salt iyi erkek ya da salt kötü erkek diye bir tabir olmadığı için iyileriyle de tanışamamış oluyorsunuz.ya da diğer bir anlatımla her erkek te illa bir kusur bulduğunuz için hepsini kötü sanıyorsunuz.
Açık açık yazıyorum:
Çünkü çekiniyorsunuz.
Çünkü bizde çekiniyoruz.
Siz bizden, bizde sizden bir tanışma cümlesi bekliyoruz.
Arkadaş günde 20 kere aynı olaya rastlıyorum, hayır fark ettirmeden kesmeye çalışmak yerine gelip açılsanız kabul.
Ama bu durumda kaybedersiniz gençler benden demesi.
Siz merhaba demedikçe karşı taraf benim gibi inatçı veya hafif tanışma problemliyse hiç demez merhabayı.
düşük kız olarak görünmek istemiyorsunuz. bu sebeple kendinizi ağırdan satıyorsunuz. iyi erkekte girişken olmuyor zaten. sen ağırdan mı satıyorsun, almıyım teşekkürler deyip aradan çekiliyor. "kızlar nelere dikkat eder, neleri sever, nasıl davranırsam gözlerine girerim, nasıl davranırsam güçlü/sevecen/vicdanlı/sadık görünürüm hesabı yapan erkekler de iki gün sonra "piç erkek" tabir edilen yüzlerini gösteriyor zaten. hadi hayırlı işler bol...
iyi erkek azınlıkta olduğu için tanışma olasılığı da düşük oluyor tabi. feminist değilim ama erkek sıkışınca çok şey yapar. bir kere yalan söyler. işte bu zaten en önemli etkendir bunu düşünmemde. erkekler karakter olarak kadınlara göre daha zayıftır ve zaafları boldur. bu yüzden azdır iyi erkek etrafta. herkes erkek olabilir ama adam olamaz.
bir dönem gece oturup gündüz uyurken arkadaşım bir tez ortaya atmıştı.
"sen dışarı çıktığında onlar eve giriyor olabilirler mi kanka? bence ondan görmüyorlar seni."
çok gülmüştüm ama haklılık payı vardı tabi.
aşkı uzaklarda aradığınız için, aklınız başınıza geldiğinde yakınınızı görmüyorsunuz.
kardeş payından bir replik ; uzaklara daldığınızda yakınınızı göremezsiniz.
