11 inci yüzyıla kadar, islam medeniyeti büyük bir farkla diğer medeniyetlerden üstündü. örneğin ispanya'da mauren'lerin kurdukları islam devleti bilim, sanat ve mimarinin üstün birikimlerine ev sahipliği yapmıştır. al-andalus (endülüs), cordoba şehirleri bugünün silicon valley önemine sahiptiler.
çünkü o dönemde islam alimleri, antik yunan alimlerinin eserlerini kendi dillerine çevirdiler ve geliştirdiler. o dönemde hristiyanlar antik yunan'ın ne olduğunu dahi bilmiyorlardı.
fakat daha sonra gelen halifeler ve islam din adamları islam dışı bilimin caiz olmadığını telkin ettiler. içine kapanmak zorunda kalan islam medeniyeti zaman içinde batı'dan geride kaldı ve sonuçta bilim adına hiç bir adım atamadı.
matbaanın 300 yıl boyunca "caiz" olmaması, istanbul'a 300 yıl sonra girebilmesi buna bir örnektir.
islamın değil ama müslümanların çoğunluğunun bilimi düşman olarak gördüğü doğrudur. ancak belli bir süre sonra yaşamlarına girip kanıksadıklarında ve bir yenilik gibi görmediklerinde düşüncelerini hayatlarını uyacak şekilde değiştirirler.
eskiden evrim'i ısrarla reddeden fakat şimdi herkesin bildiği bir gerçek olmaya başladığında, "tanrı ilk tohumu attı ve evrimi dizayn etti" veya "insan hurmadan evrildi" gibi düşünceler ile fikirlerini gerçeklere adapte etmeye başlamışlardır.
7,8,9,10,11,12,13,14,15 ve 16. yüzyıllarda, avrupada üretilen bilim ile, islam coğrafyasında üretilen bilim karşılaştırıldığında, ne kadar bilinçsiz bir önerme ile ortalara düşüldüğü görülecektir. peşin hükümlere varmadan önce biraz okumak lazım bazı şeyleri. avrupan'nın yaşadığı rönesansın en temel kaynağı islam coğrafyasıdır.
yanılgıdır lakin malesef ki ülkemizdeki sözde dindarlık anlayışı (dinciliğin eksen değiştirmesi) bilim düşmanlığı üzerine kurulmaktadır.
ve işin ilginç yanı bu doktora yapmış, doçent olmuş eşek kadar bilim adamlarında mühendislerde bile görülür.
makine mühendisi doç doktor ile geçen diyalog ( daha doğrusu monolog) buna örnek verilebilir.
Bilimadamı mühendis: doktorlar günde bir veya arada bir içilen bir bardak şarabın iyi olduğunu söylüyor, bunlardan doktor mu olur alacan lisansını elinden, Çoğu zarar olan şeyin azı da zarardır.
Pusat: !?!!?!?
şimdi bu herife mal mısın hıyar ağası Suyun bile çoğu zarar nasıl bir mantık yürütüyorsun hangi yöntemi kullanıyorsun desen kafası basmaz. Ayrıyetten bilimin sabit bir şekilde kanıtladığı şeyleri dini kullanarak aşağılamak olsa olsa senin sik kafalılığının eseridir.
Ha arkadaş azı da haram dersin, ondan gelecek faydayı bir başka yerden karşılayalım dersin anlarım da adamlar araştırmış bulmuş çeşitli şeylerin faydalı olduğunu bilimsel olarak sen ne itlik yapıp adamın lisansına göz dikiyorsun yobazlığın yüzünden.
düşün bu tarikatçı, cemaatçilerin bilimadamları bile bu kadar malsa, cahilse, bilimsel düşünceden uzaksa bunların lise, ortaokul vs mezunları nasıl olur. bir de bunlara sorsan biz dinci, yobaz değiliz dindarız vik vik ederler.
not: adam gibi alkol kullanmam, bana göre pratikte uygulaması olabilse alkol de sigarada yasaklansın.
sperm bankası savunuru düşüncesidir. bilimin alasına tanrı izin veriyor, daha hiçbirşeyin sırrı çözülmemiş, iki koyun klonlandı diye pek bir entel takılıyor şu ateistler, neden anlaşılır gibi değil. kendileri ilim irfan sahibi, okur yazar güya, kıçı kırık diploması olanın götü göktanrıyı aşıyor da boşa konuştuğunun farkında değil böyleleri. okuduğun iki biyoloji bir matematik dersi mi seni dünyanın kurtarıcısı yaptı.
zamanında usturlap gibi gözlük camı gibi önemli buluşlara imza atmış müslüman toplumun osmanlının duraklama devrinde özellikle ulema ve destekçisi şeyhülislam tarafından getirildiği noktadır.yazıcılar işlerini kaybetmesin diye matbaanın şeytan icadı olduğunu beyan etmiş adamlardan söz ediyoruz.ne acıdır ki bugün türkiyede de bu adamlardan bolca vardır.
Bu yargının temeli ve nedeni bence tamamen şeyhülislamlardır.adamlar bir fetva verek milleti boğaz boğaza getiriyorlarmış.bilimsel icatlara ise( o zamanlar matbaa vb) şeytan icadıdır deyip geçiyorlarmış.benzer olayları hristiyan dininde papalar yaptılar.ama reformla hristiyan ülkelerinde teknoloji fırladı gitti.
iskenderiye kütüphanesini yakmalarından dolayı olabilir. sonuçta insanlığı yaklaşık 1000 yıl geriye götürdüler. kütüphanedeki ilimcileri de derilerini kemiklerinden ayırmak suretiyle katlettiler.
içinde iman huzuru olmayınca insan neye saldıracağını şaşırır. çünkü artık hayatta ona hiçbirşey tat vermiyordur. hayatın özünü yitirmiştir. kalpten kalbe sohbet etmeyeli çok olmuştur.
ilk entrye yazan yazara şunu söylemek istiyorum evet bu bilgisayarı allah yaratmadı ama bunların ana maddesini allah yarattı ilim çindede olsa öğreniniz.diyen halife değil miydi ?
aslında tam aksi durumdadır.
hatta orta çağda medreseler ilim ve de bilim yuvasıdır ve batılılar medrese eğitimini örnek almışlardır.
ancak günümüzde insanların koyunlaştırılmaya çalışıldığı için din bilim karşıtıdır.
evrim teorisini kabul ve tasvip edene kadar geçerli olacak, hatta belki ondan sonrasında sicim teorisine karşı düşmanlık olarak zühur edecek düşmanlık.
sanıyorum bir 50 yıla kadar sunni islam dünyası, tıpkı şii islam dünyası gibi evrim olgusu ve evrim teorisini ya seve seve, yahut başka türlü tasvip etmek durumunda kalacak. lakin bilime düşmanlığın burada biteceğini sanıyorsanız yanılıyorsunuz, zira hiçbir ideoloji düşmansız yaşayamaz. bu 50 yıl sonrasında sunni islam dünyasında muhakkak ki ilerleyen sicim teorisi ve kuantum teorisi gibi olgulara karşı düşmanlıklar baş gösterecek. yani bu tamamen ümmetin farkındalık seviyesiyle alakalı bir şey. şu zamanlarda sicim teorisi gibi gayet kallavi ve zor konulara averaj müslümanın kafası basmadığı için ve önlerinde evrim teorisi gibi yüzyıllık bir düşmanları olduğundan kelli sadece evrim konusuna odaklı sunni islam dünyası.