Üniversite adı altında saçmalıklarla dolu olmasıdır.
Zira Lise muhabbetleri bitmemektedir. hocalar derste tiplere takmakta, konuşturmamakta, herhangi bir edebiyat kitabının herhangi iki sayfası arasından sınav yapmaktadır.
Bilgiden uzak bilgimsilerin, sistemde yer edinememe korkusunu da katarak "bunlar yeter bilin geçin iş edinin) mantığının ve yaklaşımın bitmemesidir.
Bu yüzden birçok öğrenci "notçul" canlıya dönüşmek zorunda kalmıştır.
Hoca not kırmasın diye üniversite 3. sınıf öğrencileri hocanın zoruyla bile iki kelime söz söylemekten acizdir.
Tüm bunları ve aklıma gelmeyen sebepleri de katarsak okul denen şey insana bilgi öğreten yer değil insanı uyutan ve robotlaştıran bir yerdir.
Ömrünün en güzel, en yaşanılası yıllarını dört duvar arasında eli çenesinde geçirmek istememek en doğal neden olabilir.
Ayrıca aldığınız 24 yıllık eğitimden sonra, okumamış herhangi birinin, maddi/manevi sizden daha mutlu ve rahat olduğunu görecek olmanın verdiği acının paha biçilemez olması.
ot gibi yaşantı, asosyal olma, monoton hayat, olmayan kız arkadaş, ikili ilişkilerde lağımda sürünme okulu çekilmez kılar.
(bkz: ölüpte haberi olmamak.)
Ilkokul, lise, universite fark etmez hepsi insanin en buyuk fizyolojik ihtiyaci olan uykuyu elinden alir insanin. Aslinda nefret etmenin en buyuk sebebi budur.
Okuldan nefret edip, gitmeyip ne yapıcan güzel kardeşim? Ailen sana bir fırsat sunmuş işte okuyabil diye ama sen boktan sebeplerle okulu sevmemek istiyorsun! Senin ciğerine tekme atarım! Kalk git okula.