Memlekette en çok zammı yapmış, en çok fabrika açmış, çivi bile üretilemez denirken motor fabrikası açmış, Alman deutz firmasında leopar tankları geliştirmede baş mühendislik yapmış, bu başarılardan elde ettiği gelirlerle kıskananların diline doladığı, d-8 lerle lider Türkiyeyi kuran, hakkında bir şey bilmeden yorum yapılan güzide şahsiyet...
dün uğur dündar'a konuşurken laf arasında en üst seviyede gizliliğe sahip bir belgeyi açıklayıveren siyasetçi.
1996 yılına ait olan belgeye göre erbakan'ın d-8 açılımını amerika birleşik devletleri "düşmanca" olarak nitelendirdi ve engellemek için türk ordusunu bir takım yaptırımlarla dönemin hükümetiyle karşı karşıya getirdi.
"bu belgeyi o dönemde ele geçirmiş olsaydınız ne yapardınız?" şeklindeki soruya "bu belgeyi askerin önüne koyar, buna karşı hazırlıklı olun, dikkatli olun" derdik yanıtını vermiştir.
şu sırralar iyice yanlış yapan insan.uğur dündar gibi bir adamın haber programına sırf seçim hevesiyle çıkıp ta 28 subat sırları vermesi çok manidar. etme hoca yapma hoca sana sövenlere koz verme hoca.
siyasi yasağı kalkan fakat kuşu çoktan ölmüş olan siyasetçidir. bundan sonra iktidara gelmesi zordur.
edit: ironi yapılmak istenmiş fakat anlaşılamamıştır, kuş derken otorite'den bahsedilmektedir ki kendisi bu saygınlığını, partisinin de oy oranlarından anlaşılacağı üzere, kaybetmiştir.
82 yaşına gelmiş ve ülkemizde siyasetin nasıl bir hırs haline gelmiş olduğunun göstergesi. yürümeyi bırakın, ayakta durabilmek için bile yardıma muhtaçken bir de bu haliyle iran'a yarın ziyaret yapmaya karar vermiş kişi.
zekasına saygı duymakla birlikte günümüz türkiyesinin önemli mimarlarından biridir.
hazretleri memleketin temelinden ustalıkla tuğla çekmeyi bildiği gibi yetiştirdiği öğrencileri sayesinde bu mirasının arkasında kalmayacağı bir gözü olduğunu da bilmektedir. bunun yanında hazretleri 83 yaşında tekrar siyasete girerek siyaset arenamızın bir komedi alanı olduğunu o saf zihinlerimize bir kere daha hatırlatmaktadır.
padişahım çok yaşa.
bu yaştan sonra tekrar ortaya düşmesini yadırgadığım insandır. çalıştın, çabaladın kendince birşeyler yaptın, ömrünün megalo ideası 'başbakan erbakan' günlerini bile gördün. ama hocam hem hasta hem yaşlısın ve insan yaşlandıkça beyni gençleşmiyor o da yaşlanıyor. insanların içinde hala sana karşı biraz saygı varsa evinde otur derim.
eyüb el ensari'nin 90 yaşında istanbul'un fethine ne demeye katıldığını akledemeyen zihniyetin, bu yaşına gelmiş hala neyin peşinde diye düz mantık geliştirdiği insandır. adamda para gani, düzeni var, keyfi yerinde. mis gibi köşesine çekilip huzurlu, rahat yaşayabilir. ama o napıyor, insanlar bazı şeyleri anlasın, hakla batılın farkına varsın ve insanlık varoldukça sürecek olan bu hak ve batıl mücadelesinde safını belli etsin diye çabalıyor. yaşla başla uğraşmayı bırakmak lazımdır. dava her yerde, her zaman ve mekanda davadır. sağcı da olsa solcu da olsa, neyi niye savunduğunu bilen adamlardan zarar gelmez. biz her şekle girenlere her kavşakta dönenlere bakalım, istikameti belli olanlara değil.
siyaset adamı. insan olduğundan mütevellit hata yapmıştır gene yapacaktır. evinde oturmasın da parti liderliği de yapmasın artık. konuşma yap kitap yaz ama parti liderliği yapma. numan kurtulmuşu yıllarca beklettikten sonra bir kalemde harcama adamı. birde Allah aşkına şu etrafında ki dinozor ve yalakalardan kurtul hata yaptığında seni adalete davet edecek insanlar olsun yanın da. bak eski öğrencilerin yanlarına yalakaları toplayınca nasıl şişinmekteler.
kayıp trilyon davasından tamamıyla kurtulduktan sonra yeniden siyasete dönmüş kişidir. talebelerine rakip olmuştur. memleket için ise durum, mitoz bölünen bir organizmanın iki koldan yayılmasından başka bir şey değildir.
hala ağzında biriktirdiği tükürüğüyle kameraların önüne geçen, söylediklerini, ülkenin başına açtıklarını, dahası hesabını sadece abdullah gül ve kendisini bildiği kayıp trilyon davasını unutan/unutturan ademoğlu. ben bu ülkede gülben ergen'in, hülya avşar'ın çocuk doğurup gündemi kendilerinden bağımsız bir de çocuklarıyla işgal etmelerini istemeyen bir kişi olarak; erbakan'ın da şimdi ekranlara oğlunu çıkarmasına sonsuza kadar karşı olacağım. kayıp trilyonlar unutuldu, merak etmeyin. gidin kendinize hac manzaralı birkaç villa daha alın ve oraya yerleşin lütfen. lütfen.
kendi öğrencisi recep tayyip erdoğan ın başbakanlığını 7 senedir hazmedemeyen, ilerlemiş yaşına rağmen hırs için siyasete dönüş yapan zat ı muhterem. sizin milli görüş gömleğiniz artık bir anlam ifade etmiyor. dünya değişiyor ama siz hala aynı kafadasınız. bu dinda kesimi rahat bırakın artık. gidin yazlığınızda son günlerinizi dinlenerek geçirin. oğlunuzu babadan oğula geçen bir sistemle siyasete hazırlamanız da kabul edilir değil. lütfen gidin artık sizi siyasette görmek istemiyoruz...
msp'nin mitinglerinde, yürüyüşlerinde başörtüsü görülmezdi; çünkü bu toplantılarda kadın yoktu.
milli görüş çizgisi, kadının siyasetle ilgilenmesine sıcak bakmıyordu. kadın hayatın içinde yoktu. bu nedenle başörtüsü diye siyasi bir talepleri de yoktu.
bir örnek vereyim :
papyon giymiş damat necmettin erbakan, 10 ocak 1967 tarihinde istanbul çınar oteli'nde, gelinliği diz üstünde olan, başı açık nermin hanımefendi'yle evlenirken, başörtüsünü hiç düşünmemişti.
