hiçbir sebebi yokken hapis görmüş, tecrit görmüş adamdır.
anlaşılamaması da normaldir. torunu yaşında küçücük çocukların hakaret ettiğidir kendisi.
hiçbir lafını umursamıyorum, haklı bulmuyorum, haksız bulmuyorum, kısacası değerlendirmiyorum.
ama ömrü tiyatroda geçmiş bir adama bu sanatçı değil, ne yapmış ki sanat için diyen adama da sen en son ne zaman tiyatroya gittin, kaç tiyatrocu tanıdın, kaç klasik okudun diye sormak lazım.
cehalet fetişi türk halkına da selam olsun.
madem aşağılanmaktan hoşlanmıyorlar, aşağılatmayacak bilgi seviyesine sahip olmaya çalışsınlar artık.
entelektüelliğiniz müslümanlığınıza zarar vermez, merak etmeyin.
ve yıllardır kendinizi geliştirmek yerine sizdenim diyen siyasetçilerin arkasına saklanmaktan vazgeçin artık.
vazgeçin ki hakaret etmekten farklı olacak etkili silahlarınız olsun.
aşağıladığı kesim tarafından değil, sanata-kültüre önem veren kesim tarafından bulunduğu yere getirilmiş sanatçı.
zaten onun aptal dediği kısım da belli. kimse karıştırmasın ikisini birbirine.
artık yavaş yavaş tükenen siyasi zihniyetin son temsilcisi dinozorlardan. halkın sırtından kazandığın paracıklarla öde bakalım şimdi tazminatı müjdat dede.
rte tarafından açılan davada 10 bin lira manevi tazminat ile cezalandırılan günden güne milletin gözünden düşen şahsiyet. sittin sene bu memlekette bundan sonra başarılı bir proje yapacağını düşünmediğim kişilik.
tiyatroya çok emeği geçmiştir, çok çalışmıştır ama halka karşı biraz daha saygılı olmalı çünkü müjdat gezen bu ülke için bir şeyler yapmaya çalışıyor ve bu halk da bu ülkenin sahibidir. ideolojisinin sürekli yenilmesi bir insanı bu kadar hırçınlaştırmamalı. ayrıca bana hiç komik gelmiyor bu adam, onu da söylemeliyim.
Yılmaz Özdil'in hakkında yazdıklarını okuduktan sonra daha çok sevdiğim yüce gönüllü insan. Sözünün arkasında duran kişilik. Babıali Yokuşu adlı şiiri kendisini özetliyor aslında.
Ben bu yokuştan çok inip çıktım.
Papuçlarım eskidi sular girdi ayağıma acıktım.
Kitaplarım basıldı burada kitaplarım yakıldı orada.
Gazetelerde çalıştım yaşar abiden bu yokuşta küfür yedim.
Köfte ekmeği de bu yokuşta.
Bu yokuşta iltifatta işittim.
Abdi abi beni bordroladı bu yokuşta.
Aziz abiyi tanıdım.
indim çıktım Kandemirle baharda yazda kışta.
53'de ilk şiirim basıldı.
Havalara uçtum,üstüm başım yarıldı bu yokuşta.
Her türlü puştluğu gördüm ama,
Öyle de güzellik vardırki o yokuşta.
bdp'nin mecliste yemin etmesi ile ilgili olarak facebook profilinde "demo-kro-si kazandı." demiş. doğrudan kendi sözleri mi bilmiyorum. ancak öyleyse fazla ırkçı olmuş, ayıp etmiş.
tanım: yıllarca roman rollerinde oynayarak prim yapmış "bembeyaz türk".
hiç bi oyunu bi boka benzemeyen, zamanında tv de yayınlanan 3.sınıf başarısız komedi dizileriylede kalitesini göstermiş tiyatro şeysi.
şacı başı ağırmış ama hala ele avuca gelir bir esere sahip olmayışı onun artık bu işleri bırakıp gidip bostan yapıp patates falan ekmesi gerektiğinin en büyük kanıtıdır.
kendi gençliğinde bu şekilde muhalefet etse yadırganmayacak sanatçıdır.
o zamanlarda böyle seviyesiz muhaliflik belki yadırganmazdı.
lakin bitti paşam o günler.
aydın olmak, okul açıp sadece kendi fikrine sahip olanları eğitmek değildir.
aydın olmak, hazımsızlık sonucu halkın %50'sine aptal demek değildir.
müjdat gezen hazretleri, türk aydınlarının kafalarındaki "aydın" tanımını açığa vurmuştur.
halkın iradesine sıfır saygı, göstermelik iki okul, dindara gerizekalı.
alın size cillop gibi yepisyeni aydın.
ısrarcı davranıyor muhterem bu şekilde devam etmeye.
buyursun devam etsin bakalım.
sanatçı dediğin muhalif olur. iktidara olsun, muhalefete olsun.
sezen aksu vs. gibi sanatçılar tayyip'e yalakalık edersen sesleri çıkmayanlar ne hikmetse bazı gerçekleri dile getirenlerden rahatsız.
ulan adam söylüyor ve bazen abartıyor, evet. ama söylediklerinin kaçı yalan.
zaten doğru olduğu için batıyor ya o adam söyledikçe.
29 ekim 1943 doğumlu. son zamanlarda ergenekon ve mevcut iktidar aleyhine düşüncesinden dolayı dışlanan, ama söylediklerinin tümünde de haklı olduğunu düşündüğüm, sol görüşlü üstad. bugün de doğum günüdür. kutlu olsun vessselam.
--spoiler--
deprem vergisi ? yola gitti... yol vergisi ? sağlığa kaçtı... sağlık vergisi ? ötv oldu. ötv ? güncellendi. güncel ne oldu. inek içti... inek ??? dağa kaçtı. dağ nerede ? bombalandı... o sırada deprem oldu. hasar ? halk yardım etti... yardım ? yağmalandı... devlet ??? yeni vergi koydu ... adı ? yedek deprem vergisi ... yandaş ? ki hadis bir ayetle oyalandı... vatandaş ? yandı bitti kül oldu
--spoiler--
31,.10.2011 tarihinde aibü'de verdiği gösteriyle kendini bir kez daha sevdirmiştir.
sahnede bu kadar samimi,bu kadar seyirciye yakın bir insan daha olmaz.
sahneye aldığı öğrencilere verdiği hediyelerle ve samimiyetiyle başka olduğunu kanıtlamıştır.
can yücel'i anlatmıştır,özdemir asaf'ı,nazım hikmet'i,atatürk'ü.
samimiyeti anlatmıştır.
karşısına çıkıp "vay eşeoğlu eşek" diyen sıradan bir vatandaşla,"pardon müjdat bey,bu esprileri götünüzden mi uyduruyorsunuz acaba?" diyen gayet kültürlü kişide gördüğü samimiyeti anlatmıştır.
samimidir.
iyi ki varsın be hocam.
