o soyduğun patatesleri yiyenler senden başka işler yaptığından o öyledir.başka bi işe yarasaydın, o zaman seni de başka bi konuma koyarlardı.
biz de dil biliyoruz diye, bize de bisürü çeviri yaptırdılar. avukat bürosunda çalışsaydık, daha az belgeyle işimiz olurdu. yani belki dağa çıkan komando gibi zor şartlarımız yoktu, ama gene de çok stresli geceler geçirmek zorunda kaldık biz de.
enstruman çalıyosan seni subay gazinosuna alırlar, dil biliyosan başka şey yaptırırlar, hiçbi şey yapamıyosan patates soyarsın- ki bilindiği üzre o da çok işe yarayan bir meşgaledir. 3000 kişilik garnizon için patates soymak, başlı başına büyük bir iştir. o işi yapan adamın da kendisiyle gurur duyması , gayet de hakkıdır...
lojistik bi problemdir o, büyük gemilerde falan, o tür işleri yapan adamlara çok iyi para verirler, çünkü büyük iştir o. 2,5 ton patatesi soymak, çocuk oyuncağı bir iş değildir.
benim arkadaşlarım vardı o işleri yapanlar askerde- hepsi çok iyi çocuklardı, hepsiyle halen daha yazışırım. ben gördüm o işi, çok büyük bi iş o...herifler 3-4 kişi 2,5 ton patatese girişiyolar...demiştim, aga sizin işiniz de zor ,diye...
Askerlik yapmaktır. Kim neye yönelikse onu yapar sen patates soyarken bir digeri dagda operasyona çıkar. Zaten daha o bilinci yakalayamamissin ki ne anlatıyorsun? Arkadaş yemiyorsa yemiyor de bahane uydurma. Ayrıca askerlik yaptığına da inanmıyorum.
Kendisine verilen görevi layıkıyla yaparak borç ödemektir. Askerden kaçanların da sıkça kullandığı laftır. Patates soymaktan kaçıyor operasyona gönderseler gönüllü gidecek sanki pezevenk.
Profesyonel ordu sistemine geçilmeye başlandı artık.tabiki geri hizmette kullanılacaksın. Kimse sana çık dağa operasyona git demiyor ki.
işte sen sevgili yazar tam da burada devreye giriyorsun.
Elinden mutfak işi geliyorsa mutfakta değerlendirilirsin , ehliyetin varsa şoförlük yaparsın , berbersen kuaförsen ona göre muamele görürsün vs vs...
Korkacak bir durum yok yani.
Ayrıca ;
Bir çivi bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir komutanı, bir komutan bir orduyu, bir ordu da koca bir ülkeyi kurtarır.
sanki patates soymayanların çoğu dağa çıkıp terörist falan öldürüyor. askerliğin %90nı eften püften şeylerle geçiyor. ayrıca en çok onlar yapıyor askerliği çünkü diğerlerinden çok daha fazla yoruldukları kesin.
Arkadaş, bu nasıl bir borçtur ki, vatanın sadece fakirlerine ödetilir. Yahu zaten daha doğarken borca girmiştir anamız, babamız. Ölürken bile borçlu ölüyoruz. Peki ya bizi yönetenler? Onlar hep alacaklı tarafta.
Gayet mantıklı önermedir. Bir çivi bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir kumandanı, bir kumandan bir orduyu, bir ordu bir milleti kurtarır. Bence konu anlaşıldı.