ne zaman kendin için bir şey yapacaksın

entry3 galeri0
    ?.
  1. can yücel'in türkiye gerçekleri içinde boğulan bir gence nasihat tadında yazdığı bir yazıdır.

    Henuz 18 ini yeni bitirmiştin, enerji ve umutla dolu hayata
    başlamaya hazırdın... Ne oldu?

    istemediğin bir okula girdin. insanları mutlu etmek,
    saygı kazanmak,
    sevilmek için... Sevmediğin bir bölümde senelerini
    harcadın...

    Ayaklarını sürüye sürüye gittin derslere...
    Çalışmak istemedin ama yine de
    zorladın kendini... Güç bela bitirdin sonunda... Ne ailen, ne de
    arkadaşların görmedi yaptığın fedakarlığı...
    Alkışlamadılar seni,
    omuzlarının üzerine çıkarmadılar, madalya
    takmadılar... Enerjin çoktan
    tükenmeye başladı bile... Kimse bilmez nasıl kendini feda
    ettiğini...
    Ruhunu teslim ettiğini... Gençliğini tükettiğini...

    Şimdi iş bulman gerek...Para kazanman, araba alman, ev alman
    gerek....
    istemediğin bir işe girdin... Böyle olması gerekiyor
    diye... Sırf
    çevrendekiler bekliyor diye... insanları mutlu etmek, saygı
    kazanmak,
    sevilmek için... Sabahın köründe gidiyorsun
    işe...Sevmediğin insanlar ile
    gününü harcıyorsun... Heyecan duymadığın işlerle
    zamanını geçiriyorsun...
    Yarının gelmesinden nefret ediyorsun...

    Sevildiğini hissettin mi peki? Ya saygı? Bitti mi insanların
    istekleri?
    Özgür müsün artık? Hayır hala özgür
    değilsin... Şimdi evlenmen gerek...
    Öyle ya yaşın geçiyor, evde mi kaldın ne? Arıyorsun
    etrafında uygun
    birisini, artık evlenmeliyim diyorsun... Acaba gerçekten istiyor
    musun?

    Sana uygun birisini buldun işte, boyu boyuna, mesleği
    mesleğine, parası parana göre...

    Peki ya kalbin?

    Düğününden bir gece önce sessizce itiraf ettin kendine, ya
    doğru
    kişi değilse? Belli ki hazır değildin bu evliliğe...
    Evlenmek için evlendin...
    insanları mutlu etmek, saygı kazanmak, sevilmek için...Mutlu
    oldun mu peki?
    Kalbin heyecanla doldu mu? Akşam eve koşarak döndün mü?
    Sevildiğini hissettin mi?

    Seviştin mi tüm varlığınla?

    Daha evleneli bir sene dolmadı, insanlar çocuk demeye
    başladılar...
    istedin mi gerçekten bir çocuk sahibi olmayı? Hazır
    mısın bir canlıyı yetiştirmeye?

    Söyle bana ne verebilirsin bu küçük insana? Hayatı kendi
    gözlerinle hiç
    yaşadın mı? Ne istediğini biliyor musun? Ya istemediğini?
    Hiç risk aldın mı?
    Sen hiç kendin için bir şey yaptın mı?

    Çocuğun bir gün sorarsa
    Özgürlük Nedir?

    Ne cevap vereceksin? Sen hiç özgürlüğü yaşadın mı?
    Evliliğinde problemler yaşıyorsun... Sevmediğin bir insanla
    cehennemi paylaşıyorsun...

    Boşanmak fikri kafana gelip gelip gidiyor...

    cesaret edemiyorsun... insanlar ne der diyorsun... Gene kendi
    duygularının
    üzerine bir duvar örüp başka insanlar için evliliğinde
    kalıyorsun...
    Fedakarlığını gören biri var mı? Yaşadığın
    ızdırabı senin gibi yaşayan? Korkuların
    seni hapsetmiş, her geçen gün etrafına bir duvar daha
    örüyorsun.
    Sevilmeme korkusu, yalnız kalma korkusu, başarısız olma
    korkusu, saygınlığını
    yitirme korkusu ve daha neler neler... Hayatında hiç
    korkmadığın bir gün oldu mu?
    Cesaretle atıldın mı hiç, ya bilmediğin bir dünyaya
    girdin mi?
    Sevilmemeyi göze aldın mı hiç? Gülünç duruma
    düştün mü? Ağladın mı doyasıya,
    insanlara aldırmadan? Acı çektin mi hiç, hani
    öleceğini düşünecek kadar...Ve
    iyileşmeyi başarabildin mi hiç?

    Yaş erdi kemale diyorsun, bu saatten sonra benden ne köy olur ne
    kılavuz.
    Umutların tükenmiş, hayallerin yıkılmış... Koca bir
    ömür başka insanların kontrolü altında geçip
    gitmiş. Alışmışsın artık bu düzene, artık istesem
    de çıkamam diyorsun...

    Ve gene kendin için bir şeyler yapmaktan vazgeçiyorsun...

    Ne olurdu istediğin okula gitseydin... Kim ne derse desin, ressam
    olsaydın...

    Müzisyen, Arkeolog, Sanatçı, Sporcu olsaydın...
    Hayattaki büyük adımları ancak hazır olduğunda sen
    istediğin için atsaydın... Ne
    olurdu biraz risk alsaydın? Biraz kendine güvenseydin? Biraz kendine inansaydın?
    Ne olurdu seni çepeçevre saran zincirleri kırıp,
    önünde ki duvarları
    aşıp, kendin olabilmeyi başarsaydın? Kim ne diyebilirdi sana?
    Gene kimse
    madalya takmazdı, gene kimse alkışlamazdı, gene kimse seni
    omuzlarının üzerine çıkarmazdı...

    Ama sen kendine saygı duyardın!

    Haydi şu anda şu dakika bir daha bak hayatına... Bu sefer
    kendin için bir
    şeyler yap...

    Bırak insanlar sevmesin seni, bırak senin mutsuzluğundan mutlu
    olmayıversinler, bırak takdir etmesinler, onaylamasınlar,
    bırak dedikodunu yapsınlar, itiraz etsinler...

    Hayatında bir kere olsun bu riski al!

    istediğin mesleği yap... Zevk al ürettiğin işten...
    Uçarak git işine...
    Keyif al birlikte çalıştığın insanlardan... Yaşamını
    kendin

    SEÇ ve MUTLU OL seçtiğin bu yaşamdan...

    istediğin insan ile istediğin zamanda evlen... ister 20 inde
    ol, ister 50 inde... Senden başka kim bilir doğru insanın kim
    olduğunu ve doğru zamanın ne zaman olduğunu? Dinleme
    başkalarını... Evlenmek için hiç bir zaman geç
    sayılmaz... Ve hatta istiyorsan asla evlenme... Bu yaşam senin, ve
    ızdırabını da, mutluluğunu da yaşayan tek sensin...

    istediğin zaman çocuk yap... Kendini hazır hissettiğinde,
    yaşama bir canlı
    getirmek istediğinde ve o çocuğa verecek bir şeylerin
    olduğunda...
    Ve hatta istemezsen hiç çocuk yapma...
    istiyorsan başka bir şehre taşın, başka bir ülkeye,
    başka bir
    kıtaya... Mecbur değilsin bu şehire tıkılıp kalmaya...

    istiyorsan yeniden okula başla, yeni bir meslek, yeni bir hayat,
    yeni ben diyerek kendin için yaşa...
    Şimdi soruyorum sana...

    Ne zaman kendin için bir şeyler yapacaksın?
    5 ...
  2. ?.
  3. insanların olur olmaz şeylere kafaya takıp sırf "mahalle baskısı" denen o saçma sapan lafa kanıp başkaları için yaşamaya başladığını hissettiği an kendi kendine sorması gereken bir sorudur.
    0 ...
  4. ?.
© 2025 uludağ sözlük