başka bir şey gibi hissediyorum. ve o eskide kalan kişi rastgele insanlara platonik aşık olan kişi sanki başka biri gibi geliyor bana.
benim bildiğim sevgisini söyleyemeyen, uzaktan takılan, bazı durumlarda karşıdakinin de gönlü var gibi gibi olan şey.
çoğu karşılıksız, reddedilen aşk gibi tanım yapmış.