nişantaşı semtinin popüler kültürümüzde konuşlandığı hali ile yaşantımıza dahil oluşu; "sultan abdülmecid" devrine rastlar. o dönemler; "şehremaneti" denen belediyecilik kavramının geliştirilmesi nihayeti ile; padişah çocuk ve torunlarının yanısıra; halktan çocuklar da, sünnet edilmeye başlanmıştır. bugün ki haline yakın şekilde, ogün de, "sünnet" hadisesi erkekliğe ilk adımın atılışını simgelediğinden; kutlamalar ile karşılanırmış. işte bu türden, geniş çapta kutlamalara mekan aranırken; o dönem şimdi ki gibi yerleşim yeri olmayan, nişantaşı arazisi bulunur ve burada karar kılınır. sonrasında sürekli farklılaşan istanbul popülasyonunun, özellikle; eski devirlerin istanbul yerlilerinin, ikamet etmeye başladığı bir semt olma hüviyetine kavuşur.
parası olmayan için kavanoz içinde 1 kilosu 1000 tl olan baldır. uzaktan bakarsın o kadar, sürekli nişantaşı'nda takılman için cemiyetinsanı olman gerekir..
zenginlerin kurtarılmış bölgesidir. ama sıkıcı bir yerdir. gezmekten hiç zevk almazsınız hatta sinirden patlarsınız. her şey ateş pahası olduğu ve cafelerde oturamayacağınız için * insanın morali bozulur.
tikican insanların ve avrupa yakasının semti.magazalarından üste giyilebilecek adam akıllı birşey bulmak imkansızdır.istiklal gibi cins cins çeşit çeşit insana rastlamak pek bir mümkündür.
en dipte bulunan bir evin bile aylık kirasının bin ytl civarında olma olasılığı olan şişli'ye bağlı semttir. genelde moda ikoncanlarını burada görebilirsiniz. yürürken "aaa oğlum gördün mü kim geçti" muhabbetini yapabilirsiniz. ayrıca hem amerikan hastanesi hem de teşvikiye camisi burda bulunur. yani bir ünlü önce bu hastaneye gelir, eğer kurtulamazsa da ordan direk teşvikiye caminde namaza gider. ayrıca cem yılmaz'ın espirilerinde anlattığı gibidir bu cenazeler.
son olarak diyebilirimki açılan city's nişantaşı ile bok gibi olan trafik iyice bok olmuştur. günün nerdeyse 24 saati trafik kapalıdır.
Bakkala gitmek için evden çıktığımda bile kendime özen göstermek zorunda kaldığım, insanların içini bilmem ama dışı çok güzel insanlara sahip istanbulun göz bebeği semt. Ayrıca muhtemelen kağıthane adlı başlığa girdiğim entry kötülenecek. Nişantaşını övüyorsun,kağıthaneye bok atıyorsun dencek ama allah için ikisi birmi lan.