bugün

tutarsızlığın vücut bulmuş hali. ayrıca kısa boylu, kıllı ve çirkin.
Zeki, yetenekli fakat ukala ve üstüne vazife olmayan yanlış yorumlar yapan ve kendisiyle çelişen adam.
arada bir saçlarını yıkaması gereken insan, şovmen.gerçekten rezalet hayır bu adamın karısıda var garip yani.
Güzel Türkiye 'mizin sen buraya fazlasın deyip Amerikalarda okuttuğu kişi. Bazen ukalalıkları olsa da çoğu zaman zekasıyla kendisine hayran olduğum kişidir. Sadece gırgır şamata değil devlet sorunlarına da mümkün oldukça yakın olmuştur. Misal Sade Vatandaş programıyla halkın sorunlarını da ele almıştır.
zekasını iyi kullanabilen biri. insanları aşağılayarak dahi izleyici kitlesi bulabiliyorsa bence takdir edilmesi gerekir. ayrıca kanalizasyon filminde de iyi bir performans sergilemiştir.
başkalarının başarılarını hazmedemeyen bir insandır ki buyüzden bakıyoruz dur napıyosun ya gibi saçma sapan ifadeleri kullanıp başka insanlar üzerinden reyting sahibi olmaya çalışır. çok biliyosan doğrusunu sen göster milleti eliştirmekle bitmiyo herşey
Neden Okan Bayülgen?
Ayşe Arman'ın, Defne Samyeli'nin eski kocası Eren Talu ile yaptığı röportaj ve sonrasında konuşanlardan geriye bir tek şey kalacak; Nasıl Okan Bayülgen olunur? Malum Talu beyefendi, karısının kendisini kiminle aldattığını, ne zaman nasıl seviştiklerini isim vererek açıklamıştı. Belli ki olay ertesi gün bütün gazetelerin birinci sayfalarına taşınacaktı. (Ki öyle de oldu.) Rastlantıya bakın, aynı gece Okan Bayülgen'in canlı yayındaki konuğu Defne Samyeli idi. Herkes ekranlara yapıştı doğal olarak. Top Okan'ın ayağına gelmişti, dokunsa gol olacak "Kocanın bu açıklamaları için ne diyorsun" dese, ertesi gün gazete manşetlerinde ikisi de... Ama konuyu hiç açmadı Okan. Defne'nin iş yaşamından bahsetti sadece. Başlıktaki sorunun yanıtı işte bu tavrıydı. Ve galiba yıllardır o, bu yüzden Okan Bayülgen.

TAKViM - ARDA USKAN

şahsi görüş: okan bayülgen'in defne samyeli'ye kocasının o gün vermiş olduğu röportajla ilgili sorular sormamasını eleştirenlerin ortak amacı gazetede yer alan abuklukları programına taşımamasından mı acaba? şöyle düşünelim ya da eğer okan bayülgen defne samyeli'nin kocasının, o herkesi iğrendiren röportajında ki gibi kimle nerede ne zaman seviştiniz, kocanızla yatak problemleriniz mi var türünde sorular sorsaydı, bunun üzerine defne samyeli ağlayarak programı terketseydi çok merak ediyorum şimdi okan'ı soru sormadı diye eleştirenler gaddar, reyting için bu yapılır mı, bu nasıl vicdan diye eleştirmezler miydi? ayşe arman o röportajında gazetecilik görevini yapmış, bu onun işi. fakat okan bir televizyon programı yapıyor ve kaç senedir bu tür magazinsel olaylara hiç girmiyor, kimsenin özel hayatında müdehale etmiyor. magazinsel salaklıklardan nefret eden bir adamın bu soruyu sorması abes kaçmaz mıydı? ayrıca eren talu'nun röportaj verdiği gün tesadüfen defne samyeli'nin okan'ın programına çıkmasına bile reyting için demişler, fakat o konuklar haftalar öncesinden belirleniyor. tam o gün eren talu röportaj vermiş hemen defne samyeli'yi çağıralım diye birşey söz konusu olamaz! sonuç olarak okan bayülgen bir kez daha farkını ortaya koydu.
sadece seslendirmen olsa ya, biraz itici.
bağara çağıra program yapan konuklarıyla ta.ak gecen itici bir tip.
uzun zamandır magazinden uzak kaldığı için özlemiş magazinde yer almayı.

http://magazinoteli.com/news.php?n_id=33012

okanım, o kadar samimiyetsizsin ki, artık çocuk bile biliyor senin magazin için, magazin programları için yanıp tutuşduğunu. uzun süredir medya sitelerine haber olmadığın, manşetlere taşınmadğın için bu hareketleri yaptığını ve bu yaptığını "magazinden nefret ediyorum" başlığı altında yutturmaya çalışdığını her kes anlıyor. ve seni en iyi tanıyan, yaptığın bir jestden bile ne dmek istediğini anlayan, 10 yılı aşkındır seni izleyen birisi olarak ben gülüyorum senin şu anki durumunu izlerken ve üzülüyorum hakikaten. yemiyor, okanım, maalesef kimse yemiyor. ve hatta biliyorum son dönemde magazin programları azaldığı için az da olsa üzüldüğünü de biliyorum. iyi programcısın ama bu yapmacık "başkaldırılar", "popüler kültürle dalga geçmeler" çok yapmacık be okanım. senin bir çok eleştirinde haklı olduğunu da biliyorum, ama son hareketini de manşetlere çıkmak ve gece geç saatlerde bu haberleri okuyup kıs-kıs güldüğünü de biliyorum. saçmalıyorsun be okanım.
seviyesin gösteren kişi. bu şahıs ekşi de değil, inci de yazar bence.
http://cadde.milliyet.com...rDetay/1258468/bu-ne-ofke-
Ünlü şovmen, seviyesiz hareketleriyle ünlü ama onu böyle sevdiğim, radikal fikir ve duruşuyla insanları sonuna kadar iyi veya köyü etkileyen, medyayı her fırsatta eleştiren, nihilist tavırlarıyla dikkat çeken, her şeye muhalefet insan. ayrıca her zaman düşüncelerime şekil vermemde bana yardımcı olmuştur.
sözlük entelijansiyasının, güya sevmediği her fırsatta gömmeye uğraştığı şovmen. bu nasıl bir antipatiyse, yemiyorlar içmiyorlar, her hafta kaçırmadan takip ediyorlar, sonra efenim yok ben sevmiyorum, yok şöyle yok böyle. bu adam hakkında nacizane kendi fikrim ise; sırf mektebi sultanili olması bile, saygı duymaya yeter zat.
Sivri diline ve zekasına hayran olduğum insandır. Düşüncelerinide destekliyorum.
biraz önce programında bir şeyler yapan bir dakikalığına gördüğüm "finlandıyalı misalı uzun saçlı sarışın eleman kimdi ulan?" diye sormak istediğim...

edit: adı zeki enes akkan imiş, other'a teşekkürleri borç bilirim.
iki ucu boklu ŞEY diyip.. ayıp olan değnek deildi demiştir.

asıl sorun sonradan bunu bilerek yaptım demesidir... yaptın bari arkasında dur...

(bkz: sıçıp sıvamak)
adam ne yapsa olay oluyor.
ödümü kopartan adamdır. bi gün televizyonu bırakırsa diye yüreğim hopluyor.
o yaptığı programları bıraktığı gün, ben de gidip televizyonu çöpe atarım, bu adam hep yaşasın ya. bu adam her neslin görmesi gereken bir adam. duruşu ve görüşleriyle, insanların biraz olsun düşünmesine yardımcı olan adam. ayrıca da komik arkadaşım, bu adamın tespitleri, taklitleri, beyazdan da komik, mehmet ali erbilden de komik, ata demirer, cem yılmaz vs den de komik. çünkü işin içinde yeteneğinin yanında samimiyeti var. seviyorum bu insanı ben. yorumlarda bulunduğu konular üzerine düşünüyorum bazen, doğru konuşuyor bu adam. derdi var, dertleri var, bunları çok güzel bir şekilde, kılıktan kılığa girmeden, lafı dolandırıp durmadan insanlara aktarmayı başarıyor. sonra bakıyoruz ki aslında okan'ın derdi, hepimizin derdiymiş. hepimizin yaşadığı sorunlarmış bunlar.
ayrıca da insanların çoğu onu kaba bulsa da halt etmiş onlar, bu adam kadar kibarını da görmedim, gerçekten centilmen ve oldukça düşünceli birisi. üstüne bide -o halt edenlerin yine görmediği bi şekilde- utangaç.
yalnız niye bu kadar övdüm bilmiyorum, içimden geldi resmen. baba bi tarafı var bu adamın. evet evet bi paragraftır anlatmaya çalıştığım şey bu. istanbul'un babası olmasından bahsetmiyorum başka bi tarafınızdan anlamayın. bu adamın karşısındakine karşı çok baba tavırları var, koruyucu bi tarafı mevcut.

ama bişey dicem, oyunculukla ilgili konuşurken sürekli "akademik eğitim bitane, akademik eğitim çok önemli, akademik eğitim şart" gibi cümleler kurması benim şevkimi kırmakta. dışardan da kendini çok güzel yetiştirdiğin takdirde akademik eğitim almış birçok insandan daha iyi işler çıkarabileceğine inanıyorum ve çok insan tanıyorum konservatuar mezunu ama oyunculuk adına hiçbir yeteneği bulunmayan. bu yüzden akademik eğitim alma şansına erişememiş ama ucundan kıyısından yetenekli olup kendini geliştirmek isteyen gençlerin şevkini kırmayıversin. sanki onları dışlar gibi bir havası var. bir oyuncuyla konuşurken ilk sorduğu şey veya vurguladığı şey bu oluyor. "şöle şöle bi konu var, sen de akademik eğitim aldın anlarsın.." gibi mesela. her neyse işte sonuç olarak;

seviyorum lan. bitanem.

edit: bunu yazdıktan bir gün sonra mehmet ali erbil'le çarkıfelek programına katılmış olması, kendisi hakkındaki görüşlerimi değiştirmemiştir. bırak çarkıfelek'e katılmayı kalkıp seda sayanla sabah programı sunsa yine severim, yine taparım.
bide şu dana gibi yazıyı sonuna kadar okuyup artı-eksi oy veren herkese de teşekkürler.. insanın gözü korkar ondan dedim. haaa bak sadece son kısımdaki "seviyorum lan bitanem" yazısını okuyup da oy verdiysen allah seni bildiği gibi yapsın, daha da bişey demem, öptüm bye.
Burnu havada gezen biridir. Her ne kadar televizyon izlemeyin, televizyon gereksizdir dese de televizyon programı yapan kişidir. Ses tonu mükemmeldir. Seslendirdiği filmlerde oldukça başarılıdır. Kızının adı istanbuldur.
consume obey die isimli bir şarkı yazıp tüketim toplumuna dönük ironik ve eleştirel video klipler yayınlayarak hakim yaşam kültürüne karşı olduğunu idddia ediyor, ardından programında küçük burjuva alışkanlıklarının kent hayatı için hayati öneme sahip olduğunu söylüyor. o zaman şöyle diyelim; okan ben bişey buldum: same shit different asshole
star'da deri ceketiyle arz-ı endam etmekte. ya vatka var, ya da omuz nakli yaptırmış.
yaşlanmıştır. daha genç hali için;

http://www.vidivodo.com/6...1/guntekin-sen-ciddimisin
kendisini karizma ve bilge sanan yer elması ve ukala dümbeleği.
canım ülkemdeki en gereksiz yaşam formlarındandır.
şuan çarkıfelek adlı yarışmada seda sayan ve gülben ergenin ortasında yarışan kişi.*