Ülkücüler bu ülkede her zaman mendil olarak kullanıldı. Pis işleri Ülkücüler temizledi sonra ya terörist ilan edildi ya katledildi ya da inkar edildi. Ülkücüler artık el ayak takımı olmaktan kurtulmalı. Düşünen, söz söyleyen, hükmeden statüsüne ulaşmalıdır. Devlet Bahçeli bu politikayı yıllardır başarıyla uyguladı ama artık onun da misyonu tükendi. Bu ülkeyi terörden, bitmiş terörü yeniden başımıza bela eden yöneticiler kurtarsın. Becerebiliyorlarsa... Beceremiyorlarsa, ülkenin tüm askeri, ekonomik ve sosyolojik dinamiklerini bu amaca kanalize edip, çok kısa bir sürede bu beladan siyasi mekanizmalarla kurtaracak kitledir Ülkücüler. Yani artık ayak takımı değil, yönetim kadrosu olma zamanıdır.
ülkücülerin eline silah ve güç geçtiğinde neler yapabildiklerini seneler önce gördük.
bütün kanunsuz işler ülkücülerin elinden geçiyordu. adeta devlet içinde mafya gibi yapılar oluşturulup, devletin bekası adı altında gladio yapıları kurulmuştu.
sokakta ülkücü çeteler mafyacılık oynayıp elalemi haraca bağlarken, kahrolsun pkk sloganları altında adam kaçırıp fidye istiyorlardı.
terörün bitmesini hepimiz istiyoruz elbette. ama bu sivillerin silahlanıp çeteler kurmadan yasal yollarla olmalı. vatanperver saf ülkücüleri tenzih ediyorum, sizin bazı abileriniz sizi kullanıp mafya olacaklar. dikkat edin.
Osman Paşa ve komutasında görev yapan askerler ( % 90 oranla bildiğin Türk erler) görüldüğü üzere ülkücü, mülkücü, zülkücü vb. hiç bir şey değil, bildiğin sen, ben , o, vatani görevini yapmaya gitmiş, maddi manevi bütün imkanları, bürokratik güçleri vb. askerlikten yırtmak veya keyfine göre bir yerde yata yata askerlik yapma şanları varken, gidip 550 gün dağ bayır mücadele etmiş vatandaş!
Sadece tek bir operasyonda 6 günde hiç şehit ve yaralı vermeden, 400 PKK'lı kellesi alındı. Bunun gibi yüzlerce operasyon var.
Demek ki neymiş?!? içinde Vatan Sevgisi olan, aklı bilinci yerinde vatandaşlara adam akıllı eğitim verip, doğru yerde doğru şekilde görevlendirirsen, 3 aylık acemi dediğiniz o eğitimle dahi karşısında ABD vb. özek Kuvvetler tarafından yıllarca eğitilmiş, 20 senesini çatışmalarda harcamış PKK'lı teröristleri rahatlıkla ezip geçe biliyormuş!
1994'e kadar Standart ordu savaşı yürüten TSK (Dünyanın bütün orduları aynı şekilde, ABD dahil) 1994 yılında gayri nizami harp, psikolojik savaş vermeye karar verdi! Bordo Bereliler, JÖH, SAT/SAS vb. gayri nizami harbin ağa babası askeri birlikler tam yetki görevlendirilip kullanılmaya başladı. Hatta bir çoğu tamamen sivil görevlere başladı.
Arkasından Gayri Nizami Harp, Özel Kuvvetlerin ağa babası Korkut Eken gibi adamlar, Polislerden oluşturulan Polis Özel Harekat gibi birlikleri bildiğin Bordo Bereli gibi eğitmeye başladılar.
Özellikle Jandarma Komando Er, Bazı Jandarma Er Asayiş birlikleri eğitimleri Güney Doğu'da tecrübeli askerlerin eğitimine verildi, fiziksel, zihinsel, askeri eğitimleri gerekli standartlara çıkarıldı.
Sonuç?
1994-1999 yılları arasında resmi rakamlara göre yaklaşık 18 Bin kayıp verdi, Tabi Sınır Dışında (Genelde Nato'nun haberi dahi olmayan) yapılan operasyonlarda gebertilen on binlercesi, teslim olanlar, kaçanlar, daha örgüte katılma aşamasında vazgeçenler, dağda bayırda leşinin parçası kalmayan, kalsa da yeri tespit edilemeyen vs. toplam leş sayısını tam olarak kimse hesaplayamıyor!
1999'da Apo mike mike teslim edilmek zorunda kalındı, örgüt ciddi ciddi dağılma noktasına geldi, 1999-2001 arası artık şehit verilmez hale geldi, zaten PKK'nın saldırı yapacak adamı, gücü kalmadı!
4-5 sene gibi bir zamanda 5-6 tane kadar PKK imha edildi! PKK'nın o günlerde ortalama kadrosu 4-5000 civarındaydı!
2002 yılında AKPKK'nın gelişi ile PKK kurtulduğu günden bu yana rüyasında dahi göremeyeceği imkanlara kavuştu, mevcudu 10-15 bin gibi rakamlara çıktı, bir de üstüne şehirlerde 40-50 bin kişi kadar bir silahlı ayrıca örgütlenmiş gruplara sahip oldu,
"Açılım, Çözüm Süreci, Analar Ağlamasın" vb. palavralar ile PKK Suriye'ye çekildi. Çünkü Suriye'de ayaklanma/iç isyan başlatıp Suriyeyi bölecek ve kürdistan kuracak PKK bir yandan Suriye'de çatışıp öte yandan Türkiye'de çatışacak güce sahip değildi!
Çözüm Süreci altında silah bırakıyoruz diye PKK'nın tamamı Suriye'ye geçti, burada gene ABD/AB/israil koalisyonunun ürettiği El Kaide, işid, El Nusra vb. şeriatçı guruplarla birleşti (Başta PKK dahil hepsinin adı ÖSO, Muhalif güçlerdi) ve Suriye'de çatışmaya başladı!
PKK bu süreçte ABD, AB, israil, Alman Ordusu Özel Kuvvetleri tarafından eğitildi, tam donanımlı ordu haline getirildi, üstüne bol bol çatışma tecrübesi kazandı, bir yadan da Türkiye'de HDPKK vb. sözde siyasi oluşumlar sayesinde örgüte bol bol adam topladı, şehirlere hendekler kazdı, barikatlar kurdu, bombalar yerleştirdi!
Suriye'de Türkiye'de dahil bütün Nato ve Rusya PKK kontrolü dışında kalan bütün alanları bombalayınca, oraları kontrol eden diğer terörist gruplar ve ayrıca Türkmenler gibi vatan savunması yapan gruplar mecburen yerlerini terk etti, bunlardan kalan yerler PKK eline geçti yani kürdistan bildiğin kuruldu! Kuzey Irak (Doğu kürdistan) zaten kurulmuştu, Kuzey Suriye'de (Batı kürdistan) kürdüstan da kurulunca sıra Türkiye topraklarının % 40'dan fazlasını kapsayacak Kuzey kürdistanı kurma çabasına geldi ve PKK Türkiye'de saldırılara başladı!
Suriye'de işini tamamlayan PKK bu sefer Türkiye'ye geçti, son 2 senedir halka terörle mücadele diye gösterilen ama aslında bildiğin ciddi ciddi bir savaşa dönüşmüş savaş başladı!!! ABD, AB, israil (Hatta Yunanistan ve Ermenistan'ın direkt asker verdiğine çok çok eminim) tarafından lojistik, silah, mühimmat, para, Uydu görüntüleri, dinlemeler vs. askeri strateji ve istihbarat, basın ve medya desteği aldıklarını da görmek hiç zor değil!
Nihal Atsız'ın dediği gibi kahramanlık ileri atılıp bir daha dönmemektir. işte ülkücüler bu kahramanlık tanımını bu hayata tatbik etmişlerdir. hem geçmişte hem günümüzde.
