bütün gün sözlükte zaten, gammaz desen gammaz, yazar desen uf ne biçim cillop gibi, görev aşkı desen o biçim, sözlük desen onun ikinci yuvası. gel de bu adamı moderasyona dahil etme. büyük eksiklik. göreve gelirse anlayacaksınız.
fairy tale'lerimin bas okuyucusudur. hani bazen dalarsınız hayal aleminize, yasarsınız hayatınızı orada, sonra geri donmek kalırsınız gerceklige. gercekteki masaldır objebi, masalı gorendir, inanandır.
hani olur da bir gün, daralırsa her seyden, gelip büyülere bulasacagımdır.
metod basit: burun bük, göz kırp, sacı cek, bu kadar.*
uğruna bu nadide 1000. entrymi feda ettiğim, yanaklarından öptüğüm, kendini huzur denen olguyu bulma yoluna feda etmiş, öyle ki;huzuru skoda'nın sellektör sesinde bile aramış yazar kişisi, dost.ha bir de;
nereden anlatsam nasıl tarif etsem bilemedim tabu diyaloglarına en iyisi hiç girmemek. güleç yüzlü bir insan revengeyle aralarında bir kan bağı olduğundan şüphe ettim ama soramadım. bir dahaki zirvelerde görüşmek üzere.
çüksüz dostum. Kış ola bağlana yollarin dostum dostum dostum. Dostum dostum Dostum gelsene caney.
--spoiler--
* sünnet olurken bile ağlamadım ben. kesilmişti sadece. koparılıp alınmamıştı kalbim gibi. şimdi hatırladıkça ağlıyor, ağladıkça hatırlıyorum. ama hala anlamıyorum.. (bkz: #4244482)
--spoiler--
aşk-ihtiras-seks hepsi bu filmde. ama çük yok. ühühü. yok.
minicik bir burnu vardır halbuki. karadeniz erkeğiymiş oysa. ona rağmen kücücük. ama o sızısı öyle büyük gelirmiş ki bazen...
ne cıkan ortak özellikleri saymakta gecirmezmiş sızısını. ne de harry potter'a tinkerbell'i ayarlama girişimleri. en sonunda careyi bir masal perisine gidip, sızımsı büyüsü yaptırmakta bulmuş. "göz kırp, dudak bük, sacını cek" üçlemesinden olusan büyü biraz ters tepmiş sızı gecmiş, bu sefer grip baslamış.*
sonra pes etmiş. en basit, ama belki de en zor yolu denemiş. "hani insan sadece sarılarak anlatırda aldatır ya dertlerini masumlugun sıcaklıgıyla..." sarılmak istemiş sadece.
en çok oylama yapanlar istatistiğinde birinci olmuş. peh. bakmadan oyluyordur kesin. cingöz. iflahını keserim senin. cin olmadan adam mı çarpmaya çalışıyon lan?
eheh. kopyalarken oylama sonrası çıkan bi dakka yazısını da seçmişim farkında olmadan.
her neyse. diyeceğim şu ki:
her kim ki gusl alırken etmiyorsa niyet, işte odur ebedi gezecek cenabet.
not: aslında söz konusu entry için beğenilerimi sunan bir entry yazacaktım buraya ama konu objebi olunca kendiliğinden gelişti her şey. benim suçum seni tanımak.
basenlerine dikkat etmesi gereken yavrum, bebeğim, minnoşum. minnoş lafıma bakıp da aldanmayın ey insanlar! boy pos maşallah yani. oğlum olsa alıcam o denli. tü tü tü tü yavrum benim allah nazardan saklasın, bayramda bol bol el öpsün bi de hat parası toplasın. **
msni açıyorum.
bekliyorum, bekliyorum, bekliyorum.
bir gariplik var, bir eksiklik.
"lan?!" yahut "lön?!"
yok.
vallahi de yok. eksik bir şey mi var hayatımda dırıdırırım şarkısı çalarken fonda,
soruyorum sana: "neredesin firuze?"
