vazgeçilmezimdir. anıları,kişileri hatırlatır. çoğu zaman parfümün adını bilmesen de yanından biri geçtiğinde ''aa, bu jale'nin parfümü'' diyebilirsin.
"kişinin hayatının oldukça romantik ve duygusal bir döneme gireceğine, bu nedenle de yoğun bir ilişki trafiği yaşayacağına delalet eder.
Rüya sahibi bu romantik dönemde biraz hovarda, biraz hercai olacak, hızlı ama keyifli günler geçirecek demektir.
Bu dönem rüya sahibi için sürekli değil, gelip geçici bir dönemdir.
Rüya sahibi bu dönemde büyük keyif alacak, bu dönemin tadını doyasıya çıkaraktır."
insanın taşıdığı bir kimliktir. Kullandığın Parfüm sevdiğin adam/kadın için senin ismini taşır ve yakınındakiler için tabiki. Duyumsadıkları an aklıllarına ilk sen gelirsin. O koku sensindir çünkü.
insanin salgiladigi bir takim kokulari kapattigindan dolayi karsi cinsi kisiden soguttugunu dusunulen sey. Bugun ise bazi parfumlerde karsi cinsi etkilemek icin bu koku sonradan ilave edilir.
kimini kokoş kimini nonoş kimini seksi kimini paçoz kimini de müthiş gösterebilen acayip bi şey. koku bu öyle acayip ki insanı bambaşka gösterebiliyor hayır o kadar etkileniyoruz ki bi de bundan. şu parfümleri yapmak eğlenceli olsa gerek yemek yapan bir aşçı gibi olmadı bu daha çok sihirbaz gibi parfume kitap vardı bir tane filmi de varmış sanırım koku hayatımızın önemli bir parçası. siz siz biz biz olalım kokumuza dikkat edelim demedi demeyin.
- asla çıplak tene direk sıkılmaması
- havaya sıkılıp tene havadan değmesi
- uzun soluklu kullanılması için tene bileklere ve göğüs aralarına birer damla damlatılarak kullanılması
- saça asla sıkılmaması
- mevsime göre, gece gündüze göre farklı kullanılması
- temiz tene kullanılması
gereken koku emülsiyonudur.
iyi bir parfüm ile kötü bir parfümü ayıran en temel özellik kullanılan bağlayıcılardır.
ucuz parfümlerde "gliserin" gibi sentetik bağlayıcılar kullanılırken, iyilerde "misk" , "amber" gibi doğal bağlayıcılar kullanılır ki en meşhuru misktir.
siz siz olun ya ucuz, çakma parfüm kullanmayın, bunları kullanıyorsanız asla teninize değdirmeyin ki ekşimesin. ten kokunuza ve hacı şakire güvenin.
Tıpkı "french" fransız manikürü gibi, pisi/kiri maskelemek için ortaya çıkarılmış sonunda ise bütün dünyayı ele geçirmiştir. Halbuki asıl beceri salt ten kokusu ile baş döndürebilmektir. Ha bu baş döndürme negatif ya da pozitif yönlerde olabilir, o da kaderin size oyunudur. Boyun eğin.
paris'i gercek anlamda bok goturdugu icin ortaya cikmis olan guzel sey. parisienne arkadaslar boyunlarinda delikli, metal bir kurenin icine yerlestirilmis portakal tasirlarmis pis kokudan etkilenmemek icin. boyle boyle gelismis her sey, simdi de forbidden euphoria cok canimdir mesela.
ihtiyaçtan hobiye dönüşebilecek fransız icadı. boş zaman olduğunda parfümeride zaman geçirmek insana keyif verebiliyor bir de "ck nın yeni parfümü çıktı, girdiğiniz ortamda kadınları baştan çıkaracaksınız" tarzı söylemlerle keyfinizi bölen görevliler olmasa.
icat eden kişinin insanlığa çok önemli bir katkısı olduğu söylenebilir. şöyle ki duş mu alamadın, bir fıs sık en azından psikolojik olarak iyi olursun. (hani insan kendine kokar ya duş almayınca ama aslında öyle bişey yoktur) duş aldın, şampuan olarakta mecbur olarak pantene dove gibi bayan kokusu içeren şampuan mı kullandın, bi fıs sık mis gibi erkek gibi kok. vesselam bulan adam cennetlik. ha bi de parfum konusunda garip bi takıntım var. şişesi afilli olanları niyeyse almaya çekiniyorum. içten içe diyorum aga parfum iyi olsalar bu kadar şişe yapmaya uğraşmazlar du bakıyım şu şişesi düz olandan alayım diyorum ve ondan alıyorum. adamlar kendine güveniyor ki afilli şişe yapmaya gerek duymuyorlar yani.
