bir otel müdürüyle yapılan röportajda, kral dairesinde kalanların bile yaptığı söylenen yürütmedir. ne yaparlar, bin kişinin kullandığı o pis havluları bilmem ki? ne kadar yıkansa, insanın kendi havlusuna benzer mi?
antalya' da bir otelde gece müdürü olarak çalışan arkadaşımdan, televizyon çalan müşteri olduğunu duymuştum. hırsızın bu azmini ve çabasını takdire şayan buluyorum..
ayrıca şahsım da hep düşünmüştür. '' lan şu mini buzdolabındaki viskiden içsem, içine de su soldursam kim anlayacak '' deyu..
bir şey söyleyeyim mi?
sizi hırsızlığa teşvik edip, cayırtılar içerisinde feryat figan etmek istemem zebaniler eşliğinde. lakin, kimse anlamaz emin olun.
kapı önünde bizi bekleyen temizlikçiler mi anlayacak? onları atlatmanın çözümü kolay. kapıya meşgul yazısını asar, olayı çözersin. hepsi bu..
------------------
cehennem volume 1:
+ sen ecayip heyvanlara benziyirsen! insanları hırsızlığa teşvik ettin! kahrol, bu da kafana balyoz!
- yandım anam! yapmayın , etmeyin ağbiler!
------------------
bazı insanların, her türlü çocukluktan geçmiş, 65 yaşına merdiven dayamış, bill gates'i bile kıskandıracak bir servetin sahibi olsa da, yine de yapmaktan vazgeçemeyeceği, 'acaba otelden ayrılırken kapıda alarm zilleri çalar mı, çantam açılıp, içindeki bilumum terlik, havlu, sabun vs. ortaya dökülüp, saçılır mı, ertesi gün eve haciz gelir mi, ay sonunda kredi kartından otelden çaldığım eşyaların fiyatları kesilir mi?' şeklinde türlü paranoyalar yapılsa da, her adrenalin tutkunu insanın yapmaktan kaçınmayacağı, 'nasılsa hepsi disposable' mantığı ile utanmadan girişeceği eylem. bu tip faaliyetler içine girenlerin bazı türlerinde de, minibardan hüplettiği içki şişelerinin içlerini suyla doldurup, içilmemiş, dokunulmamış simülasyonu verme alışkanlığı bulunabilir. fakat bu işlemin, diğer eylem gibi masum sonuçlanmayıp, her an geriye dönük olarak kıçta patlama riski bulunmaktadır.
öğrenci kişisidir.
zira medikodan baharat almayı düşünmüştür çünkü evde baharat kalmamıştır cepte de para.
yemeklerin tadı da baharatsız olmazdır.
aytu specialden de şiş porsiyondaki pideyi çantaya koyar evine getirir.
yiyememiştir ama para da ödemiştir.
hatta gittiği her yerden çantaya bir tomar peçete koyamktadır.**
Housekeeping departmanını yıldıran eylem.
Çal kardeşim koymuş oraya senin için götür kullanmadığını. Hatta özellikle isteyen var veriyorlar zaten. insan olan böyle yapar.
Şimdi hayvan olanların yaptığını anlatıyorum. Otellerde aksi belirtilmemişse her gün odalarda bu tür temizlik malzemesi yenilenir temizlik yapılır. Hayvanlar arıyor gr'yi bizim odada şampuan yok, o yok, bu yok yenilenmemiş diye şikayette bulunuyor. Her odadan sorumlu bir katçı vardır, zavallı ekmeğinin peşinde bir kadın, kabak bunlara patlıyor. Bir oldu, iki oldu, üç derken bir gr ve kat şefi çıktılar odaya(bu suç aslında) çantalarını peçete, şampuan, sabunla doldurmuşlar. Allah belanızı versin. Türklerin gözünü seveyim, kaprisini seveyim. Bu nedir? Burası da beş yıldızlı, parayla olmuyor demek ki.