ne zaman türklüğümle övünsem bir gülme geliyor

entry1 galeri0
    1.
  1. büyük adamdır mustafa kemal atatürk; "zeki ve çalışkandır" diyerek tanımladığı topluluk aslında bir realite olmaktan çok bir hedef ya da idealdi. öyle ya, kendisine her "türk" diyen zeki ve çalışkan olabilir mi? bu kadar köylü kurnazını nereye koyacağız, "onlar zaten türk değil" mi diyeceğiz?

    "türklüğünün nesi ile övüneceksin?" soru bu. üç tane çok tekrarlanan mevzu: misafirperverlik, yoğurt ve savaşlar. "misafirperverlik" hikayesi derin ve karanlık, zannedildiğinden daha beter, isteyen kendi kendine kafasından şöyle bir geçirsin, ne demek istediğim anlaşılır. "yoğurt" meselesi ise eğer "zengin bir mutfak" olarak okunuyorsa ne ala; ama " insanlığa bütün kattığımız hadise bundan ibaret" diye okursak o zaman pek iç açıcı değil. "savaş" meselesi de öyle: "yağma ganimet işgal" diye yorumlarsak bir boyutlu, "emperyalizme karşı direniş" diye yorumlarsan başka bir boyutlu.

    adınla mı övüneceksin, ne olduğunla mı? mehmet çok. mesela vaktinde bir bakan "üç beş mehmet ahmet için gürültü çıkarmayın" diye paylamıştı şehitlerden şikayet edenleri. yani ismin "türk" olması da böyle; sırf türk olmaktan gelen bir kültürel tılsım yok yani; "nasıl" bir türk olduğun, ya da türklüğün "nesi" ile övündüğünü anlamadıktan sonra ortaya bir karikatür çıkıyor.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük