ses verilerinin kanallara işlendiği, insanlık tarihinin en eski ses depolama aygıtıdır. plak yüzeyindeki vadiler arasında gezen iğne vadiye işlenmiş olan sesi iğneye ve iğnenin(şayet bağlıysa) bağlı olduğu materyallere aktarır.
müzik dinlemeyi gerçekten seven insanın taptığı yuvarlak diskler. üretimi zahmetli, dinlemesi çok zevklidir. Tüm sesler analog olarak kayıt edildiği için, audio cd formatında veya dijital olarak kaydedilmiş albümlerde bulunmayan bütün arka sesleri çok rahat bir şekilde duyabilirsiniz.
arşiv olayı ise tam bir tutkudur. ufacık zarfların içine koyduğunuz, dişinizden tırnağınızdan arttırdığınız paralar hollanda, danimarka, amerika, almanya gibi ülkelere gönderilir; sonrasında ise yaklaşık 15 günlük sancılı bir bekleme süreci başlar. postacı amca kapıya geldikten sonra ise bütün dünyalar sizin olur. analog müzik firmaları sadece plak göndermezler. yanında mutlaka yeni çıkmış bir albümün posterini, sticker'lar, flyer'lar havalarda uçuşur. siz de daha önce dinlemediğiniz grupları keşfedip, bir sonraki siparişe mutlaka eklersiniz.
temizlemesi, bakması, dinlemesi gerçekten bambaşka bir keyif. sahip olduğunuz plaklar ilk baskılar, sınırlı baskılar ise daha bir değer taşıyor. koleksiyon anlamında kitaplardan, cd'lerden, oyunlardan daha müthiştir benim gözümde. hele plak arşivi olan bir insanla, saatler süren muhabbet beyninizin pelteleşmesine neden olabilir.
yapılmasına gelince, 7 dakikalık ufak bir belgesel var. buradan:
Evin altındaki sığınakta yüzlerce bulunan ama en son gittiğimde yerinde bulamadığım nesnenin adıdır. Peder bey birisine vermiş. Halbuki odamın duvarlarına yapıştıracaktım.
mümkünse 70 'ler progresif rock albümleri plaktan dinlenmelidir.
sizi alır 70'lere götürür çünkü o albüm, hiç duymadığınız şeyleri duyar karşınızda grup çalıyor gibi hissedersiniz.
(bkz: eloy)
(bkz: rush)
(bkz: yes)
(bkz: fleetwood mac)
sanırım moda oldu. almanya ve ispanya gibi ülkelerde ersen, selda, barış manço, fikret kızılok gibi isimlerin plakları yeniden basılmaya başlandı. nisan ayında ispanyada kamuran akkor almanya da moğollar'ın kaliteli yeni basımları ilk gözüme çarpanlar.
Eski Adıyla attalos grubudur. Yeni isimleri plak ile müzik kariyerlerine devam edecekler sanırım. buda sayfalarından albüm kapakları. https://galeri.uludagsozluk.com/r/339714/+ hoş görünüyor... albümleri 10 şubat 2013 de çıkıyormuş.
yalnızca ses değil, üzerine her türlü veri yazılabilen bir gereçtir. hatta ilk tv yayını da bu zıkkım üzerine yazılmış olan görüntülerin oynatılmasıyla gerçekleşmiştir ve birkaç saniye sürmüştür**. gelin gelelim dönemin veri yazma, saklama ve okuma düzeyi bugünkünün milyarda biri bile olmadığından günlük kullanım için uygun değildir.
sonrasında manyetik bantlar çıkmıştır. bunlar gereksinimlere göre uzatılabildiklerinden çok daha kullanışlıydılar ama ses sunumunda plak kadar nitelikli olamıyorlardı. üstelik plaklardan çok daha kolay bozulabiliyorlardı.
sonrasında cd çıktı ki aslında kökeni 1965'e kadar dayanır. veri saklamak için çok daha büyük bir alan sağlıyordu. kullanımı ilk olarak bilgisayarlarda olduğundan sayısal verilerde daha iyiydi. sonra dvd, bluray falan derken bugün düşüncede sınırsız veri saklayabilecek kadar ilerleyebilecek flash disk ve ssd'lerin kullanımları yaygınlaşıyor.
bilgisunar'daki her şeyi parmak kadar bir gerece yükleyebileceğimiz günler yakındır. belki tüm bilgisunar değil ama uludağ sözlük'ü yükler gezeriz. gerçi onu bugün de yapabiliriz, sonuçta sözel tabanlı bir ortam burası.
Dinlerken verdiği haz başka hiç bir medyada bulunmayan kayıt formatı. Elektrik sinyalleri analog olarak yüzeydeki izlere kayıt edilmiştir. Pikap iğnesi bu izlerde titreşir, sinyali okur. Temizlerken iz yönünde silmeye dikkat edilmelidir.