aynı şey discovery için de geçerli olmak üzere, burada yayınlanan belgesellerin hepsinde mutlaka bir sorun çıkıyor.
mesela köprü mü yapılacak, daha projenin sorunsuz bir şekilde uygulandığı bir bölüme rastlamadım. ya halatlardan biri kopar, ya bi'şey yanlış hesaplanmıştır, mutlaka bir terslik olur. ve hep gelir bir mike sorunu çözer, zaten o bu işlerin uzmanıdır.
uzunluk ve alan ölçüsü olarak futbol sahasını baz alan kanal. hacim ölçüsü olaraksa olimpik yüzme havuzu favorisidir. şöyle ki:
"piramidin tabanı tamı tamına 1000 futbol sahası genişliğinde, yüksekliği ise 2,5 futbol sahasının uzunluğuna eşit.
timsahın başından kuyruğuna uzunluğu tam tamına 00.2 futbol sahası uzunluğunda.
meksika körfezindeki bu kuyudan yılda küsür bin olimpik yüzme havuzunu dolduracak kadar petrol çıkarılmakta ve bu petrol bir milyon futbol sahası uzunluğundaki borular yoluyla, karadaki trilyon olimpik havuz hacmindeki tanklara aktarılmaktadır."
Müthiş belgesellere imza atmış, insanlığa ciddi hizmetleri dokunan bir kanaldır.
Bununla birlikte islamiyetle ilgili tavrının en ucuz tarafından müsteşrik edalarını aşamamakta olduğunu hatırda tutmakta fayda var.
insanı bilgiden çatlatan kanaldır.
misal mahkumların * haberleşme için kullandıkları, ilginç metodlara kadar bilgi sahibi yapar insanı. idrarlarına batırdıkları bir tahta parçasıyla kağıda mesajı yazıp kuruttuklarında, yazılar siliniyor, alıcı kişi bunu alıp mum ışığının üstünde tutunca yazılar beliriyormuş. ilginç bilgiler kanalı yani.
ama aslanlı kaplanlı belgeselleri izlemek için doğru tercih değil, nat geo wild varken..
belgesel klişeleri yaratmış kanaldır. ayrıca doğada hayvan çeşidi sınırlı olduğundan kendini tekrar etme tehlikesiyle karşı karşıaydır.
o kadar ki, aslanların ve fillerin çoğunu tanıyorum. çakallarda bazen yanılsam da, hangi klana mensup olduklarını yüksek doğruluk payıyla tahmin ediyorum.
götlerinden çok da güzel ölçü birimi uydurmaktadırlar;
epeydir dikkatimi çekmiş ama uyanmadığım olay. bir arkadaşımın bahsetmesi ile her belgesel kanalında, programında bi sinirlenmeye başladığım olaydı. taa ki bu gün annem salondan;
- oğlum bak bak şu göktaşının açtığı yarık 4 futbol stadı boyundaymış.....
bi an zaman durdu. sessizdi her yer, ayaklarım yerden kesildi havalandım, hafif bir esintiyle uçtum gittim garip bi yere, burası neresi diyordum içimden bir baktım aşağıya göktaşının düştüğü yer, açtığı krater, adamın biri dev vinci ile içine stadyum yerleştiriyor... peki diyorum içimden bir stadyum kaç basket sahası boyutunda, bir basket sahası kaç olimpik havuz, bir olimpik havuz kaç otomobil boyunda, bir otomobil kaç motor boyunda, bir motor kaçtelevizyon boyunda, bir televizyon, kaç mutfak mikseri boyunda, bir mutfak mikseri kaç hesap makinası boyutunda, bir hesap makinası kaç bezelye, bir bezele kaç mikroçip.............. ulan allahsızlar metre diye bişi var metreeeeeeeeeeeeeee... hiç mi okula gitmediniz?
sen o krater 150 km boyunda desen anlamıycam mı ben? hiç mi şehirler arasında 150 kilometre gitmedim? ne olmuş 4 tane stad girerse oraya. hem üstelik hangi stad giriyo oraya? sen bütün statlara aynı mı diyorsun şimdi? sen kraterini anlat bırak ebatları yahu...
