görenlerin şok geçirip sakallarını diken diken eden, benim gibi envai çeşit o yolun yolcusu bayan görmüş birini bile dinden çıkaran, ahlaki öğeleri kavrayamamış, anan genelev orospusu olsa sırtında geneleve taşıyacaksın sözünü benimsememiş, ahiret hayatı da gerçekteki gibi bedbaht olacak olan bayan.
bugün en kral akbuddy im pideci rahmet abiyle buluşmaya gitmeyi planlıyordum tam kapıdan çıkmış sivri burun kunduralarımı giymek üzereydim ki içeriden yatalak valideciğim seslendi 'gocuğunu giy oğul aşırı soğuk, üşütmeyesin oğul' sözüyle hemen paltomu giyip ayna karşısında sakallarımı jöleleyip en kral sert duruşumla apartmandan çıktım.
sokaktaki insanların gözünde intikam için geri dönmüş johny wick gibiydim sanki. oysa ben bu yufka yürek fakat bazen sinek s.ken karakterimle aynalı tahir gibi hissediyordum kendimi. bir yanda karate can ve aynalı tahir, diğer yanda ise johny wick hangisi olacağımı zaman gösterecekti. tesbihimi çıkarıp deliler gibi çekmeye başladım sıkıntıdan.. kısa bir yürüyüş sonrası ufuktan parıldayan pideci rahmet abi'yi gördüm ve arkasından yanaşıp pandikleyince attığı bağırtı mezarındaki nasreddin hoca'ya bile gitmiştir sanırım.
- nası iş yapıyon alasümüye iş yapıyon a.ına koyim cemiyet içinde kimsisn lan sen deyip arkasını dönünce karabela habibi ile göz göze geldiği an onun için en mutlu andı, kocası tarafından ardı arkası kesilmeyen orgazmlara yelken açmış yozgattan çıkma bir gelin gibi bakıyordu yüzüme. göz göze geldik, gözlerimizdeki o parıldı iki eski dostun yıllar sonraki buluşması gibiydi...
konuşmadık, 30 saniye baktık birbirimize, kaslı elini belime attı. ben de sarıldım beline ve ;
-nerelerdesin lan kavat pezevengi, yengenin rahatsızlığını biliyon 4 evre kanser çıktı bana karı bakmaya gidek bi ara, çoluk çocuk açbilaç gebermiyek yav zaten zabahaca yatamadımgel içeri bir soluklanalım iki duanın belini gırah.
-gel abi gel, benim çayı su bardağına koy. abi nerden başlasam bilemiyorum. benim dayı bizim yatalağın mirasına el koyma peşinde, sen bana payını ver şimdi uğraşmayalım prosedürle falan demiş ama haluk dayımı biliyon tam piç. bu ara işler karışık onlarla uğraşıyoruz.
-anan napıyo lan bu arada onla da görüşemedik hehhhe
-iyi abi çok şükür selamları var.
-neyse bak bizim bugün benim kiracılara gitmemiz lazım, evin a.ına koymuş üniversite öğrencileri artık ne kadar seks, mastiribasyon yaptılarsa bakım lazım, onları da def edek itici güç olursun.
-tamam çaylarımızı içer kalkarız, üf karıya bak la çabuk arkanı dön, yeni taşındı bunlar a.ına koyiyim ne s.kişir bu ya tövbe ya.
-valla mal iyiymiş abi heee. neyse hadi kalkalım.
muhabbetinden sonra kalkıp gidiyorduk ki pideci rahmet abi dükkanı çalışanlara emanet edip iyice tembihledi ve doblosunun anahtarlarını istedi yok abi yok gerek akbille gidicez a.ına koyiyim ta sefaköy'de deyince oo mazodun a.ına koymasın doğru diyon dedi ve metrobüse gitmek için ünalan'dan söğütlüçeşmeye gelelim de oturarak gidelim diye düşünerek şeytanlık yapıp otobüse binelim dedim.
işte orada benim kafada dualar çaktı, lanet olsun kesinlikle bir olay çıkacaktı. iki tane aşırı dindar ve kaslı, büyük penisli erkek, bir otobüste kesin olaylara karışacaktı. yüce rabbimden bizi olaylara karıştırmaması için dua ettim ama hareket halinde olduğumuz için yerine ulaşmadı galiba hehe.
daha biner binmez otobüsün en dibindeki, ekose mini etek giyen, simsiyah giyinmiş ateist şebnem ferah kostümü giymiş bir bayan erkeklerin arasında oturup elinde ayfonla twitterdan hükümete saldırıyordu. tayyip şöyle, binali düdük gibi falan diye yazılar yazıyor, akılalmaz ithamlar yapıyordu. benim gözlerim iyi görür, karılar kaçamaz bilhassa benden. lakabım atmacaydı bu arada.
her neyse abi ben arkaya ilerlicem dedim ve giderken pideci rahmet abi benim arkama ilerleme lan deyince yok dedim ve karıya iyice yanaştım. o esnada yanlarındaki gayet subay suratlı bir adam, bak kızım yazma öyle şeyler beni de fetö'den içeri alırlar senden ötürü dedi. o da babasın kes be moruk, nereye alırlarsa alsınlar, zaten eskiden annem saçlarını enayi askerlere bedavaya yaptırıyormuş, artık yaptıramıyoruz, lanet olsun ak parti'ye deyince bende film koptu a.ına koyiyim ama pideci rahmet abi bir eliyle tutacaktan tutup bir eliyle benim belime sarılıp yapma etme dercesine bakışlar atıyordu..
babası, kızı lafı sesli söylediği için daha gür bir sesle, bak saçına sıçarım senin izmirliliğe bok sürdürmemek için eteğine laf söylemiyorum, beni alsancaktan çıkarma tepemin tasını da attırma deyince kız ya sen ne sanıyosun kendini ya istediğimi giyerim anneme de böyle baskı yapmışsın bak kadın ay inanamıyorum ya lanet olsun namaza başladı dedi ve babası tamam özür dilerim dese de kız hiddetlenip babasına yurmuğunan bitane vurdu benim gözlerim yaşardı o duruma. ineceğimiz durağa yaklaşmıştık ki içimdeki ya s.kerim şimdi gerekeni yapmalısın habibi sesine hakim olamadım.
hemen tuttum saçından senin a.ına koyarım yettin oruzbu hem böyle giyip milleti burda durduk yerde çıldırtıyosun koca otobüs dövemedi de mırıltıdan duramadım bi saattir herkes mırıldanıyo dedim ve çektim aşağı, kolundaki atatürk imzasını görünce bir anda tansiyonum fırladı, bir şeyler oldu bana lohusa karılar gibi oldum a.ına koyiyim.
ben nerde atatürk heykeli falan görsem aşırı korkuyorum arkadaşlar, yani o günler geri gelir de anlatılanlardan yola çıkıyorum işte geri gelir de bizi de asar atatürk diye.
her neyse bi anda kendimi düzeltip, pideci rahmet abiyi de yanıma alıp senin belanı s.keriz he deyip otobüsü durdurtup karıyı indirdik, babasından özür diletene kadar vajinasını yumrukladık ve boyu da benden uzundu orusbunun kaldırımlardan zıplayıp zıplayıp kafaları soktum. pideci rahmet abi de her ne kadar sevmese de kızını kollamak isteyen babasını tuttu.
o an ekipler geldi ve kızı polislere emanet ettim, üstümde kan, ağzımda acı bir türkü ile en kral akbuddyim pideci rahmet abiyle el elde başbaşta kalmıştık. dilimizdeki türkü, içimizdeki bu ak sevda bitmeyeceği üzerine gözlerimizle birbirimize intikam yemini bakışları attık...
polisler bizim de ifademizi almak istemişti fakat hemen ekipler amiri bayram kardeşimizi arayıp durumu anlattığımda polisler özür dileriz abi deyip gittiler. kız da hepinizi dava edicem ben izmir kızıyım, sakalınızı s.kicem sizin yobaz oçları izmirin dağlarında çiçekler falan diye bağırıyordu.
ah benim kara bahtım kem talihim, gene bir hengamenin ortasında kalmıştım, o hengamede akbili de çalmışlar galiba dedim pideci rahmet abiye, ee burası istanbul habibim, s..kerleeeer hehe boşver ben sana yeni akbil alırım deyip yanaklarımı mıncırdı ve yola devam ederken kolkola maniler söyleyip hayata dair umutlarla şen şakrak kahkahalar atarak ak parti'nin sağladığı güven duygusuyla rahat rahat işimizi halletmeye gittik...
evden çıkmadan kendi içimde kopan o iki fırtınanın da cevabı belli olmuştu. ya johny wick olacaktım ya karate can... ben ise allah'ın da takdiriyle bugünlük johny wick olmuştum...