Sevgilisi olanların, uzun süreli ilişkisi olanların halini görünce acıyorum birçok konuda.
Ne ihanetleri, ne yalan dolanları, ne oyunları, ne entrikaları yutuyor, görmezden geliyorlar.
Ben yanlışı hayatta görmezden gelmem ve yalanı affetmem
Eğer biraz yalaka olsaydım, herşeyi yutsaydım, karının kızın peşinde kölelik, fedailik yapsaydım
Bende yaranırdım birçoğuna. Benden iyisi olmazsı.
Bundan iki sene öncesine kadar bu soruyla kafayı yemek üzereyken kendi kendime şunu söyledim. " Seni sevecek birilerini beklemekten vazgeç. O kişi varsa zaten çıkacak karşına belki hemen şimdi belki 5 belki 10 yıl sonra. Karşına birileri çıkmadan aptal beklentilere girme. Beklentilerin senin istediklerin ama karşına çıkan kimse senin istediğin gibi olmayacak. Karşına çıkan insanı olduğu gibi kusurlarıyla eksikleriyle sevebiliyorsan aşık olmuşsundur".
Sonra karşıma çıkan ilk insana bir fırsat verdim. Yıllarca hayalini kurduğum profilden biraz farklı birisine. Onu tanıdım, düşündüm kusurlarının olması onu daha kötü biri yapmıyordu. Onu daha insan yapıyordu. O da incinmiş ve yorulmuştu. Birbirimizin yaralarını sardık, sabrettik, alıştık, hoşgördük, iyileştik. Kusurlarımızı daha olumlu yönlere çekerek negatif yönlerimize pozitif bakabilmeyi başardık. Dolu dolu iki sene geçirdik. 1000 sene de geçirsek 1 saniye daha isteyeceğim.
Neden sevgilim yok demeyin, nerde hata yapıyorum diyin. Sorun hep çevredenmiş gibi görünüyor olsa da aslında aldığımız kesin kararların bir sonucu olarak yalnızlığı yaşadık.
Çünkü yapmacık değilim, boş çene yapan birisi değilim ukela ve kendini beğenmiş biri değilim ruhumda piçlik yatmaz bu özelliklerim olduğu için sevgilim yok. Bir kızı severim ona açılamam çünkü utanırım dilim bağlanır ben böyleyim işte maalesef...