zamanı geri almak mümkün değildir değil mi, ama alabilsek eminim kimse şu yaptıklarını yapmak istemez, bilin ki başkasının mutsuzluğu üzerine mutluluk inşaa edilemiyor, günün birinde herşey yerle bir oluyor, her zaman kendine yakışanı yapmak en güzeli, belki mutsuz olursunuz ama hayat süprizlerle doludur, başka bir fırsat çıkarıverir karşınıza.o yara hep içinizde olacak.
Filmi geri sarıp, hatayı düzeltme şansı varsa, harika. Amma ve lakin, atı alan Üsküdar'ı geçti, son pişmanlık fayda etmez gibi atasözleriyle anılıyorsa, insana tırnak yedirtir. Düşündükça daha çok pişman olur, pişmanlık katsayısı arttıkça daha çok düşünürsünüz. Akıllara zarardır.
herhangi bir konuda peydah olan olumsuzlukların sonucunda yaşanan duygu.
yazar şöyle diyor: "Yaşamım boyunca birçok yanılgıya düştüm. Bana çok acı çektiren yanlış işler yaptım. Hiçbirinden pişman değilim; çünkü yapılması gereken yanlışlardı bunlar. O yanlışları ancak yaptıktan sonra onlardan kurtulabilirdim."
aslında "kurtulmak" olarak da nitelendirmemek lazım. yeri gelince "tecrübe" diye adlandırdıklarımızı, istemediğimizde elimizin tersiyle itelim; oh ne güzel...
yaptığınız, yaşadığınız, yaşattığınız hiçbir şey için pişman olmayın ve yeri geldiğinde sahiplenmekten çekinmeyin. hayata pozitif bakmanın ve varoluşu ölümsüzleştirmenin yolu, geçmişi bütünüyle kabullenmekten geçer...
- başkalarının benden beklediği hayatı yaşamak yerine kendi istediğim hayatı yaşasaydım.
- keşke o kadar fazla çalışmasaydım.
- keşke cesur olup duygularımı daha iyi ifade edebilseydim.
- dostlarımla olan irtibatımı koparmasaydım.
- keşke daha fazla mutlu olmama izin verseydim.
tüm bu pişmanlıklar gayet mantıklı. bence hiç kimse özel değildir herkes ortalama, istatistik ve genellemeden ibarettir. ölüm döşeğinde duyacağımız pişmanlıklar bunlar olacak. artık bildiğimize göre bu pişmanlıkları yaşamamak için elimizden geleni yapalım.
sana son kez sarılamamaktır pişmanlık,
vaktim varken daha fazla öpmemek
günü gününe yaşamamaktır pişmanlık
sevdiğimi daha sık söylememek..
senden sonra kalan tek duygudur,
yıllarca içimde taşıdığım,
isminle birlikte gelen hüzün,
boğazımda düğümdür.
tanıdığıma değil,
kaybettiğime yanmaktır onca zaman..
kendini affedememektir
gülüşün aklıma geldiği her an..
hayatı hep keşkelerle ve pişmanlıklara dolu insanlardan biriyim herhalde.
bir tek gelecek olan gelecek beni ayakta tutuyor. bütün kinimle, öfkemle, aldatılmışlığımın verdiği yürek sancısıyla o geleceği bekliyorum. ve beklenen ve azmedilen gelecekteki o gün mutlaka gelecek.
ansızın hayatına bir çift gözleri fettan girer. işte tam o noktada gözün ondan başkasını görmez olur. öyle böyle değil. var olan sevdiğini bile yok sayarsın. hayatının merkez noktasında o vardır. bir tek o.
ağzının içine bakarsın bir şey desinde yapayım diye. mutlu olmaz bir türlü. lakin sen yinede uğraşırsın.
fakat nafile. öyle bir noktaya gelir ki çeker gider. gitmesi bir yana en ağır lafları sayar. gecelerce düşünürsün ben bunları hakettim mi diye. elin telefona gider lakin yazamazsın, kinini dökemezsin. bir de bunların üstüne aldatılmışlığı ekle.
adına ne derse desin bal gibi aldatılmışsındır. yiğit adama kor öyle bir kor ki, bütün mevcudiyetin yanardağ gibi patlamaya hazırdır ama ilahi adalet der susarsın. zira sende o bir çift fettan göz için bir kadından vazgeçmişsindir.
işte en büyük keşken budur. uğruna ölümü göze aldığım o bir çift gözün sahibinin dilinden öyle ağır laflar duymuşsundur ki yenilir yutulur değil.
keşke tanışmasaydım, keşke hiç görmeseydim demeye başlarsın. keşke hiç bir şey yaşanmasaydı.işte o keşkelerin sayısı artıkkça pişmanlık kat sayında artar.
değmediğin değmeyecek biri olduğunu çok sonra idrak edersin ama iş işten geçer.
her neyse işte, etme bulma dünyası.
ruhun iki taraflı bir mengenenin içinde sıkılmaya başlar. zira haketmeyen birine hakettiğinin çok üstünde değer vermişsindirve sevmişsindir -ki hayatı boyunca asla bir daha o şekilde sevilmeyecektir- bir de terkettiğin kadının acısı vardır...
işte en acı tarafta burası...
her neyse geçti gitti. ilahi adalet tecelli etti. aldatırsan aldatılırsın.
üstüne birde en hakaretramiz lafları duyarsın.
kendini kafdağının eşsiz kraliçesi sana hasbam 'seni hiç sevmediğini söyler' türkü bile dinleyemezsin. zira her türkü bir ayrılık acısını içinde barındırır. sevilmeyen taraf ayrılık türküsü bile dinleyemiyormuş bunu anladım.
boylu poslu değilsen, istersen allemei cihan ol, istersen bütün kainatı sen yönet birilerinin gözünde bir anlam ifade etmiyorsun.
lakin gelecek ayakta tutuyor beni gelecek.
ne desen nafile. seher rüzgarı esiyor püfür püfür. hayat bir acayip.
aldatmak kötü aldatılmak kötü.
en iyisi kadından uzak durmak. bütün her şeyin üzerine bir sünger çekmek. ve hedefine doğru emin adımlarla yürümek.
içindeki pişmanlığı ve keşkeleri be nebze hedefine varacağını bilmenin mutluluğu azaltıyor.
iki türlü pişmanlık vardır, biri dünyada duyulan pişmanlık bir diğeri de ahirette duyulan pişmanlık. Dünyada duyulan pişmanlık, insana günün birinde fayda vermektedir. Diğer tarafta ise ahirette ki pişmanlığın hiç bir faydası yoktur.
(bkz: insanlar uykudadır ölünce uyanırlar)*