özellikle yenilen gol sonrası gelen hırsla yapılan harekettir. insanın ne kadar gaza gelebileceğini mükemmel göstergesidir. oyuncunun da "bi golde ben çaksam" düşünceleriyle umutsuzca santradan rakip sahaya dalmasıyla vukuu bulur.
(bkz: pes)
duz kosu futbolu olur genelde. body balance on plandadir. teknik pek aranmaz. onemli olan 45 metrelik mesafeyi kac saniyede gectigin ve kaleye kosarak girip giremedigindir.
futbol oyunlarının genelinde oyuncular tarafından yapılan bir harekettir. mutlaka kazanılması gereken ancak istenilen sonuç elde edilememişken yapılır. misal 80. dakikada maç 1-0'dır. bir gol herşeyi değiştirecektir. biraz önce yenilen gole hemen cevap verilmelidir ki kalan dakikalarda galibiyet golü aransın. santra yapıldığı gibi topun geldiği oyuncu allah ne verdiyse koşturulur. arada sağ sol yapılır ki defanslardan kaçılsın. bu tür atraksiyonlar genellikle karşı tarafın "eeh senle mi uğraşıcam len" diyip adamı yere indirmesiyle ya da yaldır yaldır koşan futbolcuya bir şut çektirip şutun tribünlere gitmesinin izlenmesiyle sonuçlanır.
bence en yapılmaması gereken harekettir. top kaptırıldığı anda rakip atağa dönüşebilir. oyun kurarak, pas yaparak ve öfkeye yenik düşmeyerek yapılan atakların golle sonuçlanma oranı daha yüksektir. ve daha zevklidir kanımca. zira futbol bir takım oyunudur ve golde bütün oyuncuların payı olması; en azından bireysel yeteneklere göre değilde oyun zekasının ve taktik anlayışın ön plana çıktığı bir gol olması 40 metrelik bir screamer golünden daha lezzetli olur.
santra adriano-ibrahimoviç ikilisiyle yapılmıyorsa, yahut topu alan aguero-messi-eto'o vb. bir adam değilse genelde gol olmayan bir girişimin gözlendiği şuur kaybı anı. ama o kadar da mantıksız değildir. topu alan oyuncunun güçlü ayağına göre sağ ya da sol çapraza doğru 2 saniye kadar koştuktan sonra dümdüz içeri dalmak 4lü defanslara karşı etkili bir yöntemdir.
neticede golü yakalama olasılığı da fazla olan eylemdir. atıyorum bir gerard'la az bir şey koş vur gol! ya da rooney * de böyledir. yalnız bokunu çıkarmamak gereklidir tabi ki.