gençleri evlendirme aşkıyla yanıp tutuşan teyzelerin öfkeyle sorduğu sorudur. Hani size sunulan 'mükemmel' adayları reddedersiniz. Kinayeli biçimde bu soruyu sorduktan sonra "gökten inecek seninki, bekle sen bekle, aferin sana.." diye de devam eder. Teyzeee evliliği ciddiye aldığımızdan, önem verdiğimizden uzağız böyle tekliflere. Hem Bize de bu deliliği yaptıracak biri çıkar belki.
birbirimizi anlayalım yeter. iki taraf da evliliğin ciddiyetine göre hareket ederse ortada çözülemeyecek bir problem kalmaz. ben sinirli olduğumda sussun, o sinirli olduğunda ben susayım mesela. gereksiz inatlar yapmak evliliği başladığı gibi bitrebiliyor.
nolur ilk günkü gibi kalsın.
ilk başta çok hevesli görünüp ilgiye boğup sonradan foslamasın nolur. ilk başta gördüğüm o kaybetme korkusunu ve bunun getirdiği tavrı sonrasında da görmek isterim ben. canım cicim ayları diyoruz ya hani. bu ayları geçirip sonrasında emekli hayatına geçmek istemem ben. hep ilk günkü gibi kalsın isterim. bence çok değil.
ve beni sevdiğine şüphe etmeyeyim.
iyi bir baba olacağına inandığım birine eşim demek isterim ben. sorumluluk bilsin, şefkat bilsin, değer bilsin. düşünceli olsun işte.
ve ek olarak
“Derler ki; konuşmaktan zevk alacağın biriyle evlen,
çünkü yaşlılıkta konuşmak ve dinlemek en çok arayacağınız özellik olacaktır.”