bu herifi tanıyıp tanımadığımı hala anlayamadım. sanki bi zirvede tanıştık gibi enseye tokat göte parmak kıvamına gelebiliyoruz sonra bir düşünüyorum lan bu o çocuk muydu yok la onun nicki başkaydı. o kadar şaşkınım ki ankara'ya gittiğimde sexton'ı bu herif sandım galiba ya da bu herifi istanbul'da sexton'la beraber goodboy'yu araya alıp objebi'ye kayarken... yine çıkamadım işin içinden.
moonlight sonata yanında olmadan kesinlikle uykuya dalamayan, sabah kalktığında da koskoca modu öperek uyandırmak yerine kafasından bereyi hunharca çekerek uyandırmayı tercih eden psikopat bir adam bu. ötesi yok.
msn de de dikkat çekmek için zırt pırt oturumunu açıp kapadığı yolunda duyumlar aldım. moonlight ı da sürekli titretiyormuş. "bu kadar sık titreşim gönderemezsin bana" cevabını aldıktan sonra öpmeye çalışmış çocuğu. beresinden.
70 sayfa makale özetlesen nolur güzelim? bildiğin manyaksın. tehlikelisin. borcun morcun yok bana tamam. uzak dur benden.
araştırıyorum. kesin sonuçlara ulaşınca gerekli bilgileri savcılığa ulaştırıcam.
kendisinin geleceğini karartan sapık zihniyeti burdan esefle kınıyorum. bu arkadaşımızın da sonuna kadar arkasında olduğumu belirtmek istiyorum. arkandayım derken... dur korkma güzelim. moderatör değilim ben.. bak titriyo ya.. yazık.. vallahi yazık.
bu zamana kadar geçirdiği olayları anlatıyor işte. yok o olmuş, böyle post-doktora işleri mi olur amına koyayım. kalkmış artistlik yapıyor. sorbonne'u elinin tersiyle ittiğini, oxford varken ne sikim var amk o taşra sorbonne'da deyu bir takım argümanlar sıralıyor. fransızcanın f'sinden anlıyorsa neyim. (uçtum, göte gidebiliriz)
yurt dışına hiç çıkmadı. paris caddesi'nde takılmasından dolayı yurtdışı üzerine kulaktan dolma bilgileri var. ahah.
ankara güruhu olarak gelmesini dört gözle beklediğimiz yazar. gel lan, zaten şaziye osman'a gaçtığından beri hepimize ankara dar gelir oldu. sen gel de neşemizi bulalım.
"yahu çok kitap okudum, merceğim genişledi" diye güya sevimlilik yaparak gözlerinin bozulmasını entelektüel seviyesiyle bağdaştırmaya uğraşan bir tanıdık.
halbuse ben biliyorum... geceleri şifreli cine 5 izlemekten bozuldu gözleri. bir ara kadının çıkardığı "rırırırım.... rırım" tarzı seslerden ne dediğini bile anlıyordu. öyle ustalaşmıştı.
+ bak şimdi: "gerçekten çok etkileyici kaslarınız var. ayh." dedi.
- harbi mi lan? adam ne diyo?
+ "heheh. ne de olsa bahçıvanım ben. çok çiçek suladım. normaldir." dedi.
- heee o zaman bahçe hortumu şu.
+ eee.... yok.
sonradan hatbörd neyin çıktı mertlik bozuldu tabi.
bfc: ee evet.. benziyosun biraz hakkaten.
oda: ben daha uzunum ama ondan.
bfc: maşallah maşallah.
ama kesinlikle bi feminenlik var. bariz. sonra da vay erkekler bana neden asılıyo, vay moonlight la neden dedikodularım çıktı, vay neden beresini yaladım çocuğun.. bilmemne..
olduğu gibi paradoks bu adam. paradoksu da paradox şeklinde yazmaktan çekinmez. artiz.
