oryantalizm

entry61 galeri1
    36.
  1. 35.
  2. 34.
  3. 33.
  4. nesrin topkapı ve tanyeli'nin liderliğini üstlendiği düşünce disiplini. *
    0 ...
  5. 32.
  6. 31.
  7. 30.
  8. 29.
  9. batının kendi kimliğini bulabilmesi için doğuyu ötekileştirmesidir. jacques derrida'ya göre bir şey yalnızca kendi karşıtı ile vardır yani beyaz olmadan siyahın ne olduğunu, kadın olmadan erkeğin ne olduğunu bilemeyiz. bu sebepten batı kültürü de ne olmadığını anlamaya çalışarak ne olduğunu belirleme çabası içine girmiş ve oryantalizm kavramını geliştirmiştir. oryantalizmin babası olarak bilinen edward said, oryantalist değil, oryantalizmi inceleyen bir düşünürdür, batının doğuyu neden böylesine vahşi, cahil ve aciz gördüğünü düşünür durur. ve sonunda yine derrida'nın "there is nothing out of the text" * düşüncesine bağlı kalarak zaten batı kültüründe doğup büyümüş ve batı otoritesi altında yaşamış kişilerin doğal olarak içinde bulundukları kültürden etkileneceklerini ve bu sebepten doğuya bir doğulu bakış açısı ile bakamayacaklarını belirtir. batılı doğuyu eksik ve aciz görüp yönlendirilmeden yaşayamayacağını düşünerek aslında sömürgecilik konusunda kendini teselli eder. yani biz doğuyu sömürüyoruz ama napalım onlar da bizsiz yaşayamazlar der ve kendini haklı çıkarmaya çalışır. said'e göre oryantalizm tamamıyle batının kendini bilmezliğinden ve bilmek istemesinden doğmuş bir akımdır. özetle insanın kendini bilmesi güzel bir şeydir.
    2 ...
  10. 28.
  11. batının gözünde değişmez gerçeklikler(!) temelinde inşa edilen doğu ve doğuludur. edward said oryantalizm i sistemli bir biçimde incelemiş düşünürdür. kitabında geçen bir alıntıda şöyle yazar. 'düğün alayının önünde bir adam yürüyordu. daha sonra adam bağırsaklarını bir bıçakla dışarıya çıkararak bir tepsiye koydu' * yalnızca bu alıntı bile batılının doğuluya bakışını özetliyor. ayrıca said oryantalizmin temelinde 'doğuyu bilmek' olduğunu belirtmiştir. doğu hakkında batı tarafından edinilen bilgi hazinesi sayesinde batı doğu üzerinde mutlak üstünlük kurmuş ve doğuyu kendi emelleri doğrultusunda yönetme hakkını elde etmiştir. bu düşünce 18. ve 19. yüzyıl emperyalizminin batı nazarında meşruluk kazanmasını sağlamıştır.

    oryantalizm günümüzde hala süre gelen ve etkinliğini kaybetmemiş bir düşünce sistemidir. günümüz dünyasında küreselleşme olgusuyla batı kültürü dünyanın en ücra köşelerine kadar yayılmaktadır. öyle ki doğu-batı kültürü arasında sıkışmış türkiye gibi ülkelerde sıradan halk doğulu kimliğini tasfiye etmek için uğraşmaktadır. nedeni yüzyıllardır oryantalizm akımı sayesinde süre gelen 'doğulunun alçak, cahil batılının medeni olduğu' düşüncesidir. bu gerçeklik zaman zaman batı teknolojisi sayesinde kültürünün de alındığı şeklinde düşünürlerce belirtilmiştir.

    bunları göz önüne aldığımız zaman batılılaşmak işin kolayına kaçmaktır. asıl zor ve güzel olanı ise * batının kültürünü değil tekniğini ve özgür düşünce sistemini türk kültürü ile harmanlayarak ortaya yine türk kültürüne dayanan bir medeniyetin ortaya çıkarılmasıdır.
    1 ...
  12. 27.
  13. kökeni 10 yy. başlarına dayanan papa 2. sylvester'in organize ederek oluşturduğu düşünce, kurum.
    0 ...
  14. 26.
  15. Oryantalizm, Batı'nın Doğu hakkındaki tüm bilgi ve tecrübelerinin bütünündür.
    (bkz: Edward Said)
    0 ...
  16. 25.
  17. batı'nın doğu'yu tanıma,anlama arzusu sonucu sanatta,edebiyatta,sosyal bilimlerde ve tabii ki siyasette görülen doğu'yu yeniden,batı gözüyle şekillendirme,tanım(lam)a durumu. "cahil,gelişimini tamamlayamamış,demokrasi,insan hakları yoksunu batı" ve ona demokrasi,insan hakları,sosyal refah,gelişmişlik gibi olguları sunan batı. tıpkı abd'nin ırak'a vaadettiği ve gerçekleştirdiği gibi. *
    0 ...
  18. 24.
  19. at gözlüğü takmış bir batılının doğuya bakışı. şark köşesi fetişizmi.
    3 ...
  20. 23.
  21. batının doğuyu inşası. osmanlının gerilemsi ve yıkılmasıyla birlikte doğuyu yeniden inşa etmek için yorumlaması.
    1 ...
  22. 22.
  23. 21.
  24. 20.
  25. 19.
  26. sömürgeciliğin keşif kolu.
    1 ...
  27. 18.
  28. ışığı doğudan yükseltip, batıya satmaktır. doğuda kendiliğinden yükselen bu ışık batıda ambalajlanarak kültürel çeşitlilik ve ''ferrari sini satan bilge'' olarak rafa sunulmaktadır. feste, dansözde bir enteresanlık görüp bunu kültür olarak satmak ve sonra avrupalı ''sakallı bıyıklı türkler geliyor kaçın'' deyince de ''yok biz öyle değiliz bir saniye açıklayabiliriz'' demektir. modernizm altında yalnızlaşmış ötekileşmiş bireye kuşe kağıda baskılı ''ruhunuzu arındırma metodları'' kitabı satmaktır. ruh doğuyla değil, özüyle arınır oysa.
    2 ...
  29. 17.
  30. 16.
  31. 15.
  32. şimdi.. anladığım kadarıyla oryantalizmin temelinde kesinlikle önyargı var. yani kendi kültürü ve yaşam tarzı dışında kalan insanları ilkel kabul etmek! çok saçma. yukarda da bahsedildiği üzere bu akım tamamen stratejik, ekonomik çıkarlar için yaratılmış olsa gerek. bize "fesle dolaşıyolar" bilmem ne gibi laflar ederek batıdan soyutlamaya çalışıyorlar ama medeniyeti bizden öğrendiklerinin okadar çok farkıdalarkii!
    0 ...
  33. 14.
  34. hilmi yavuz'a göre oryantalizmin büyük bir kısmını 3 h kuralı kapsamaktadır: hamam, harem, haliç.
    0 ...
  35. 13.
  36. oryantalizm, doğulu ama özellikle yakın doğu(orta doğu)lu kültürel, sosyolojik değerlere batılı bir gözle bakmayı ifade eder.
    yıllarca, "abi bizi fes ilen peştemal ilen göstertiyorlar, şerefsiz avrupalılar" diyerek bu bakışı olan tepkimizi çocukça da olsa ortaya koymuştuk. amacımız elbette kendimizi diğer yakın doğudan farklı görmemizde gizliydi, ki bu noktada haklıyız da. ancak oryantalizme basit anlamda kızdığımız bir notka da bizi bir 'öteki' olarak görmelerinden kaynaklanıyordu. bizse yıllarca onlardan(batıdan) ayrı olmadığımızı idia ettik durduk, böyle bir çatışma içinde gelişti oryantalizm fikirleri.
    misal, bir filmde türkleri anlatırken illa ki hamam, dansöz, nargile üçgeninde anlatmalarından rahatsız oluyorduk. "biz de sizin gibi moderniz olum" desek de anlatamadık yıllarca. ancak iddia ediyorum bunun altında türk-düşmanlığından çok daha basit bir sebep var, yani adamlar bizim devrimlerimizi görmezden gelerek yapmıyorlar bunu, aynısını uzak doğuluya da, latin amerikalıya da yapıyorlar lakin biz bizi ilgilendiren boyutta haberdar oluyoruz gidişattan. sanıyormusunuz ki çinde herkes -bize filmlerde anlatıldığı gibi- yalın ayak, felsefi bakışlarla geziyor. bir çinli de en az bir amerikalı kadar denyo ve bir amerikalı kadar ulvi olabilir.
    yani olay bizi ilgilendiren boyutta olayları farketmemizden kaynaklanıyor.
    hemen bu noktada bir arkadaşımın dedikleri geliyor aklıma: "abi türkleri anlatan doğru düzgün bir film yok hepsi abartılı, biz o danzsözlü, nargileli adamlar değiliz ki"
    evet yok! ama bilelim ki çinlileri anlatan düzgün bir çin filmi de yok(batıda). aynı şekilde batı için öteki olan ne varsa hep abartı vardır. kızılderilileri çok ulvi sanıyoruz oysa bize öyle pazarlanıyorlar, bir kızılderili bira içip maç izlemiyor mu sanıyorsunuz? yahut bir kızılderili hemingway kitapları okuyup öğleden sonra parkta karı kız kesmiyor mu? olay tamamen pazarlama amaçlıdır. yani gavuroğlu da farkında bizim fesle gezmediğimizin sadece kendi pazarında bunu izletebilmesinin yolu abartıdan geçiyor.
    3 ...
  37. 12.
  38. batının kendi kimliğini ifade etmesinin, kendisini tanımlayıp eylemini meşrulaştırmasının, dolayımlı, ideolojik ve kültürel yolu. batının kendini özne, doğuyu nesne olarak görme çabasının sonucudur.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük