hepsi birer makinedir, motorludur, hepsini süren biri vardır ve içine insancıklar binsin diye yapılır hepsi. hepsini para verip kullanırsın, hepsinde platonik aşık olursun. hepsinde son durağa kadar uyuyabilirsin. bazen uyandırırlar, bazen hayır; bazen durağı kaçırırsın, bazen hayır. bazen yanlış durakta inersin, bazen ineceğin durağı unutursun. ve hepsi de bir yolculuktur.
birine bindikten sonra ötekine bindiğinizde muhtemelen aktarma yapar, indirimli binmiş olursunuz ikinci araca. halbuki metrobüs öyle mi?
istanbul için tabi bu. gerçi pek çok şehirde aktarma mevcut.
tanıdmadığın bir sürü insanla bi araba içinde gidiyorsun...istemeden göz göze geldiklerin,kokusunu duydukların,yana yana oturdukların...hepsinin ortak yanı bu işte.Kapalı kutu içinde birbirini tanımayan ama birbirine katlanmak zorunda olan insanlar.
minibüs sıcak ve samimidir otobüs ise minibüs e göre daha havalıdır metro her ikisinden de farklı bir teknolojik havaya sahiptir ortak yanlarına gelince hiç biri kendi arabanın yerini tutamaz.
