tanirim kendilerini.subay ve astsubaylar dan dinlediklerini kendi yasamis gibi anlatan ve bu isten para kazanan biridir.gozunu para burumustur bu insancigin.sahte kahramanlik yaparak para kazanmasini iyi bilir.aciriz kendilerine.*
hakkında yorum yapanların bir "nick" altına saklanarak salladıkları asker.. burda hakkında, şöyleydi böyleydi, diyenlerin bir tanesinde bile paşa'nın yüzüne tek kelime edecek göt yoktur. böyle sözlükte yazmak kolay tabi. ya da evde, sıcak yatakta uyumak çok güzel değil mi?
askerliği süresince "destan" yazmıştır. döneminde bulunduğu tüm cephelerde terör yokolmuştur.
"osman paşa orada" diyerek teröristler saldıramamıştır.
oturup da embesil embesil, yok leş de insandır, öyle davranılır mı, hebele hubele gibi dangalakça yorumlar salakçadır.
savaşçıdır her askerin olması gerektiği gibi. görevini de pkk karşısında şu ana kadar en iyi yapan insandır.
çoğu insanın tahmin ettiği gibi, kendi başına gidip "bakın bakın bunu yazdım beni dinleyin" diyerek düşüncelerini iletmemiştir. çoğu eski askeri olanlar osman pamukoğlu'nu meşhur etmiş, o'na kitaplar yazdırmış, resimlerini kullanmıştır.
o küçük beyniniz osman pamukoğlu'nu sadece kan uykusu'nda tanımışsa (lakin ben de o küçük beyne sahiptim doğuda askerliğimi yapmadan önce), ve orada sunulması osman pamukoğlu'nun çok uğraşıp "beni sunun" şeklinde bir boktan medya objesi yapılmışsa bu o'nun suçu değildir.
iyi bir komutan. iyi bir hatiptir kendisi. terör hususunda bilgisi vardır. pkk'ya karşı yapılan en büyük operasyonlarda imzası vardır.
o konuşmayacak da kim konuşacak?
leş toplatmam demiş.
ne diyecekti?
pkk adil savaşan bir düşmanmı ki, pamukoğlu pkk ölüsüne insanca davransın?
gecenin bi yarısı 600 kişi ile 50 kişilik karakolları basmak ne zamandan beri savaş oldu?
bunun adı kahpeliktir. ihanettir. vatan hainliğidir..
vatan hainlerinin ölüsü naaş değil leştir. leşte olduğu yerde kalır toplanmaz.
egosu boyundan beş karış yukarıda, ağzı iyi laf yapan, bu sayede insanları kendine hayran bırakan, aslında, uzaktan davulun sesi güzel gelir hesabı, bilmeyenleri kendine hayran bırakan, gerçekte boş teneke örneği, bol keseden çok ama boş ses çıkaran, hava basmaca tiplemesi. ajitatör kişilik, motivasyon ustası.
askerliğine diyecek yok, belki iyi asker, iyi komutan görüntüsü veriyor olabilir, ama hepsi bu. gerçekte kazın ayağı o kadar değil işte. asteğmenleri adam yerine koymaz, sivil kafalı, başı bozuk diyerek, ezilesi böcek muamelesi çekerdi. kendine en küçük zararı dokunacak bir olayda ne emir verir, ne öne çıkar, sorumlulukları astlarına atar, puanları kendi toplar, bu nasıl kahraman böyle.
ayrıca bazılarının dediği gibi neden tümgeneralden daha yükseğe çıkamadığı esas soru değil, asıl soru, nasıl tümgeneral olabildiği olmalı. tuğgenerallik çok bile gelirdi herhalde. batı ordularında böylelerini en çok albay yaparlar herhalde. ya da başçavuş.
dediğine ve yazdığına göre, leş toplamazmış... düşmanın kim olursa olsun, öldürdükten sonra, artık ondan sana zarar gelmez. o öldürdüğün kişi artık sadece ölü bir insandır. insana leş muamelesi yapmak, ortada bırakmak hak değil, adil değil, şık değil. adamın canını almışsın zaten, daha ağır ne cezası vereceksin. bu kin, bu nefret niye. ölmüş adam zaten anlamaz bu yaptığını, ama onun eşi dostu ailesi, içinde biraz kalmışsa belki sevgi kırıntısı, onu da nefrete çevirmekten, nefreti ise en derin nefretlere dönüştürmekten başka neye yarar ki bu yaptığı.
işte şimdi hala bitmiyor bu öfke bu nefret. gittikçe açılıyor uçurmlar arada. bu yanlış politikaların mimarları ise çıkmış hava basıyor topluma, yürek soğutuyorlar. başka yararı oluyor mu bu şişinmelerin, acaba diye sormak gerekmez mi.
biz türklerin en büyük özelliği nedir, unuttuk mu...
türkler savaşta düşmanı ile en vahşi şekilde savaşır, dehşet salar, kafa koparır, gaddarca saldırır. ama düşmanını öldürdükten sonra, ölmüş kişi en azılı düşman da olsa, artık ölüsüne eziyet etmez. çünkü hem müslümanlıkta hem de türklükte ölüye eziyet günahtır ve ayıptır.
bunu bu generale biri hatırlatsaydı keşke.
edit: her toplumun kahramanlara ihtiyacı vardır. kahramanlar toplumun kendine güvenini arttırır, gururunu yüceltir.
ama gerçek kahramanlar kendi anlatıtıkları ile değil, yaptıklarının görülmesiyle, duyulmasıyla, dilden dile nesilden nesile anlatılmasıyla kahraman mertebesine yükselirler. yoksa olay avcı hikayesi düzeyinde kalır ki, bu da pek şık değildir. ayrıca kiminde olduğu gibi "türkiye seninle gurur duyuyor" demekle de kahraman olunmaz.
medyada bir süre öncesine kadar askeri operasyonla ilgili demeçler vererek orduyu olumsuz yönde eleştiren bir tavır takınan lakin birilerinin talimatıyla susturulması istenmiş emekli tümgeneral.
istemiyorlar bu adamın konuşmasını, sevmiyorlar işte gıcık oluyorlar.
nasıl susturuyorlar işte birilerini aracı kılıp, sözde türk halkını kışkırttığını iddia edip sansürlüyorlar.
güneş balçıkla sıvanır mı a dostlar müttefikler?
20 ağustos 1995 günü hakkari dağ ve komando tugayı'ndaki görevinden ayrılırken, kışla binasından çıktığında tugayın merkezi yayın sisteminden plevne marşı çalınmıştır.
Sayın paşamız, misafir olarak gittiği üniversiteyi kışla zannettmiş.
Üniverstelerde bile soru sormanın cezasının salondan kovulmak oldugu gerceğini gorerek, olan biten herseye karsı birey olarak cevap verememek, ne kadar demokratik bir ulke oldugumuzun kanıtır.
kendisi sakarya üniversitesine 2004 yılında gelmiştir, konferansında hükümetlerin ve ordunun pkkyı aslında bitirmek istemediklerini, hükümetlerin pkkyı maşa olarak kullandığını, ordunun da olanlara sesini çıkarmadan baktığını söyleyen değer vermiş olduğum bir şahsiyet.
erdal sarı zeybek gibi asil askerlerimizden,Allah eksi etmesin.
demek istedikleri, aydoğan vatandaşın,ordu tarafından 5 ayrı konuda dava açılan ve toplatılan,sonra da aklanan armageddon israil-türkiye gizli savaşı adlı kitabına bakılarak anlaşılabilir.vatandaş, kitabında, ordunun olayları nasıl ört bas ettiğini belgelerle göstermektedir.hükümetlerden bahsetmektedir.kitapta önemli olan sadece eşref bitlis ölümü , akdenizde muharebat gemisinin abd tarafından yanlışlıkla vurulması vb.olaylarla ilgili resmi belgelerin olmasıdır,kitap buradan değer taşır.
para kazanmak için çırpınıp duran biri izlenimi veriyor. en son yaptığı konferansa giriş ücreti 350 ytl imiş. 500 kişi gelse *
175,000 ytl yapar. iyi para lan.
yaptığı açıklamalarla hükümetin basiretsiz tavrının halk arasında infial yaratmasının ardından, kendisi gibi emekli askerlerin konuşması milli savunma bakanlığı genelgesiyle yasaklanan büyük insandır.
bu yasakla, osman pamukoğlu ve türevi emekli askerler, televizyonlara açıklama yapamamakla kalmayıp, kitap dahi yazamayacaklardır.
bunları yapamayacak dediysek, cezai müeyyidesi, askeri tesislere, orduevlerine ve askeri gazinolara alınmamaktır.
halkın sağduyusu demek, hükümete tepki göstermemek demektir hükümetçe. hükümete tepki göstermeyin de, ne yaparsanız yapın.
Tüm içtenliğimle söyleyebilirim ki tsk'nın gelmiş geçmiş en başarısız komutanıdır pamukoğlu. Türkiye halkının şunu iyi bilmesi gerekiyor, her gün televizyonlarda, basında efsane komutan diye çıkartıyorlar ve bunu kışkırtma aracı olarak kullanıyorlar. Geçen şiddetli çatışmalar döneminde, Pamukoğlu'nun en başarısız komutanlardan olduğunu, askerleri sürü gibi çatışmalara sürdüğünü, askerlerin yaşamını düşünmeyen, onlara acımayan, en fazla savaşta kayıp veren komutanlardan birisi olduğunun iyi bilinmesi gerekiyor. Savaşta abartılı ve yalan rapor veren komutanlar genelde ağır kayıp veren ve başarısız olan komutanlardır. Pamukoğlu da onlardan birisidir. Bu ve bunun gibilerin isteği sadece bu çatışma ortamını kışkırtmak, rant elde etmek ve kendi işledikleri suçları gizlemek içindir ki başkada bir şey olamaz.
daha öncede dediğim gibi şükürler olsun ki tsk'da akıllı komutanlar var da daha fazla askerin canına kıymadan postalamışlar.
eğer reenkarnasyon diye bir şey varsa kendisi musatafa kemal atatürk ün tekrar hayat bulmuş halidir.
birilerinin çıkarına dokunmasa böyle bir paşa emekli edilmezdi.
osman pamukoğlu bürokrasiden oldum olası nefret etmiştir. kendisi tam bir askerdir. pkk cesetlerine ''leş'' diyerek de kalbimi bir kez daha kazanmıştır. eh tabiki kazanmıştır, çünkü ben türküm, ve bana göre onların ölüleri birer leş. hatta daha da beter. eğer ben amerikalı ya da avrupalı olsaydım, ya da pkk'lı, bana göre leş değildi belki. ama ben türküm, ve bunların (halkıma, askerime alçakça tuzaklar kuran, kahpe ayrılıkçı abd uşağı insan müsveddelerinin) ölüleri leş olacak tabiki, bana göre, paşama göre, ve kanı türk kanı olan herkese göre.
neden emekli edildi? kendisi hızla yükselen, geleceğin genelkurmay başkanı gözüyle bakılan, ve büyük ihtimalle hem kuzey ırak'taki amerikan çıkarlarına (pkk'ya, bop projesine) hem de olası anti-laik türk hükümetlerinin çanağına ot tıkayacak biri. bu nedenle telefon konuşmaları dinleniyor, bir açığı aranıyor. birgün özel hayatına ait bir konuşması kaydediliyor (mahiyetini emin olmadığım için açıklamıyorum) ve bu kapalı kapılar ardında aleyhine kullanılıyor. o sıralar kendisi yaşar büyükanıt'ın da sağ kolu. kesinlikle aynı çizgideler. en azından yaşar paşa'nın ve çevresinin yıpranmaması için istifa ediyor ve daha sonra yaşar büyükanıt, fettullahçı muhalefete ve basında da çıkan türlü engellemelere rağmen, kılpayı (bkz: eskivlerle sıyrılarak) genelkurmay başkanı oluyor. iyi de oluyor. keşke osman paşam da olsaydı. kendisine ''geri dönsün'' diyenlerdenim. ona şu an çok ihtiyacımız var. ona yapılan bu komplodan, kirli politika oyunlarından iğreniyor, bir kez daha içimizdeki irlandalılar'ı (abd işbirlikçilerini) lanetliyorum.
yaşar büyükanıt ile kıyas bile edilemeyecek gerçek asker. Yaşar Büyükanıt resepsiyonlarda dans etmeye devam etsin. Bizim asıl Osman paşa gibi cesur komutanlara ihtiyacımız var.