dünyadaki en kötü aşk türüdür efendim. sen onu düşünmeden 1 dakika bile duramazken onun seni sallamadığını bilmek, onu gördüğünde elin ayağın birbirine dolanması, karnına giren sancı.. kendinize acı çektirmekten başka bir şey değildir. tabi mazoşistseniz durum farklı.
bu gün yaşadığımı öğrendiğim aşk türü. gittim sevdiğim çocuğa söyledim. bi tepki vermedi teşekkür etti sadece. seviyorsanız gidip konuşun bence. platonik bile olsa bu rahatlama paha biçilemez.
Aşkların en acısı ve en güzelidir. Tek taraflı aşktır sen onu seversin ama sevdiğini belli etmezsin veya o seni sevmez ama genellikle platonik aşk yaşayanlar sevdiğini söyleyemez sevdiğine , onun dikkatini çekmek ister yardım etmek ister ama sevdiğini söyleyemez. Facebook da durumunu beğendiğinde sevdiği kişi dünyalar onun olur o zaman. Yanında başka biriyle görürse kendine yediremez içi içini yer. Bu arada bende coştum kendimi şair sandım durmak lazım.
hani o koduğumun filminde "o da beni seviyor" diyor ya, sevmiyor anasını satayım sevmeyecekte. sen onu kafdağının ardındaki siktiğimin zümrüdü ankası olarak görürsün o da gider karganın biriyle o lanet olası fındığını paylaşır.
ulan sen arkası döndüğünde kıçına bakamazsın o bir biblodur yüzüne doyasıya bakmak istersin, bazı piçler gibi "la ben buna aşığım nasılmış malafatı" demezsin diyemezsin.
az daha dur olum bi ışık bekle sonra git konuş hisserdesin kendince bişeyler, kampüsün içinde tüm kodamanlığına yürürsün "o da bana baktı yeaa" diye.
sonra vurursun kendini sezai karakoç'a bu adam da sevdiği kıza şiir yazmışta sonra o kızda ona... hadi lenn.
hergün sevdiğini kızı görüp ona duygularını açamamak, onu uzaktan izlemeği bir hobi haline getirmek ve birgün kızın okulu bıraktığını öğrenince bulanıma girmektir.
ömrünün baharında bir öküze vurularak başgösteren,çırpındıkça bir bataklık misali daha da aşağı çeken, acılar girdabının tümüne platoniklik durumu diyoruz.
her insanın yapabileceği bir iş değildir. duyguların en saf en yoğun halidir, bolca fedakarlık gerektirir. kalp sızlatır, acıdır, kişiyi çaresizliğe sürükler. koşulsuzca uzaktan sevmekle yetinir durursun işte zaten bununda ötesine geçemezsin. içte biraz umut birikintisi beslersin hayallere sürüklenir gidersin, hakikati bir türlü görmek istemezsin. hani zor olanı sever ya insan işte bu platoniklik ulaşılmaz olmasından ileri gelir. zamanla bağrına taş basmayı öğretebilen bir eylemdir kendisi.
aşkın tek türüdür çünkü asla ve asla aşk iki kişilik değildir. leyla mecnun için, şirin ferhat için, aslı kerem için ne yapmıştır? bazen mutluluk verir çoğu zaman da acı. ahh sözlük. deştin yine yaramı.
iki gruba ayrılır. seversin söyleyemezsin ve öyle kalır, reddedilirsin ama unutamazsın. lanet bir durumdur. karın ağrısı, mide bulantısı, baş ağrısı, iskelet ve kas sisteminde kasılmalar vs. çözüm dersen en mantıklısı seni kabul edecek başka birisini bulman. not: ben ikinci gruba dahilim.
aşkın ateşinin seni cayır cayır yakıyorken söndürmeyi bırak onun sana bir bardak su bile vermeyi düşünmediği bencil aşktır.peki o ateşin varlığından haberi olmazsa niye su versin ki sana? ama haberi olursa o bir bardak suyun hayali bile gidebilir şeklinde insanı kara deliğin karanlığına sürükleyen ,çıkış kapısının sonsuza kadar tamir edilmemek üzere arızalı olduğu çaresizlik halidir.
platonik aşk, sekülerlikten çıkarak tinsele dönüşen aşk anlamına gelir. ünlü düşünür platon un adından gelir.
günlük türkçe de, karşılığı sorgulanmayan aşk anlamında kullanılır.
platon a göre gerçek sevgidir. fiziksel doyum için değil, yani ilişkide olunan kişiyle gezmek, dolaşmak, öpüşmek vb. yapılabilir ama bu sayılanların yanında seks şart değildir. kişinin kendisinin kendi olduğu için ona aşık olma durumudur...
platonik aşkta, insan bir kişiye aşık olurken, önce onun güzelliğine aşık olur, sonra bu güzelliğin tanrıdan geldiğini anlar ve artık herkes güzel görünmeye başlar çünkü herkes tanrının verdiği o güzelliğe sahiptir. son aşamada kişi tanrıya aşık olduğunu farkeder. yani bu kişinin aşkı artık seküler değil, tamamen tinseldir.
tasavvufta buna "müşahhas""tan "mücerret"e ulaşma denirki,divan şiirinde çokça işlenen bir
çok güzeldir o, o kadar eşsizdirki adına şarkılar yazılmıştır, seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli... fiziksel temas yoksa eğer 2 insan arasında seven kişi için bir gizem vardır ortada. o gizem seveni öyle bir bağlarki kendine hayalinde mükemmel bir sevgili yapmasını sağlar. bu sebeple ne zaman görse o yüzü içi gıdıklanır çünkü eşsiz sevdiceğinin yansımasını görmüştür. hiç konuşmadığın birine aşık olmak saçma gelebilir ama en güzelidir belki, çünkü daha ondaki çirkinlikleri görmemişsindir...
uzaktan çok uzaktan sevmektir.
eksileri saymakla bitmez ama en büyük artısı aşık olduğunuz kişinin beraber olduktan sonra günden güne aslında tanıdığınız insan olmadığını öğrenme sürecine sahip olmayan bir aşk türü olmasıdır.
ayrıca içinde cinsellik de yoktur, saflığını korur bu yüzden.