pink floyd benim için bir müzik grubu olmasının çok daha ötesindedir. onlarla tanışmam babam sayesinde oldu, bebekliğimde bile ninni niyetine (bkz: the post war dream) eşliğinde uyuturlarmış beni. böyle böyle bilinçaltıma işlenmiş oldular sanırım.
müzik grubu olmasının çok ötesinde demiştim evet. ben kendi çapımda onları bireyselleştirdim. hayali bir arkadaş yaptım kendime. mutlu-mutsuz, iyi-kötü her anımda, her duygu patlamamda, düşünceli zamanlarımda hep ona sığındım. gerçekten tüm dikkatimi vererek onları dinlediğimde insanı gerçek dünyadan soyutladıklarının farkına vardım. gerçek dünyayı ve insanları pek seven biri olmadığım için de her fırsatta onları dinledim. bir nevi kaçıştı benim için. anlayacağınız kendileriyle uzun yıllardır süren bir beraberliğimiz var, yaşadığım sürece de olacak. geçenlerde kendimce en sevdiğim, en can alıcı bulduğum şarkı sözlerinden birini sol koluma çizittirdim, o; yaşadığım sürenin ötesinde de benimle olacak.
sonuç olarak, pink floyd müzikal bir ideolojidir. bu ideolojiyi gerçekten benimseyerek dinleyen, her bir notasının tüm vücudunda depar atarmışçasına dolaştığını hisseden, her bir şarkı sözünü en ince ayrıntısına kadar anlamaya, şarkıları dinlemekle hissetmek arasındaki o büyük uçurumun farkında olan pink floyd severlere buradan selam olsun. istesek dünyayı fethederiz; o zaman tayyip falan da gider bak, bir düşünün derim.
Dünya üzerindeki en iyi gruptu. Final cut albümü sonrası dağıldı. Sonraki albümlerde Çok iyi değil. Ama final cut ve önceki albümleri Çok iyidir. Dinlenmesi gerekli. Bir de roger waters ın sonra Çıkardığı solo albümleri amused to death , radio kaos , pros and cons of hitch hiking güzeldir , dinleyiniz.
ergen kardeşlerimizin farklı gözükmek amacıyla dinlediği ve reklamını yaptığı dandik gruptur. gurup üyelerine ilah vs falan demek döneminin gerçek ilahları olan led zeppelin ve depp purple a hakarettir.
pink floyd hakkında muhtemelen bilmediğiniz 10 şey;
1- en meşhur roadie(grup hammalı)
1967 yılında pink floyd pete watts adında daha sonra onların şef ses mühendisi
olacak birini işe aldı. kendisini ayrıca dark side of the moon albümünde
gülerken duymaktayız. 1976 yılında öldü. kızı naomi ise grupla birlikte
turnelerde büyüdü. daha sonra model ve aktrist olarak meşhur olan naomi watts
21 grams, mulholland drive ve king kong gibi ses getiren filmlerde başrolde yer
aldı.
2- başladığı gibi bitti
grubun ilk ve son albümlerinin başındaki ve sonundaki konuşmalar herhangi bir
grup üyesine değil menejerlerine aitti. 1967 yılındaki ilk albümleri
the piper at the gates of dawn albümünün açılış parçası astronomy domine`nin
girişindeki megafonda duyulan sesler yardımcı menejer peter jenner`in
astronomik data okuyuşuydu. son albümleri the division bell de duyulan son
sesler ise vefat eden son menejerleri steve orourkea aitti. telefonda david
gilmour`un oğlu charlie ile konuşurken kazara ailenin telesekreterine kaydolmuştu.
3- ayın gizli yüzü
1969 yılında apollo`nun aya inişi sırasında bbc de yayınlanan "ya yeşil peynirden
yapıldıysa" isimli programda pink floyd bugüne kadar hiç yayınlanmayan moonhead
parçasının seslendirdi.
4- hiçbirşey ziyan edilmedi
hard rock grubu def leppardın 1981 yılı albümü highndryın kapağı pink floyd
albüm kapaklarını da hazırlayan firma hipgnosis tarafından boş bir havuza doğru
araba süren şöför olarak resmedildi. yıllar sonra aynı o kapağın aslında
1970 yılında atom heart mother için önerildiğini fakat grup tarafından
reddedildiğini öğrendik. grup meşhur inek resmini tercih etmişti.
5- domuz uçabilir tohum uçmaz
1980lerde basçı ve besteci roger waters gruptan ayrıldığında grup aleyhine
isim hakkı ve meşhur "uçan domuz" balonuyla ilgili hukuki bir savaş başlattı.
waters domuzun kendi fikri olduğunu iddia etti. grup daha sonraki yıllarda
telif hakkı ödememek için yeni bir uçan domuz dizayn etti. bu domuzun dişi olan
orjinalinden farkı kocaman testislerinin olmasıydı.
6- big in japan
1960larda floyd önderi syd barrett`in annesi cambridge hill road daki evlerine
sık sık pansiyoner alırdı. bunlar genellikle üniversite öğrencileri olurdu. bir
keresinde de gelecekte japonya başbakanı olacak junichiro kouzumi`yi misafir
etmişti.
7- sharon osbourne`den önce floyd vardı.
melody maker`in 1971 albümü meddle hakkında ilgisizce yazdığı yazıya sinirlenen
grup derginin yardımcı editörü michael watts`a bir hediye gönderdi. bir yılbaşı
hediyesi olmasını bekleyen watts paketi açtığında yaylı bir box eldiveni fırladı.
8- gizli caz öğesi
wish you were here parçasının sonunu yeterince yüksek dinlerseniz belki caz
virtüözü stephane grappellinin keman solosunu duyabilirsiniz. kendisi o tarihte
abbey road stüdyolarında yan odada çalışmaktaydı.
9- ayda wings yok
pink floyd’un dark side of the moon albümünün parçaları arasında bir çok konuşma
duyabilirsiniz. bunlar roadieler pete watts ve chris adamson, abbey road
stüdyolarının kapıcısı gerry o’driscoll, waters tarafından kendilerine sorulan
tesadüfi sorulara cevap verdiler. paul ve linda mccartney de o sorulara cevap
verenler arasındaydı. fakat albümün tamamlanma aşamasında çıkartıldı. waters
"çok komik olmaya çalışıyorlardı" dedi.
10- tabi ki seks olmalıydı
ummagumma grubun 1969 yılı albümünün adıydı. kelime grubun arkadaş çevresi
tarafından üretildi. cinsel ilişkinin argo ifadesiydi.
türlü cd ve plaklarını evimde barındırdığım arada çıkartıp sevip okşadığım lise yıllarımdan bu yana tutkunu olduğum müzik grubudur. sevenleri aşırı sever, sevmeyenleri de 1-2 hafta dinleyip sevemediyse siksen sevemez, "abartıldığı kadar da değil yea" diyip wish you were here ve money parçalarının içinde hapsolur, shine on you crazy diamond'a el süremez, animals'ın ise yanından bile geçmez bu tipler. hakkında yazsam bilmem kaç sayfa kitap çıkartacağım bir gruptur pink floyd. en üst seviye müzikleriyle, insanı sarsan şarkı sözleriyle, takındıkları düşünsel tavırlarıyla, konser showlarıyla, her şeyleriyle müziğin gelebileceği son noktadır kanımca.