(#3671449) onlar hakkında bir şey yazmaya gerek yok zaten mükemmelerler demişim.
üstelik;
1994 yılında ilk demolarını piyasaya sürdüler.1994'ten bu yana mükemmel işlerle imza attılar. hatta bu adamlar bu saatten sonra kötü bir albüm yapsalar bile eski günlerin onlara verdiği kutsallık yüzünden gözden düşmezler. evet "efsane"leşiyorlar.
ilk demolarıyla piyasaya çıktıktan sonra resmi olarak ilk albümlerini 1995 te verdiler. arkasından 1996 morningrise ile müthiş girişlerini yaptılar. ve bu albüm gerçek anlamda tartışmasız en iyi albümleridir. piyasaya 1 tanesi live olmak üzere 10 albüm sürdüler. her seferinde beğenildiler.
adını wilbur smith' in sunbird adlı romanında yer alan aydaki bir şehirden almıştır. zira şarkılarında da sunbirds-vari ifadeler bulunur. şu ana kadar rastladıklarım: black rose immortal, 10:39, "sunbirds leave their dark recess.." ve the twilight is my robe, 03:49, "the birds of the sun seperates these dark clouds.." bölümleri olmak üzere iki tanedir. bu enstanteneleri bir yana bırakırsak opeth hayatın katı gerçekliğinden yüz çevirip, dış dünyadaki insan evlatlarının yarattığı çirkin, utanmaz yozluktan kaçarak çok daha sanatsal ve afrodizyak bir karanlığa gömülmeyi yeğleyenlere the allmighty*' nin bir lütfu gibidir.
watershed ve watershed special edition dan sonra mellotron heart diye çok çok çok güzel bir şarkısı daha (ki dünyada 300 kopyası varmış yanılmıyorsam ) peydah olmuş grup.
dün gece itibarı ile watershed in tümüne ulaştığım ve bazı klavye seslerini stronghold daki fon muzigini andıran ancak en sağlam sarkıları heir apparent ve the lotus eater olan clean melodilerde yine kendini aşmış ancak daha progresiv ogeler içeren bır son albume sahip inanılmaz grup. ancak yenı gitaristin de attığı shreding sololar da ulan eskiden boylemiydi bea dedirtmiyor değil.
progressive metal camiasında sağlam bi yere sahip, ülkemizde de oldukça sevilen isveçli progressive death metal grubudur.
vokal Mikael Akerfeldt grubun beyni olup, brutal ve clean vokalleriyle coşturur.
3 şarkısı nete düştü. iyi gibi geldi. ama nedense ısınamadm diğerleri gibi.
(aslında bu iyi bişey, çünkü ghost reveries için de aynı şekilde düşünmüştüm başta, şimdi ise tapıyorum. budur)
brutal olarak *harika olan grup .akustik gitar la yaptıkları doomvari müzik beni benden alan yegane albümlerine yönelmemi sağlamıştır. (bkz: damnation)
isveç melodic death metaline yakın bir progressive metal grubu. kendilerini tekrar etmemeleri, clean vokal, brutal vokal, akustik gitar... hepsi grubun mükemmelliğine mükemmellik katıyor.
uni rock fest kapsamında 20.06.08 saat: 22.00'de wattabe festival alanı büyükçekmece istanbul'da yer alacağ biletix de belli olmuş gruptur.
sesin içinde insana dinginliği hissetirebilen gruptur, şarkı sözlerine başka dünyalar yatar.. sevilesidir, dinlenesidir. aşmıştırlar bir de hakkı yenmeesin.
Brütal ve clean vokali yarmış bir insan olan mikael akerfeldt abimle birlikte; akıcı gitarlar, akıcı melodik distortionlar ve nicesi... Evet opeth'den bahsediyorum. Blackcisi olsun, deathcisi olsun, heavycisi olsun ... dinlerken her insanın kendine birşeyler bulabileceği müziği yapmayı başarmış başarılı süper ötesi progressive metal grubu.
akustik gitarı taklit edilemeyen çalışları,müthiş brutal vokalleri,çıkardıkları mükemmel riffler,brutal den clean e geçerken hiç sarsılma hissetmemeniz,bas gitarlarını dinlerken özendirten ve son olarak ne kadar uzun olursa olsun hiçbir şarkısının baydığı görülmemiş tapılası grup
bu sene gelirlerse vizeydi finaldi dinlemeyip, donumu satma pahasına konserlerine gideceğim grup. olurda gelirler diye para biriktirten, 2 ay aç bırakan dünya üzerine inmiş en teknik gruplardan.
birmilyonyediyüzaltmışbindoksanikinci dinleyişimden sonra ghost reveries albümlerinin en profesyonel, çalması en kolay şarkıları barındırmasına rağmen en kaliteli rifflerinin bulunduğu album olduğuna karar verdim.