okul servislerinde en arka 4lü veya 5li sırada oturan öğrencilerdir. genellikle son sınıf ve servisin en büyükleridir, aynı zamanda en büyükler içerisinde en popüler olanlardır. bir servisteki oturma planına bakarak okul içerisinde kimin ne kadar aktif olduğu anlaşılabilir. aynı zamanda arka koltuk tayfasının radyo ve kaset seçiminde de dominantlığı mevcuttur. Bazen okul dönüşlerinde bir pastanenin veya bir cafenin önünde durup yiyecek bir şeyler alınması, hava güzelse sahil yolundan dönülmesi gibi aktiviteler de hep bu arka tayfanın fikri ve isteği ile gerçekleşir. eğer ki arka tayfadan biri o gün serviste olmazsa onun boşalttığı yere başka birinin oturması mümkün değildir, arka tayfanın birbirini kollayan koruyan bir güç birliği de vardır.
sonuç itibariyle aslında demokratik bir ortamda yaşadığımız varsayılsa da servislerde gözle görülen bir saltanatlık sistemi bulunmaktadır. ama her öğrenci bir gün sultan olma şansına sahiptir.
lise yıllarında ergenligin son raddede oldugu, karizma yapabilmek için her şeyi yapabilen gençlere söylenmiş bir yalan sonucu oluşmuş ekol.
hangimiz arka koltukta oturanların daha karizmatik olduguna inanmazdık?
amınakoyim hangimiz yıllarca büyüyüp son sınıfa gelip arka koltuga oturma sevdası içinde olmazdık.
lan insan bakıyor da hakkaten ergenlik aklın olmadıgı, beynin yerini kocaman bir penisin aldıgı dönemlermiş.
servis şoförü vardı bizim.
metin abi.
lan bu kadar kafa, bu kadar taşşak bir adam gelmez daha dünyaya.
okuldan ev 1.5 saat.
arka sag koltuktan kıpırdatmıyoruz kıçı.
ön taraf kopuyor, 1.5 saat eşek gibi gülüyorlar.
biz arkada gizemli ergen, karizmatik yazar triplerindeyiz.
kızlar mızlar hep ön tarafta amınakoyim biz niye arkadayız.
açmış şoför müzigi, arka kolonlara vermiş.
bir bok da duyulmuyor.
anca noldu diyen kızlara yok bir şey demekle yetiniyoruz.
bu servislerin arka kısmında oturanların hepsi böyle.
hayatları boyunca karizmatik kalmaya mahkum tipler.
lan tamam karizmatiksin de karizmatiklik para etmiyor ki.
ön taraftaki yavşaklar ortamın dibine vurmuşlar.
enseye tokat, göte parmak pozisyonundalar.
hay ben bana yararı olmayan ekolün ta...
her zaman son sınıflara saygı geregi ve pek tabii ki zorla bıraktıgımız servisin en sote kısmıdır. lise sonda ben de ele geçirmişimdir. ancak bu kısım bizim zamanımızda hiç bir zaman "dörtlü" olamamıştır. servisteki lise son nüfusunun çoklugu nedeniyle bir arka "yedili" bazense arka "onlu" fln olmuşuzdur. pek tabii ki söylenen sarkılarla, oss stresi sayesinde cıkan kavgalarla tartısmalarla servisimize hava katmışızdır. söyledigimiz en güzel sarkı da sultana - kuşu kalkmaz olmuştur *
bu tipler çok gerizekalı olurlar sabah servise bindiğinde seni iyi bir süzerler, çok patırtı yaparlar, hep onların istediği şarkılar çalar vs... fakat bir keresinde birini servisten aşağı çekip evin önünde bir güzel dövmüştüm. ohhh...
servise en son binseler de onnarın yerleri hep hazırdır. gürültücü olurlar, çok konuşurlar, şoförle araları hep iyidir, sürekli bir espri yapma çabası hakimdir bu tiplerde. taktıkları ufak bir öğrenci de hep mevcuttur. sürekli onunla uğraşırlar. camdan kafayı uzatıp dışarıdakilere bağırma, küfür etme, yabancı madde atma huylarına sahiptirler. hiç yoktan zararlıdırlar, genelde çekilmez tiplerdir.
pısırık adamların cam dibinde takılmaları ya da serviste bile ders çalışmaya çalışmaları düşünüldüğünde, bu elemanlar gerçek ekol sayıabilir. bir kurt cobain, bir paul mccartney'dir bunlar serviste. hayatın her evresin de varolan, karşı cinsin dikkatini çekme hissiyatı daha bizler cücükken bile etkisini göstermiştir. burda popülarite kişinin kendisinde değil, koltuğun en arkada oluşundan kaynaklıdır. oraya oturan kız olsun, erkek olsun fark etmez. bir anda kral/kraliçe ilanı gibi bir hava döner ortada. herkes arkasına bakarak onla konuşmaya çalışır, muhabbetin seyr-ü seferini arkadan o belirler, camdan gelene gidene laf atar vs vs. kısaca güzergah boyunca serviste imparatore siz olmuşsunuzdur.