alman ulusal devletinin temellerini atan şansöyle.
19. yüzyıl almanya'sının barış kollayıcısı, dengeli siyaset takipçisi olmuş, dahası almanya'nın sözünün geçmesinde büyük pay sahipliği yapmıştır. avusturyaya nanik yapmış, prusya önderliğinde ulusal siyasi birliğini tamamlamış bir alman devletinin kurulması için çalışmıştır. aradığı fırsatı ise, son prusya-avusturya savaşıyla tek rakibi avusturyalıları maglup ederek elde etmiştir. hatta öyle ki, aynı cermen ırkından oldukları için, ordularının viyanaya giderek avusturyayı küçük düşürmelerine müsaade etmemiştir. öte yandan, babasının ölümü üzerine tahtı devralan ii. wilhelm, tahtı boş koltuktan ibaret görmemektedir. bu yolda kendince şekillendirdiği politikaları vardır. onun içindir ki, bismarck ile wilhelm arasında derin siyasi düşünce farklılıkları baş gösterir. sonrasında yaşlı ve tecrübeli başbakan, genç ve dinamik wilhelm'in zorlamalarına boyun eğerek görevinden istifa eder. almanlar'ın siyasi üstünlüğü de, wilhelm politikaları nedeniyle sona erer.
.
üzerinden dünyada 100 gram akıl varsa 90 gramı abdülhamidde 5 gramı bende 5 gramı diğer insanlardadır. şeklinde bir söz uydurulan, almanya kurucusu. halbuki öyle bir sözü yoktur. bir siyasetcinin böyle laf etmesi de düşünülemez.
almanların yatıp kalkıp dua etmesi gereken şahıs. hatta Bertolt Brecht, baban kimdi bilemezdin şiirini otto von bismarck için yazmıştır. otto gibi biri dururken hitler in peşinden giden almanlara da yazıklar olsun.
söylediği iddia edilen birçok sahte sözü aslında söylememiş tarihi kişilik. sikko beceriksiz Napoléon bile bu kadar ünlüyken bismarck gibi askeri ve stratejik dehanın isminin pek bilinmemesi çok tuhaf.
kendisi adam gibi adamdır. alman diplomasisinin en güçlü diplomatlarından biridir belki de.
izlediği politika ile alman birliğini kurmuş; avusturya-macaristan imparatorluğu, rusya ve italya ile yakınlaşarak düşmanı fransa'yı sap gibi ortada bırakmıştır. ancak imparator birinci wilhelm'in ölümünden sonra ikinci wilhelm ile anlaşmazlığa düştükleri için bismarck reis, 20 yıla yakın bir süredir ince bir şekilde yönettiği dış politikayı artık istediği gibi yönetememeye başladı. öte yandan alman genelkurmay başkanı alfred von waldersee'nin rusya ve fransa ile aynı anda savaşılabileceğini, rusya dostluğuna gerek olmadığını iddia etmesi bismarck reis'in yavaş yavaş çileden çıkmasına sebep oldu. tüm bunlar yüzünden eli kolu bağlanan bismarck, 1890 seçimlerinde de güç kaybedince* istifa etti. yerine gelen yeni şansölye leo von caprivi ile birlikte ikinci wilhelm, rusya ile olan saldırmazlık anlaşmasını 1890'da yenilemedi. bu durumdan endişe duyan rusya, bu sefer fransa ile yakınlaştı. ingiltere de bunlara katılıyor ve yeni bir küresel savaş için gerekli ittifaklar sağlanmış oluyor. sonrası her iki cephede birden savaşmak zorunda kalan almanya'nın müttefikleriyle birlikte yenilgisi ve versay anlaşması.
keşke birinci dünya savaşı bittiğinde bismarck hayatta olsaydı da kıs kıs gülseydi.
her okuduğumda bana çikolatayı çağrıştıran almanya'nın milli birliğini kurmasında büyük katkıları olan büyük liderdir. prusya ile affedersiniz ama bütün avrupayı sikertmiştir.
asker değildir. askerlik görevinden tüymüştür. başta von moltke olmak üzere birçok subay üzerine üniforma giymesine hep karşı çıkmışlardır. ancak bir asker dirayetine sahip değildir demek daha da yanlış olacaktır.
dağınık alman devletlerini birleştirip alman imparatorluğu'nu kurmak için danimarka, avusturya ve fransa'yla savaşmış, bu savaşlar sürerken diğer tüm devletlerle tarafsızlığını sağlamış dehâ. iş bankası kültür yayınları'nın yayınladığı jonathan steinberg'in yazdığı bismarck biyografisi okunmalıdır.
görselde sedan muharebesi sonrası esir edilen son fransız imparatoru iii. napoleon'la konuşuyor. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1180742/+
alman milli birliğini " kan ve demir " mottosu üzerine kurmuş 19. yüzyılın en büyük devlet adamlarından biridir.
bir fransız ve rus ittifakının ortaya çıkmaması için şansölyeliği zamanında çok ince diplomasiler ile dış politika oluşumuna gitmiştir. fransız ve rusların ittifak kurup almanya' yı sıkıştırması gibi düşünceler siyasi tarihe " bismarck kabusu " adı ile geçmiştir.