yani sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı diyerek sevdiği insan tarafından reddedilmiş binlerce aşığa mesaj vermiş bir şairimizdir.
Artık ben de sıkıldım güçlü görünmekten,
içim düğüm düğümken başka düğümleri çözmekten...
Herkese yetişmekten ama hep kendime geç kalmaktan...
Eskiden olsa bir şekilde yakasından tutardım hayatın,
Ama şimdi tutunduğum her hayat elimde kalıyor...
Ya benim gücüm tükenmiş, ya da hayatın karşıma çıkardığı yürekler çok acımasız...
Haketmeyenler en konforlu kalplerde sefalarını sürerken,
Nedense ben hep iyi halden tahliye ediliyorum yüreklerden...
rant getiren bir ürün haline gelmiştir. toplumun asimetrik enformasyon ile beyin virüsü kapması sonuçu, kapitalizm ve siyasi konjektör bunu kolaylıkla bu hale getirmiştir. velhasılı kelam ayna şart.
Belki ben sana sevmeyi öğretemem.
Ama sen de bana unutmayı öğretemezsin.
Bu mevsim ki, yollarda zakkumların açtığı,
Çok yakınlarda sabahlardan bir sabah.
Seni gerçekten insanca kucaklasam sımsıkı
Ve yüreğimi avuçlarına koysam, ne dersin?
Belki ben sana kavuşmayı öğretemem.
Ama sen de bana ayrılığı öğretemezsin.
Türkiye edebiyatı'nın en saygın ve önemli yazarlarından biridir. Kendisi komünizm ile suçlanıp ülke dışına çıkarılmıştır [atılmıştır]. Ardından gelen yakın dönem milletvekiller ve siyasetçileri ise yapılan yanlışı anlamış olacak mezarını ziyaret etmişler. Bu noktada sorulması gereken soru ise;
-Bu ülkede başarılı olmaz ve yazmak, düşündüğünü yazıp, özgürce yaşamak mümkün değil midir?
Tabii ki, bu sorunun cevabı Nazım ve diğerleri için şu şekildedir:
-Hayır! sizler düşünme ve açıklama ve yazma hakkına sahip değilsiniz. sizler başarılı olmamalısınız.