orhan veli kanık

entry783 galeri52
    479.
  1. Bella, odasında yatağına uzanmış ders çalışıyordu. Orhan Veli, kapıdan uzun uzun genç kızı seyrettikten sonra salonun köşesindeki küçük masaya oturur ve cebinden çıkardığı kâğıda bir şeyler karalayıp yeniden odaya yönelir. Kâğıdı Bella’ya uzatır ve “Bu şiiri sana yazdım” der.

    Uzanıp yatıvermiş, sere serpe;

    Entarisi sıyrılmış, hafiften;

    Kolunu kaldırmış, koltuğu görünüyor;

    Bir eliyle de göğsünü tutmuş.

    içinde kötülüğü yok, biliyorum;

    Yok, benim de yok ama…

    Olmaz ki!

    Böyle de yatılmaz ki!

    Bu olay 1946 yılında, Ankara’da, Sabahattin Eyüboğlu’nun evinde geçmiştir.

    Bella Ezkenazi, 1940lı yıllarda Milli Eğitim Eski Bakanı Hasan Âli Yücel tarafından başlatılan dünya klasiklerinin Türkçeye çevrilmesi projesinde görev alan çevirmen ve gazeteci Erol Güney’in baldızı. Orhan Veli ile Erol Güney’in tanışıklığı üniversite yıllarında başlar. Arkadaşlıkları Tercüme Bürosu’nda birlikte çalışırken sıkı bir dostluğa dönüşür. Bella da o yıllarda sık sık Ankara’ya, eniştesinin yanına gelir. Orhan Veli ile Bella’nın arkadaşlıkları da bu yıllarda gelişir.

    Orhan Veli’nin hiçbir zaman açılamadığı ama birçok şiirine özne olan Bella, o yıllarda istanbul Kız Lisesi’ne gitmektedir. Yine Ankara’ya gittiği bir gün Sabahattin Eyüboğlu kardeşi Mualla Eyüboğlu’ndan, Bella’yı Hasanoğlan Köy Enstitüsü’ne götürmesini ister. Hasanoğlan’nın ortamına ve eğitimine hayran kalan Bella dönüşte Sabahattin Eyüboğlu’na; “Sabahattin Bey beni oraya hoca yapar mısınız, para da istemem. Üç dili de öğreteceğim” der. Bunun üzerine Sabahattin Eyüboğlu, Bella’yı ismail Hakkı Tonguç’la görüştürür. Bella’nın Yahudi kökenli olması nedeniyle sorumluluk alma konusunda ikileme düşen Tonguç, durumu ismet Paşa’ya ileteceğini kabul ederse eğitmenliğe başlayabileceğini söyler. ismet Paşa’nın“olur” yanıtıyla Bella, liseyi bitiremediği için eğitmen kadrosu ile değil de kütüphaneci olarak Hasanoğlan’da göreve başlar. ingilizce, Almanca ve Fransızca dil eğitmenliğinin yanında jimnastik derslerine de girer.

    Orhan Veli’nin düşesi Bella, yaklaşık üç yıl çalışır Hasanoğlan’da. Yeni müdürün gelmesiyle birlikte Yahudi kökenli olması sorun olur ve meclis gündemine kadar taşınır. 1948’de Bella Ezkenazi’nin eğitmenliği son bulur.

    Bella, Beşiktaş Belediyesi’nin B+ dergisine verdiği bir röportajında Orhan Veli için şunları söyler: “Ben Orhan’ı çok severdim. Çok takdir ederdim. Hayran olunacak çok tarafı vardı. Mesela çok güzel Fransızca biliyordu. Orhan’ın Fransızca konuştuğunu kimse duymamıştır. Bayılırdı insanların kendine hayran olmasına. Güzel de resim yapardı.”

    Şimdilerde istanbul Bebek’te yaşamını sürdüren Bella, 90 yaşında ve görme zorluğu çektiği halde hiçbir diziyi kaçırmadığını, arada kitap okuduğunu da belirtiyor röportajında. Melih Cevdet Anday, Oktay Rıfat, Sabahattin Ali, Necati Cumalı, Sabahattin-Bedri Rahmi Eyüboğlu kardeşler gibi dönemin entelektüel çevresiyle olan sıkı dostluklarını anlatıyor. Sabahattin Eyüboğlu’nun Ankara’daki evinde arkadaşlarıyla oynadığı briçten, Sabahattin Ali’nin kaçıp kaçmamaktaki kararsızlığını onunla paylaşmasına, Melih Cevdet’le Daphne du Maurier’in bir filmine birlikte gittikleri ve sonrasında bir yerde kahve içtiklerine kadar birçok anı ve belge sunuyor Bella.

    “Bu mektubun bütün cümleleri tesadüfen, B ile başladı. Belki de Bella B ile başladığı için” diyor Orhan Veli; Bella’ya yazdığı tarihsiz bir mektubunda. Mektup, Orhan Veli’nin yaşamında nelerin önemli olduğunun da bir özetidir aslında…

    Bella,

    Bir gazeteci evinde mürekkep bulunamadı. Bu yüzden mektubumu kurşun kalemle yazmak zorunda kaldım, özür dilerim. Benim hakkımda istanbul gazetesinde çıkan yazıdan dolayı yazdıklarınıza teşekkür ederim. Bununla beraber beni daha evvel yazılmış yazılardan daha iyi tanımak mümkündü. Burada, Seza geldiğinden beri, çok güzel vakit geçiriyoruz. Birkaç defa, Ralfi’ye, Lüküs Hayat operetinden parçalar söyledim. Bugün de o parçaları tekrar ettim. Benden, bilhassa bu noktayı yazmamı isteyen Seza’dır. Bu hafta Ankara’da at yarışları başlıyor. Belki de kazanırız. Benimle ortaksınız. Bir vurgun vurursak haber veririm.

    Orhan Veli

    kaynak : http://www.edebiyathaber....ran/#sthash.0h5puPXN.dpuf
    1 ...
  2. 478.
  3. şiir devrimi falan yapmamıstır . fransa' da 85 yıl önce yapılmıs olan şiir devrimini türk şiirinde taklit etmistir . bunu ayrı tutarsak büyük şairdir orhan veli . 36 yasında ölmese kim bilir daha neler yazacaktı ...
    0 ...
  4. 477.
  5. garip akımının öncüsü, yalın şiirlerin, yalın şairidir.

    " bekliyorum,
    öyle bir havada gel ki
    vazgeçmek mümkün olmasın "

    orhan veli kanık
    1 ...
  6. 476.
  7. uzanıp yatıvermiş, sere serpe;
    Entarisi sıyrılmış, hafiften;
    Kolunu kaldırmış, koltuğu görünüyor;
    Bir eliyle de göğsünü tutmuş.
    içinde kötülüğü yok, biliyorum;
    Yok, benim de yok ama…
    Olmaz ki!
    Böyle de yatılmaz ki!
    0 ...
  8. 475.
  9. inanma ceketim, inanma
    kuşların söylediklerine;
    benim mahrem-i esrarım sensin.
    inanma,
    kuşlar bu yalanı her bahar söyler
    inanma ceketim,
    inanma!

    Orhan Veli
    1 ...
  10. 474.
  11. Sima olarak bana benzeyen üstat.
    0 ...
  12. 473.
  13. gözlerim, gözlerim nerede?
    şeytan aldı, götürdü; satamadan getirdi.
    gözlerim, gözlerim nerede?

    şiirinin de sahibi olan şair. evet şiir bu. hayır, bir kısmı değil, şiirin tamamı bu. şimdi hiç yakıştı mı "istanbul'u dinliyorum" gibi bir şiirin üstüne? yine de toprağı bol, mekanı cennet olsun olsun.
    1 ...
  14. 472.
  15. Toplumun yaşadığı tüm olaylar hakkında şiir yazabilen bir şairimizdir .
    0 ...
  16. 471.
  17. 2014 doğumunun 100. Yilidir.

    Onu tanıdığımız o dar zamana tesekkurler.
    1 ...
  18. 470.
  19. Kuşçu amca!
    Bizim kuşumuz da var,
    Ağacımız da.
    Sen bize bulut ver sade
    Yüz paralık .
    0 ...
  20. 469.
  21. "Beni güzel hatırla. Sana unutulmaz geceler bıraktım, sana en yorgun sabahlar, gülüşümü, gözlerimi, sonra sesimi bıraktım."

    Orhan Veli yazmış hacı. zaten sadece orhan veli ve benzerleri yazsın böyle şeyleri. Biz kalkıp birine söylesek şunları bu zamanda ergen diye adımız çıkar allah korusun. o yüzden ben sadece okumaktan yanayım. işi bilene bırakmak gerek.
    2 ...
  22. 468.
  23. şiirleri ruhu okşayan çok iyi bir şairdir. I.yenicilerden.
    1 ...
  24. 467.
  25. Beni güzel hatırla !
    Sana unutulmaz geceler bıraktım,
    Sana en yorgun sabahlar, gülüşümü, gözlerimi,
    Sonra sesimi bıraktım …

    Orhan Veli
    1 ...
  26. 466.
  27. Sen butun akimlara karsi ciktin, gariptin sen. Ama olmadi bu iste gariplik var gitmemen gerekiyordu ustadim.
    2 ...
  28. 465.
  29. Çok erken kaybettiğimiz, şiirimizin gelişimindeki en önemli kilometre taşlarından biri, şair ama insan... halim şefik'in onun için kaleme aldığı "otopsi" şiiriyle anmak istiyorum:

    Morgda açılınca kafatası
    Doktor beyler beyin gördüler
    indirince tenkafesine neşteri
    Doktor beyler yürek gördüler
    Yürekte ne gördüler dersiniz
    Yürekte memleket gördüler
    Dünya gördüler
    Bir de dost gördüler
    Ama bu işte doktor beyler
    Doğrusu geç kaldılar
    Çok geç kaldılar
    1 ...
  30. 464.
  31. bugün itibariyle, 63. ölüm yıldönümüdür. allah nur içinde yatırsın.
    1 ...
  32. 463.
  33. Kimse duymadan ölmeliyim
    Ağzımın kenarında bir parça kan bulunmalı
    Beni tanımayanlar
    "Mutlak birini seviyordu" demeliler.
    Tanıyanlarsa "Zavallı demek,
    Çok sefalet çekti"
    Ama hakiki sebep bunlardan hiçbirisi olamamalı...
    1 ...
  34. 462.
  35. “Ben ne zaman
    Öyle durup dururken,
    Öyle damdan düşer gibi
    Açıp seni okumaya başlasam
    Anlıyorum ki
    Mahvolmuşum.”
    — Orhan Veli
    1 ...
  36. 461.
  37. istanbul'u gözümüz kapalı dinleten, mısralarımızda sesimizi duyurmadan ağlatan şair.
    2 ...
  38. 460.
  39. ne acıydı seninkisi, tıpkı bütün ölümler gibi. huzur içinde yat, bir fakir orhan veli, veli'nin oğlu. tarifsiz kederler içinde olma bu defa. iyi ki vardın. sen olmasaydın büyük ihtimalle günümüz türk şiiri olmazdı. eğer bu ülkede dört kişiden beşi şairse hep senden. bir şair gibi kederli yaşadın, bir şair gibi kederli öldün. ne garip sözcük şu keder, değil mi orhan? bak, orhan diyorum sana, sen hep genç kaldın. rakı da mı istersin? canan gelmedi mi? gelmez orhan, gelmez. canan gelmez, ben de rakı isterim. bırakalım şimdi türk şiirini falan, sen olmasaydın ben olmazdım. en azından bu ben olmazdım. sen ellerinle yonttun ruhumu, ilk sen. şiirin nasıl bir şey olduğunu senden gördüm. bu zihnimin gölgelerini sen sildin. ölmeseydin ya orhan, bu kadar erken ölmeseydin bari... canan mı? gelmez. bir de rakı şişesinde balık olsak.

    tanım: harikalar yaratmayan, bizden, sade, güzel adam. sadeliğine hayran kalır insan. ölümü tıpkı doğmak gibi doğal bulurum, ama orhan veli ölmeseydi...
    3 ...
  40. 460.
  41. başlığı sol çerçevede görünce öldü sandığım. oh be bişi yokmuş.
    0 ...
  42. 459.
  43. o'nun bir şiiri
    bilmem ki, nasıl anlatsam!
    nasıl, nasıl, size derdimi!
    bir dert ki, yürekler acısı
    bir dert ki, düşman başına.
    gönül yarası desem...
    değil!
    ekmek parası desem
    değil!
    bir dert ki
    dayanılır şey değil.
    1 ...
  44. 458.
  45. --spoiler--
    imkansız şey
    Şiir yazmak
    Aşıksan eğer;
    Ve yazmamak,
    Aylardan Nisansa.
    --spoiler--
    0 ...
  46. 457.
  47. O öldükten sonra Müşfik Kenter'in bana onun canlısını gösterdiği şairdir.
    0 ...
  48. 456.
© 2025 uludağ sözlük