adı nev'i şeklinde yazılan dîvan şairi. divan edebiyatının, eski ihtişamını kaybetmeye başladığı dönemde yaşamış ve insanların sadece eski şairleri önemsediğini görünce şu beyiti yazmıştır:
geldimse ne var ben şuarâ bezmine* âhir,
adet budur âhirde gelir bezme ekâbir*
üslubu, bakış açısı diğer divan şairlerinden çok başkadır. türkçe arapça ve farsçayı çok iyi kullanmış, sanatına inanmış, tasavvuf ehli, beğenilme kaygısı taşımayan, aşıkane bir alimdir. devadır hem.
“Âb-ı revân içinde güher görmek istersen
Nev’î sözünde ma’nî-i cevher-feşânı gör”
kanuni,2.selim,3.murad,3.mehmed devrini görmüştür.
adıl adı:yahya
doğum yeri:tekirdağ içindeki malkara
babası halveti tarikatından
sahn-ı seman medresesinde dersler görmüş
hocaları:
aheveny;
-karamanizade mehmed
-karamanizade ahmed
karamanizade mehmed in asistanı olarak edirneye gider.mülazım olarak.
medresede 20 yıl müderrislikten sonra bağdat a kadı olur.
3.murad onu öğretmen olarak saraya alır.5 yıl görev yapar.sarayda saygı görür.
manzum eserleri:
-divan:559 gazel / 58 kaside
-tercüme-i hadis erbain
-hasb-i hal: 800 beyitlik mesnevi / tasavvufi konu
edebi kişiliği:
-ilim sahibi,faziletli,tasavvufi mizaçlı,mütevazı,hoş görülü
-uzun yıllar medrese hayatının içinde olması şiir anlayışını da etkilemiştir.aşk konulu şiirlerinin yanı sra didaktik şiirler de ele almıştır.
-aşk anlayışı mecazi aşk.tasavvufi terimler kullanılmış ancak bu kullanım terim olarak kalmış.
-usta şair.zengin edebi malzeme söz sanatlarını maharetli bir ustalıkla kullanır.
sık sık telmih,başkası tarafından kolayca söylenemeyen mazmunları bir çırpıda söyler.
-divanında teşhis,teşbih,kinaye,telmih,hüsn-i ta'lil
-deyim+atasözü
-üslup olarak yeni arayışlar içerisine girdiği için taklitçilikten sakınıp kendine has bir tarz oluşturmaya çalışmış.