müjdat gezen sanat merkezinden yada cast ajanslarından fırlayan her zibidinin oynadığı dizilerdir. her yaz başlar 3-5 bölüm sonrada final yaparlar genelde.
Kalıp aynı.
Şimdi patron genç, genelde erkek.
Mutlaka mücadele edeceği birileri olacak. Anne, baba, kardeş veya rakip firmalar.
Genelde ne işle uğraştıkları belli değil.
Mekan olarak plaza.
Romanın Anadolu'ya açılamadığı dönemlerdeki gibi mutlaka istanbul olacak.
Lüks jip.
Patronun ya mutsuz bir evliliği ya da şirket evliliği için sevmediği biri olacak.
isimler ponçik olacak.
Toplantılarda patron her şeye hakim olacak, her şeyi bilecek.
işlerin kötü gittiği zamanlarda patron kafa dağıtmak için arabasına atlayıp plazadan gecekondu muhitlerine gidecek.
Bir de kendilerine bilge birini bulup ondan hayat dersleri alacak.
işe yeni giren kişi buna hayatın gerçeklerini yüzüne vuracak.
Bu patronun dikkatini çekecek.
işten çok bunu düşünecek.
Sonra bu kişiyi alıp bilge kişiye gidip aşklarını perçinleştirecek.
Patron zengin ama mutsuz kız ise ona göre fakir ama mutlu edebiyatı olacak.
Ailesi bunu engellemek için mücadelelere girecek.
isimler farklı olsa da kalıp aynı. isimleri değiştir sür piyasaya.
K-fakir ve sakarım. patronuma gıcığım ve çok gururluyum. Mahalledeki marketin oğlu bana yürüyor.
E-zenginim ve picim. Fakir ama gururlu kızlara dibim düşer. Küçükken annemi kaybettim. Evim kocaman para beni mutlu etmiyor.
Toplumun alt/ orta gelir düzeyinin küçük bir kısmını oluşturan kezban veya paçoz dediğimiz hiçbir özelliği hatta güzelliği bile olmayan kızların kendini patronlara, krallara layık görmesine sebeb olan dizilerdir. Kız diziyi izler ve benide bir gün patron bulur inş. umuduyla yaşar. Çıtayı çok yüksek tutar, çoğu talibini beğenmez, hiç ben neyim ne özelliğim, güzelliğim var diye düşünmez. Patronlar, mühendisler, doktorlarda kapıda bunu almak için sıraya dizilmiş sanırsın ancak hayat dizilerden çok farklıdır.
yetişmekte olan kızımla ilgili bende ciddi endişe oluşturan dizilerdir ve izletmemeye çalışıyorum ama bütün sınıfın dilinde.
"kızlar okuyup adam olmasa da olur, bir şekilde bir beyaz atlı prens hayatlarını kurtarır elbet " fitnesini inceden inceye pompalayan dizilerdir. Hepsine bela okuyorum
Masallar bile çok masum ve akıllıca kalır aptalca senaryolarının ve absürd ötesi tesadüfler silsilelerinin yanında.
