islam aleminin 4 büyük mezhebinin yaklaşımı tatmin edicidir. imam Ahmed bin Hanbel, namaz kılmayanın küfre girdiği görüşündedir. Mâlikîler, Şâfiîler ve Hanefîler ise, “inkâr” olmadıkça, namaz kılmayanın küfrüne hükmetmemişler; ancak namaz kılmayanın hemen tövbe etmesini teklif etmişlerdir. Tövbe etmediği takdirde, her üç mezhepte de tövbe edene kadar ta’zir cezâsı gündeme getirilmiştir. Ta’zîr cezâsı ise, yukarıda beyan ettiğimiz gibi, hâkimin ve ulu’l-emrin takdirine göre verilebilen bir cezâ türüdür.
namaz kılmayan kafir olmaz ama kafirlerde namaz kılmaz. hanbelilere göre kafirdir, vahabilere göre de öyle. akaidi sağlamsa hiç bir ameli olmayan kimse bile kafir olmaz.
kimlik müslümanlığı diyoruz. adamın müslüman oluşunun neredeyse tek delili nüfus cüzdanındaki ibare. tabi bu çok acınası bir durum. kişi için. imanı sahiplenmek sorumluluk almak demektir. sorumluluğunda getirdiği görevler vardır. işte o sorumlulukların en önemlisi namazdır. kur'an çok defalarca geçiyor. namaz kılın bile demiyor allah. namazı dosdoğru kılın diyor. yani namazı zaten kılacaksın allah o kısmı geçmiş bile.
Namaz kılmayanın kafir olmadığına dair hiç sahih ve güvenilir kaynak yoktur bununla beraber bir iki vakit kılamayanın farzı inkar etmediğinde kafir olmadığı ulemanın görüşü.