iki kutuplu dünyanın sona ermesi, ab-d emperyalizminin şaha kalkması, yeni dünya düzeni denilen bu süreçte, türk silahlı kuvvetleri içinde ciddiyetle tartışılan ve bazı subayların ülkenin çıkarları için "nato'dan çıkmak zorunludur" demesi ve sonrasında hepsinin terör örgütü üyesi suçlamasıyla içeri tıkılması olayıdır.
nato'nun cinayet işleyen kanlı örgütü gladio'yu türkiye'de ilk kez deşifre eden, onları iktidardaki yerli işbirlikçileri ile kamuoyunun gündemine getiren, bunu ısrarla savunan insanlar da aynı örgüt suçundan içerdedir: aydınlık dergisi ve doğu perinçek. arşivler ortada. açın bakın. tıpkı uğur mumcu'nun katilleri, o öldürüldükten sonra onun köşesinde yazmaya başlayan mustafa balbay ve ilhan selçuk'tur dedikleri gibi... gladio'yu deşifre eden de en büyük gladiocu oldu.
aşağıda sözler tuncer kılınç'ın:
"türkiye'nin dış politika konusunda en büyük sıkıntısı natodur. bir şekilde batı'ya yönelmek durumunda kalmışız. sonuçta nato denen teşkilata girmişiz. bugün bakıyoruz nato'nun işlevi kalmamış. ... ama biz hala orayla irtibattayız. ve o gücü kullanan kim? afganistan'a güç gönderilmesi gerekiyor, abd'nin çıkarları doğrultusunda kararlar alınıyor. bm ve nato kullanılıyor. ... bu günün sıkıntılarından kurtulmanın anahtarlarından bir tanesi öncelikle nato denen kuruluştan türkiye'nin kurtulması. buradan sıyrılamadığımız taktirde abd'nin güdümündeki nato, bizi abd'nin çıkarları nerdeyse orda kullanmaya gayret edecektir, bizi zorlayacaktır. ... bizim (abd ile) hiç bir ortak hedefimiz yok. benim tam bağımsızlığıma sıkıntı yaratan bir takım oluşumlar içerisinde bu dürtüler var. ben nasıl abd ile stratejik ortağım diyebiliyorum! benim aklım bunlara ermiyor."
rusya gürcistanı bombaladığı gibi türkiyeye bomba yağdırsa pkkya karşı bile yanlız bırakan nato rusyaya karşı mı koruyacak.
subaylar natoya karşı olduğu için ergenekon davası başlarına bela olmuştur.