ne mutlu türküm diyene

entry1032 galeri87 ses2
    154.
  1. fasist ya da irkci bir soz degildir. fasist ve irkci olan bunu herkese zorla soylettirenledir. ataturk bu lafi soylediginde milletini ozgurluge ve yenilige uzanan yeni bir tarihin baslangicinin sevinciyle soylemistir. gidip de turkiye'de yasayan bir kurt'e ya da bir ermeni'ye bu lafi soylettirmek anlamsizdir. tabii ki insanlar milletiyle vataniyla gurur duyma hakkina sahiptir, lakin baska milletlere bunu her sabah ogrenci andi altinda soyletmek yanlistir. bunu kaldirmak isteyen milli egitim bakanina kufretmek daha da yanlistir.
    0 ...
  2. 153.
  3. ne mutlu insan olabilene ile değiştirilmesi gerektiğini düşünen hümanistlere inat, hala dağa taşa yazılan vecize.
    0 ...
  4. 152.
  5. Atatürk'ün ses kaydından her duyduğumda tüylerimi diken ulu Türk'ün sarf etmiş olduğu ulu söz.
    1 ...
  6. 151.
  7. ırkçılıkla alakası olmayan, güzel ahlakı, misafirperverliği, sevecenliğiyle övünen türk halkının söylemidir. gurur duyduğumdur, güzel ahlaklı insanlarıyla dünyanın gelecekteki hakimi türkiyenin nidasıdır.
    1 ...
  8. 150.
  9. mustafa kemal atatürk'ün, büyük osmanlı devleti'nin bakiyesi olarak devraldığı farklı ırklara mensup insanlara; devlet, millet ve vatan bilincini oluşturmak adına ortaya koyduğu düşünce sistemini ifade eden söz.

    burada katı bir milliyetçilik ya da ırkçılık arayanlar yanılır! "ne mutlu türk olana" denilmemiştir, "ne mutlu türk'üm diyene" denilmiştir. dolayısıyla burada bir aidiyet vurgusu yapılmaktadır.

    osmanlı devleti için düşünecek olursak, osmanlı'yı osmanlı yapan yanlızca osmanlı beyliği midir? elbette hayır! anadolu'yu oluşturan tüm unsurların osmanlı devletinin büyümesinde elbette katkısı mevcuttur. zaten bu yüzden de kimi milletler "millet-i sadıka" gibi vasıflarla vasıflandırılmışlardır! ancak dikkatinizi istirham ederim ki, osmanlı içinde hiç bir unsur "neden osmanlı?" dememiştir! ta ki, osmanlı zayıflayana kadar!

    dolayısıyla, türkiye cumhuriyeti'nin kuruluşunda "türk milleti" asıl unsurdur. sayıları bu gün açık ve net olarak bilinen kürt, çerkez, rum, ermeni vs unsurlar -eğer kendilerini ırkî yönden tanımlamak istiyorlarsa- ancak ve ancak aidiyet duygusuyla ülkeye bağlı olması gereken, bağlanması gereken unsurlardır!

    yok eğer -özellikle kürtler- ortak kültür ve din anlayışını güdüyorlarsa o halde yine "ne mutlu türküm diyene" sözü kimseyi incitmemelidir. zira en başta söylendiği üzere burada "aidiyet vurgusu" yapılmaktadır.

    konuya yanlızca istiklal harbi penceresinden bakan insan yanılır! bin yıllık "anadolu'nun vatanlaştırılması" çalışmalarını çöpe atmak doğru mudur?

    türkler anadoluya iv.yüzyıldan başlayarak fasılalarla xi.yüzyıla kadar sürecek akınlarda bulunmuşlardı. tüm bunları neeye koyacağız?

    büyük selçuklu dönemindeki oğuz-türkmen akınlarıyla birlikte anadolu'nun türkleşmesiyle neticelenecek fetihleri nasıl değerlendireceğiz?

    roma imparatorluğunun ikiye ayrılmasından sonra, bizans'ın hâkimiyetinde kalan anadolu'ya, kafkasları aşarak ulaşan kursık ve basık adlı hun başbuğları 398 yılında erzurum, malatya ve çukurova hattını geçerek kudüs'e kadar akınlarda bulunup, aynı yoldan geri dönmüşlerdi. bu emekler verilen şehitleri silelim mi?

    hunlardan sonra, sabar (sabir, sibir) türkleri hükümdarları balak liderliğinde doğu anadolu'dan ankara'ya kadar olan toprakları vurarak pek çok ganimet elde etmişlerdir (515/16). bu yaşananları yok mu sayacağız?

    emeviler ve abbasilerin hizmetine giren ilk müslüman türk komutanların bizans'la mücadelesi, anadolu'ya yaptıkları akınları bir düşünelim!

    tarsus- malatya- erzurum hattı boyunca gerçekleşen mücadelede sugur ve avasım adı verilen uc(sınır) bölgelerine yerleştirilen türkler, batı anadolu'ya kadar uzanan akınlara katılmışlardır. (8. ve 9.yüzyıllar) bu akınların başında afşin, vasıf et- türkî, kayı oğlu ahmed, haris, buğa gibi türk komutanlar bulunmaktaydı.

    çağrı bey emrindeki üç bin atlı ile önce azerbaycan ve ardından van, kars yörelerine girdi (1018). ermeni kaynaklarının belirttiğine göre mızrak, ok ve yaydan oluşan silâhları çekili, beli kemerli uzun ve örülü saçlı, rüzgâr gibi uçan türk atlıları karşısında bizans komutanı senekerim'in gönderdiği kuvvetler yenilgiye uğradılar.

    selçukluların lideri aslan yabgu'nun hile ile yakalanıp kalencer kalesine hapsedilmişti. bunun üzerine arslan yabgu'ya bağlı bazı kitleler azerbaycan ve doğu anadolu'ya göçtüler (1028-38). daha önce irak bölgesine gelen kızıl boğa, göktaş gibi kumandanların idaresindeki türkmenlerlerle birlikte bu gruplar diyarbakır, mardin, van ve erzurum civarlarında görünüyorlardı. gürcü ve ermeni kuvvetlerine karşı başarı kazanan oğuzlara engel olmak isteyen bizans karşı harekâta geçti. tuğrul bey de buna karşılık ibrahim yınal, kutalmış ve musa yabgu'nun oğlu hasan'ı anadolu'ya akınlar için görevlendirdi. sonuçta 1048 pasinler savaşı yapıldı! bizans, gürcü ve ermeniler'den oluşan düşman yerle bir edildi! burada verilen şehitleri silelim mi tarihten?

    bizans pasinler yenilgisini kabul ederek selçuklu devletiyle barış anlaşması yapar. bu barışa göre bizans imparatoru, ix. yüzyılda yapılan ancak sonra yıkılan istanbul'daki camiyi tamir etmeyi ve burada tuğrul bey adına hutbe okutmayı kabul eder. ancak vergi vermeyi reddeder.tuğrul bey'in anadolu seferi: vergi ödemeyi reddeden imparatorun doğu anadolu'ya ordu sevk etmesi üzerine tuğrul bey bizzat sefere çıkar (1054). erciş, bayburt, kemah ve erzincan ele geçirilir.

    malazgirt'i kuşatan tuğrul bey, kışın yaklaşması üzerine ordusunu geri çekerek, rey'e döner. bu seferden sonra anadolu'nun fethi için çağrı bey'in oğlu yakutî görevlendirilir (1057). yakutî yakutî sivas'ı alır ve kayseri'ye kadar ilerler. öte yandan kars ve ani kuşatılır. dinar bey'e bağlı birlikler de malatya civarına inerler. bu akınlar alp arslan zamanına kadar devam etmiştir.

    alp arslan'ın büyük selçuklu tahtına geçmesiyle birlikte, anadolu'ya yapılan akınlar tekrar hız kazanmıştır. nitekim alp arslan 1064 yılında büyük bir orduyla azerbaycan'a gelir. gürcistan'ı tamamen fetheder. doğu anadolu sınırlarındaki bizans idaresini kabul etmiş bazı gürcü ve ermeni prensliklerini kendine bağlar. devrin en güçlü surlarına sahip olduğu için fethedilemez denilen ani şehrini ele geçirir (ağustos 1064).

    ve malazgirt zaferi...

    şimdi bin yıldır kanımızla sulayarak vatan yaptığımız toprakları masa başında geri verelim öyle mi?

    tüm dünya devletleri bunu yapsın bakalım! kim hangi toprak parçası üzerinde yaşayabilir?

    ey türk milleti! titre ve kendine gel! âlem-i cihan senden daha adil yönetici bulamaz! dünyanın hal-i hazırdaki durumu da bunu gösteriyor!
    1 ...
  10. 149.
  11. mustafa kemal atatürk'ün, büyük osmanlı devleti'nin bakiyesi olarak devraldığı farklı ırklara mensup insanlara; devlet, millet ve vatan bilincini oluşturmak adına ortaya koyduğu düşünce sistemini ifade eden söz.

    burada katı bir milliyetçilik ya da ırkçılık arayanlar yanılır! "ne mutlu türk olana" denilmemiştir, "ne mutlu türk'üm diyene" denilmiştir. dolayısıyla burada bir aidiyet vurgusu yapılmaktadır.

    osmanlı devleti için düşünecek olursak, osmanlı'yı osmanlı yapan yanlızca osmanlı beyliği midir? elbette hayır! anadolu'yu oluşturan tüm unsurların osmanlı devletinin büyümesinde elbette katkısı mevcuttur. zaten bu yüzden de kimi milletler "millet-i sadıka" gibi vasıflarla vasıflandırılmışlardır! ancak dikkatinizi istirham ederim ki, osmanlı içinde hiç bir unsur "neden osmanlı?" dememiştir! ta ki, osmanlı zayıflayana kadar!

    dolayısıyla, türkiye cumhuriyeti'nin kuruluşunda "türk milleti" asıl unsurdur. sayıları bu gün açık ve net olarak bilinen kürt, çerkez, rum, ermeni vs unsurlar -eğer kendilerini ırkî yönden tanımlamak istiyorlarsa- ancak ve ancak aidiyet duygusuyla ülkeye bağlı olması gereken, bağlanması gereken unsurlardır!

    yok eğer -özellikle kürtler- ortak kültür ve din anlayışını güdüyorlarsa o halde yine "ne mutlu türküm diyene" sözü kimseyi incitmemelidir. zira en başta söylendiği üzere burada "aidiyet vurgusu" yapılmaktadır.

    konuya yanlızca istiklal harbi penceresinden bakan insan yanılır! bin yıllık "anadolu'nun vatanlaştırılması" çalışmalarını çöpe atmak doğru mudur?

    türkler anadolu'ya iv.yüzyıldan başlayarak fasılalarla xi.yüzyıla kadar sürecek akınlarda bulunmuşlardı. tüm bunları neeye koyacağız?

    büyük selçuklu dönemindeki oğuz-türkmen akınlarıyla birlikte anadolu'nun türkleşmesiyle neticelenecek fetihleri nasıl değerlendireceğiz?

    roma imparatorluğunun ikiye ayrılmasından sonra, bizans'ın hâkimiyetinde kalan anadolu'ya, kafkasları aşarak ulaşan kursık ve basık adlı hun başbuğları 398 yılında erzurum, malatya ve çukurova hattını geçerek kudüs'e kadar akınlarda bulunup, aynı yoldan geri dönmüşlerdi. bu emekler verilen şehitleri silelim mi?

    hunlardan sonra, sabar (sabir, sibir) türkleri hükümdarları balak liderliğinde doğu anadolu'dan ankara'ya kadar olan toprakları vurarak pek çok ganimet elde etmişlerdir (515/16). bu yaşananları yok mu sayacağız?

    emeviler ve abbasilerin hizmetine giren ilk müslüman türk komutanların bizans'la mücadelesi, anadolu'ya yaptıkları akınları bir düşünelim!

    tarsus- malatya- erzurum hattı boyunca gerçekleşen mücadelede sugur ve avasım adı verilen uc(sınır) bölgelerine yerleştirilen türkler, batı anadolu'ya kadar uzanan akınlara katılmışlardır. (8. ve 9.yüzyıllar) bu akınların başında afşin, vasıf et- türkî, kayı oğlu ahmed, haris, buğa gibi türk komutanlar bulunmaktaydı.

    çağrı bey emrindeki üç bin atlı ile önce azerbaycan ve ardından van, kars yörelerine girdi (1018). ermeni kaynaklarının belirttiğine göre mızrak, ok ve yaydan oluşan silâhları çekili, beli kemerli uzun ve örülü saçlı, rüzgâr gibi uçan türk atlıları karşısında bizans komutanı senekerim'in gönderdiği kuvvetler yenilgiye uğradılar.

    selçukluların lideri aslan yabgu'nun hile ile yakalanıp kalencer kalesine hapsedilmişti. bunun üzerine arslan yabgu'ya bağlı bazı kitleler azerbaycan ve doğu anadolu'ya göçtüler (1028-38). daha önce irak bölgesine gelen kızıl boğa, göktaş gibi kumandanların idaresindeki türkmenlerlerle birlikte bu gruplar diyarbakır, mardin, van ve erzurum civarlarında görünüyorlardı. gürcü ve ermeni kuvvetlerine karşı başarı kazanan oğuzlara engel olmak isteyen bizans karşı harekâta geçti. tuğrul bey de buna karşılık ibrahim yınal, kutalmış ve musa yabgu'nun oğlu hasan'ı anadolu'ya akınlar için görevlendirdi. sonuçta 1048 pasinler savaşı yapıldı! bizans, gürcü ve ermeniler'den oluşan düşman yerle bir edildi! burada verilen şehitleri silelim mi tarihten?

    bizans pasinler yenilgisini kabul ederek selçuklu devletiyle barış anlaşması yapar. bu barışa göre bizans imparatoru, ix. yüzyılda yapılan ancak sonra yıkılan istanbul'daki camiyi tamir etmeyi ve burada tuğrul bey adına hutbe okutmayı kabul eder. ancak vergi vermeyi reddeder.tuğrul bey'in anadolu seferi: vergi ödemeyi reddeden imparatorun doğu anadolu'ya ordu sevk etmesi üzerine tuğrul bey bizzat sefere çıkar (1054). erciş, bayburt, kemah ve erzincan ele geçirilir.

    malazgirt'i kuşatan tuğrul bey, kışın yaklaşması üzerine ordusunu geri çekerek, rey'e döner. bu seferden sonra anadolu'nun fethi için çağrı bey'in oğlu yakutî görevlendirilir (1057). yakutî yakutî sivas'ı alır ve kayseri'ye kadar ilerler. öte yandan kars ve ani kuşatılır. dinar bey'e bağlı birlikler de malatya civarına inerler. bu akınlar alp arslan zamanına kadar devam etmiştir.

    alp arslan'ın büyük selçuklu tahtına geçmesiyle birlikte, anadolu'ya yapılan akınlar tekrar hız kazanmıştır. nitekim alp arslan 1064 yılında büyük bir orduyla azerbaycan'a gelir. gürcistan'ı tamamen fetheder. doğu anadolu sınırlarındaki bizans idaresini kabul etmiş bazı gürcü ve ermeni prensliklerini kendine bağlar. devrin en güçlü surlarına sahip olduğu için fethedilemez denilen ani şehrini ele geçirir (ağustos 1064).

    ve malazgirt zaferi...

    şimdi bin yıldır kanımızla sulayarak vatan yaptığımız toprakları masa başında geri verelim öyle mi?

    tüm dünya devletleri bunu yapsın bakalım! kim hangi toprak parçası üzerinde yaşayabilir?

    ey türk milleti! titre ve kendine gel! âlem-i cihan senden daha adil yönetici bulamaz! dünyanın hal-i hazırdaki durumu da bunu gösteriyor!
    0 ...
  12. 148.
  13. atamım en büyük sözlerinden biridir ne güzel demiş ne mutlu türküm diyene, ne mutlu türk olana veya ne mutlu türk ırkına falan dememiş.
    2 ...
  14. 147.
  15. bunu diyen bunu da dedi.

    "bende olağanüstülük aramayın, tek olağanüstülüğüm Türk doğmaktır"
    2 ...
  16. 146.
  17. bi de bu var.
    " ne mutlu türküm diyebilene! "
    2 ...
  18. 145.
  19. insanın tüylerinin diken diken eden bir atatürk sözüdür.
    3 ...
  20. 144.
  21. o zamanın şartlarına göre söylenmiş: kişilik, onur, gurur, başarı, sevinç yüklü bir ifadedir.

    bu gün geldiğimiz noktada geçerli midir?

    türk olmaktan mutlu muyuz?

    sorun, Atatürk'ün sözlerinde değil, günümüzde türklerin onurunu, şerefini kendi çıkarları için beş paralık eden siyasetçilerdir.

    (bkz: deniz feneri)
    3 ...
  22. 143.
  23. türkiye'deki toplumsal barışı sağlayabilmek için her görüşten, her kesimden insanın üzerinde ittifak olması gereken tek fikir.

    türklük bilinci ümmetçilikten, enternasyonellikten, küreselcilikten, etnikçilikten baskın çıktığı zaman türkiye daha müreffeh bir ülke olacaktır.
    3 ...
  24. 142.
  25. "saf, temiz bir milletten geliyoruz. 100 kere soykırıma uğramışız 1 kere soykırım yapmamışız. haksızlıklar peşimizi bırakmamış ama dünyaya adalet dersi vermişiz. halkına eşit davranan 20 civarında büyük devlet (100-200 beylik) kurmuşuz. bırakında mensup olduğumuz milletten gurur duyalım" manasında bir sözdür. ne mutlu "ne mutlu türküm diyene" cümlesini anlayabilene.*
    3 ...
  26. 141.
  27. -ne mutlu türküm diyene
    -iyi dersler arkadaşlar
    -saoooollll(hepbir ağızdan).
    0 ...
  28. 140.
  29. ataturk milliyetciliginin tek cumlelik ozeti.

    kimilerinin ima ettigi gibi, irkcilikla uzaktan yakindan alakasi yoktur, butunlestiricidir, kucaklayicidir.

    bizim ellerimiz bilhassa temizdir*, yuzyillar boyu hicbir irka batililarda yaygin olan irkci anlayisla yaklasmamisizdir.

    ne aci, bu basligin altinda ismini anmak bile beni rahatsiz ediyor, bir basbakan zamaninda sunlari soylemis:

    "sen yıllarca 'ne mutlu türk'üm diyene' dersen kaidedir, etki tepkiyi doğurur. öbürü de 'ne mutlu kürtüm' diyecek. ‘ne mutlu türküm diyene' diyenler yüzde 1.48 ‘ne mutlu kürdüm diyene' diyenler ise yüzde 1.37 oy aldı. ama ‘ne mutlu müslümanım' diyenler yüzde 28 oy aldı. niye? toparlayıcı anlayış budur.eğer yıllarca bizim ülkemizde bu ayrılıkçı tohumlar atılmamış olsaydı, bugün 27 etnik grubun yaşadığı türkiye'de bu kürt sorunu olmayacaktı"
    1 ...
  30. 139.
  31. fr. heureux pour celui qui se dit turc.
    2 ...
  32. 138.
  33. yüce ulu önder mustafa kemal atatürk' ün herkese nasip olmayacak olan türklüğü tüm dunyaya duyuruduğu deyimdir.

    ne mutlu türküm diyene
    türkiyeliyim diyene değil.
    3 ...
  34. 137.
  35. sözün tamamını yazacak olursak şöyledir:"benim doğumumda fevkaladew bir olay varsa oda türk olarak doğmamdır. ne mutlu türküm diyene"
    2 ...
  36. 136.
  37. bünyesinde bir detay barındıran bu sebepten ince zeka ürünü olan söz.
    1 ...
  38. 135.
  39. 134.
  40. --spoiler--
    Nefirtinalar gordu bu millet, ne kasirgalar
    Egilmedi basi, dik duracak daha nice asirlar

    Mumkun mu seni tarihe gommek
    Ulu bir milletsin ovunmek hakkin
    TURK olmak, sana verdigi bir lutuftur Hakk'in
    Liyakat sana verilmis hakk'tan TURK'luktur Nisani
    Ulular ulusu bir soydansin sen, unutma Atani

    Tarihler yazdirmis bu millet asirlar boyu
    Üzerine titremis yaradan, yaratirken bu soyu
    Riyadan uzak, sevgi doldurmus senin gonlune
    Karsi koyamaz hic bir kuvvet senin gucune
    Üzerine gelselerde akin akin
    Mertlik sende, kurtaracak seni damarlarindaki asil kanin

    Dunyayi diz cokertmissin onunde
    istanbulu almissin elinden, FATIH'le
    Yasattigin surece TURK'luk askini gonlunde
    El aman dileyecek daha nice milletler onunde
    Ne firtinalar koparacaksin daha, nice kasirgalar
    Elinde KUR AN ve BAYRAK, ruhunda TURK'luk ve INANC var.

    --spoiler--

    not: ulan eksileyen dallamaya bayrak gönderi girsin.
    6 ...
  41. 133.
  42. -off ahmet abi çok canım sıkkın be.

    * neden olum hayırdır,

    -abi büte kaldık, sınavlar girdi, para yok, kız yok ne yapacaz, ne olacak bu memleketin hali.

    * olum kolay lan. sen hele bir türküm de.

    -türküm.

    * tamam ne mutlu sana işte, şimdi mutlusun değil mi.

    - bilmem mutlu mu olmam lazım, sanki bi değişiklik olmadı gibi be abi.

    *höyt manyak mutlu olacaksın tabi, mutlu ol lan, mutlu ol bu bir emirdir.
    4 ...
  43. 132.
  44. ırkçı bir eğilime sahip olduğu için (!) dağlardan silinecek , kitaplardan kaldırılacak olan söz .

    taraf gazetesi adlı yalancı ve sorosçu yuvasının en büyük kuyruk acılarındandır bu söz .

    sormadan da edemiyorum kendime , ya bu ülke milliyetçi-ırkçı temeller üzerine kurulduysa ? o kadar dağlardan silip , kitaplardan kaldıracağınıza , alın bir uçak bileti , hem indirimde , defolun gibin ait olduğunuz yerlere .
    3 ...
  45. 131.
  46. yurtseverliğin ve atatürk milliyetçiliğinin timsali olan, mustafa kemal atatürk'e ait özlü söz.
    2 ...
  47. 130.
  48. tanım: atatürk'ün en özlü deyimidir. atatürk, türklük kavramını bundan daha sade anlatamazdı.

    bu ülkenin en büyük sorunu zaten bu özlü sözün anlamını anlayamamaktan geçmektedir. atarük'ün başardığı türklük fikrini zamanında osmanlı devleti de uygulamış fakat başarılı olamamıştır. nedeni de dış devletlerin kışkırtmalarıdır. şu an aynı kışkırtmalar da türkiye cumhuriyeti'ne yapılmaktadır.

    bu topraklarda kürt, laz, rum ve ermeni olana zorla 'türküm de kurtul, rahatla' politikası yapılsaydı bugün hangi kürt kürtüm deyip mecliste kürtçe konuşabilirdi, ya da hangi rum veya ermeni kendi dini inançlarını rahatça yerine getirebilirdi??
    bu ülkenin vatandaşları * en çok dış güçlerin uydusu olmuş vatan hainlerinden çekmişlerdir. osmanlı devleti altında 600 yıl boyunca huzur içinde yaşamış olan insanlar bugün türkiye cumhuriyeti altında yaşamaktadır. rahat bırakın artık bu milleti. bu millet; kürdü, lazı, rumu, ermenisi, türkü hep birlikte bu ülkeyi kurdu. bu ülkenin huzurunu kaçırmaya çalışanlara da yine hep birlikte cevap verecektir.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük