bugün

bu havada kafasına bere takan insan olsa olsa banyo yapmamıştır, saçının biri sedayı biri gülbeni gösteriyordur. çok çirkin ama böyle bi çirkin pis karizması var lan herifin...

öff patates kızartması koktu yazacağımı şaştım sözlük idare...
an itibariyle çarkıfelek'teki tiri tipiyle karizmayı tavan yaptırmıştır. ayrıca medya kralı'nda bilmem kaç zamanındaki anıları dünmüş gibi anlatıp hafızasıyla mest etmiştir, saygıyla selamlarım.
bu akşam mehmet ali erbil'in star tv'de yayınlanacak çarkıfel programına konuk olarak katılacaktır...
ukala falandır ama iyi adamdır kendisi.
çarkıfelekte ne yaptıgını cidden merak etmekteyim. içinden ne bok yapıyorum ben burda hadi bitse de gitsek dediginden adım gibi eminim.

ciddi manada çok merak ediyorum çarkıfelek gibi bir programa çıkmaya nasıl ikna oldu.
sanırsam mehmet ali erbili programa çağırmış, o da sen benim programa gelirsen ben de senin programına gelirim dediği için çarkıfelekte olan kişidir.
seda sayanla gülben ergen gibi 2 metrelik kadınların arasında boyu sırıtmıyor değil hani.
kısa olmak zor iş.*
çarkıfelek programında gayet eğreti duran insan evladı, hayır yani konuk olmak mı yakışmadı n'oldu bilemedim şimdi.
çarkıfelekteki varlığıyla şaşırtan süper kişilik.
çarkıfelek programının konuklarından biri. gülüyor, gülüyor, gülüyor... kendi bile inanamıyor belki.

o değilde; çarkıfelek te canlı yayına bağlanan teyze ile medya kralı nda sigarayla ilgili vtr leri seslendiren teyze aynı olabilir mi ki?
iki kere ikinin dört oldugunu ama iki kere ikinin dört olmasının üstünde de bişeyler oldugunu hissettiren adam. gün geçtikce asiliği gidiyor ama asiliğinin gitmesini istemiyorum. ondaki öfkeyi yerinde ve tutumlu buluyorum.
geçen bi yerde otururken gazetecilere el işareti yapmış bu caps yok.
dalga geçtiği tüm bir hafta çıktığı yayınlarda kendisini komik düşürmüş yılmaz morgül'den bu geceki çarkıfelek'te o beresiyle, mehmet ali erbil'in seda sayan'ın arasında kaldığı görünüm ile daha komikti lan.
tesadüf eseri çarkıfelek programında gördüm çok şaşırdım. hemen durdum az baktım ne iş diye. yalnız öyle bir programda o kadar kötü sırıtıyor ki insan acıyor. ama kıyafetin iyiydi, yakışmış bere, ceket. bu tarz yakışıyor, karizman hala bozulmadı tamam da ne işin vardı orada okan. olsun böyle kaliten daha çok çıktı ortaya. zaten çok izlemedim, utancıma kapadım televizyonu. gözüme daha başka bir yakışıklı geldin o ayrı.
Boyu çok,çok,çok kısa olan adam. sürekli olarak botla gezmesini diliyorum kendisinin.
son zamanlarda o da reyting kokan programlar yapıyo hele önceki gün çarkıfelekte gördüm şaşırdım yakışmıştı sunsa daha iyi olur.
yakın zamana kadar arazi aracıyla şehir içinde gezen şimdilerde ise deri ceketlerle dolanan, küresel ısınmadan ve çevrecilikten dem vuran sözümona çevreci televizyon kişisi.
ikiyüzlüdür.
şöyle ki; sade vatandaş'ta elif şafak'ı ağırlamış, disko kralı'nda elif şafak'la dalga geçmiştir.
acun ılıcalı'ya programında sürekli reklam yapıyor diyip, programında sürekli fiesta'yı gözüme sokmaktadır.
genç nesillere kötü örnek teşkil ettiği aşikâr olan kişi. gecenin bu vaktinde bu tür programlar yapması hiç hoş değil. yavrularımızı televizyondan uzak tutmamız gerekiyor program yaptığı saatlerde.
eskiden tanıdığım okan bu değildi, eskiden bayıldığım, hayran olduğum okan bu değildi.

çok değil geçen sene senin çağdaş yaşamı destekleme derneği nin kurucusu türkan saylan ın vefatı için kokulu öpücük gönderip ve kutlayan kıza haklı olarak gösterdiğin isyanın, televizyon denen şeytan kutusu içinde akıllı konuşan bir insan görebilmenin mutluluğuydu, yüreğimin bir nebze olsun rahatlamasıydı. ikoncanların toplum içinde yarattığı boşluğu, saçmalıkları gösteren, hiç bir halta yaramadan giydiği kıyafetlerle var olan insanlara tepki gösteren okan nerede şimdi(?) ya fox tv'nin magazin rezilliklerini gösterip salak yerine konulduğumuzu bas bas bağıran okan. hiç olmazsa televizyonda böyle konuşan birinin olmasıydı benim mutluluğum. eskiden ne iyiydin be okan! herkes tepki gösterse de söylerdin, hani toplumun karmaşısını gösterirdin. sen olmasaydın belki şu an televizyonlarda en manyağın manyağı işler izleyecektik.

şimdi çok üzülüyorum sana. o içinde yer alan sıkıntıları görüyorum. istemediğin bir dünya televizyon ve sen onun içindesin. deli oluyorsun biliyorum. yaşanan saçmalıklara, maymunluklara... önce kendi yaptığın maymunluklara çok kızıyorsun, çaresizliğin fışkırıyor gözlerinden. bunu görüyorum kaç senedir gördüğüm gibi. ama şimdi sen çok değiştin okan. bir sene çok değil, bir sene seni ne kadar değiştirmiş. diğer bölümler saçmasapan geyik konuşmalar, saçma sorulardı. hani her televizyon işinde olduğu gibi. ama sen bunu söylerdin, televizyon saçmalıklarını... medya arkasıydı en güzeli, en mantıklısı. şimdi bozuldu medya arkasının amacı, hiç bir mesaj, karmaşıklıklar, kendi kültüründen uzaklaşmış insan manzaraları ile verilmiş dersler yok. pat bakalım diyorsun pat bitiyor kimse birşey anlamadan, sadece anıra anıra gülmeler oluyor o kadar. bu değildi eski okan, o medya arkalarında herkes susar sen konuşurdun, düşündürürdün. iyi laf yapardı ağzın dinlerdim. doğruları söylerdin, iyi bir ülke için çok laf ederdin, uğraşırdın. hatta beynim gitsin artık, benim beynimde onlar gibi olsun derdin. ama şimdi yok o okan.

böyle şeyler dediğime bakma çok severim seni. eskisi gibi olmasada senin hala değişmediğini, ruhunun hala aynı olduğunu biliyorum. mecburi bir değişiklik bu farkındayım. bu tavrın yüzünden başına gelen şeyler için çok yorulmuş olabilirsin. ama eski okan'ı görmek istiyorum ben. asabi, mutsuz, huzursuz, diğerleri gibi olmayan okanı...

son not: böyle daha çok deliliyorsun farkında mısın? geçen sene daha aklı başında, sinirli birazda alaylı dalga geçerdin. ama daha düzgündü sanki ruhun. şimdi daha fazla deliliyorsun okan, kaç kurtar kendini bu televizyon işinden okan. bir şey yapamadıkça daha çok deliliyorsun. hissediyorum o memnuniyetsizliğini, sıkıntını; yüzüne sözlerine vurmuş sen deliliyorsun okan.*
zeki anarşist. saçı kısa ve sakalsız hali iyi değildir. farkında ki yıllardır robinson modunda takılıyor.
bu yaşta bir adamın kendini nasıl böyle bir hale soktuğunu ve davranışlarındaki yaş-olgunluk dengesindeki uzaklığı görememesine şaşıyorum.

şimdi para için yapıyor desen ona bile değmez.
iflah olmaz sigara triyakisi. bacalı sanayi...yazık...
programının yapımcıları bizi de kendileri gibi müstakil villalarda yaşıyoruz sanmaktadır.
acilen programdaki orkestranın işine son verilmelidir. tam programı izlerken birden bir bok var sanki yüksek sesle hayvancasına bateri - elektro gitar çalmaya başlarlar.
programı elde kumanda sürekli ses ayarı yaparak izlemek gerekir.
bu şikayetin muhatabı okan bayülgen dir. ilgilenmesi önemle rica olunur.
bu haftaki programında hiç anlamadıgı ve sevmedigi bir konuyu futbolu konuşan ve konuşturan adam. okan bayülgen'i izlerken ilk defa bu kadar sıkıldım. hem konuyu bilmiyor hem de abuk sabuk sorularla biliyormuş gibi yapmaya çalışıyor. zaten oraya futbol spikeri diye oturtulan şahsıda hayatımda bir kaç kez görmüşümdür, futbol'un başka bir yüzünden bakan ve yorumlayan birine benziyor.