Bir bilimsel gelişmeyi kontrol altına alıp kendi lehine kullanmayı düşünecek kapasite olmaması. O gelişmenin doğuracağı gelişmenin kendi aleyhine olabileceği korkusuna yenilecek kadar güçsüz olmak.
cehaletten beslenen yapıdır tabi. buna direnen kesim zaten şehülislam dene zımbırtı. hep kafasına göre fetva vermiştir. ayrıca dini kitapların basımı zaten yasaktır. diğer kitaplara da gerek yoktu. pozitif bilimler zaten çıkarılmıştı ve medreseler öyle herkesin eğitim aldığı yerler değildi.
ayrıca batıya bakıp bu çoğrafyayı yorumlamak saçma oluyor. ne rönesans, ne sanayi inklabı, ne fransız devrimi, ne reform hareketi. hiçbirini doğu yaşamamıştır.
bugün bile reform yok. rönesans desen zaten neyin rönesasnsını yapacaksın?
sanayi ınkılabı desen, diğerleri zaten sanayide çoşmuş teknolojinin dibine vurmuş. sen hanca fındık satıp ona ulaşma derdindesin.
ve en önemlisi reform.
reform mu kim yapacak?
mesela matbaa ile inciller kendi dillerine çevrilince insanlarda bir aydınlanma oluyor falan filan ama kuran türkçeye çevrilince ne oldu?
hiçbir şey. demek ki islamı herkes olduğu gibi yaşıyor, bir sorun yok ki halk isyan etmemiş veya bir şeyleri değiştirme yoluna gitmemiş.
ayrıca bide türkçeye çevrilince o bozuluyor, aslında orada öyle dememiş, bide tefsirini oku bak hemen öyle deme diyerek yıllarca bu milleti aptal yerine koyup dini canlı tutular ve hiçbir sik yapmadı doğu.
Ne gereği var abicim aha siz okudunuz da ne oldu. Ne değişti ? Gelişen sadece teknoloji ! insanlar değil. insanı geliştiren ise salt bilgi ve kitaplar değil azim ile çalışma idi.
Bizlerse o insanların çalışmalarından nemalanmaya çalışan parazitleriz sadece.
en büyük sebebi kur-an'ın basılma ihtimalidir. ınsanlar kitabı ne kendi okuyup uygularsa, ruhban sınıfı güç kaybedecekti.
avrupa bunu yüzyıllar evvel aşmıştı oysa.
Yazar ve katiplerin işsiz kalma durumunun su yuzune ckmasini onlemek icin bazi katiplerin yalan haber cikartp matbann zararlarini benimsetmesi de kismen buyuk rol oynamistr.