müge anlı'ya karşı pkk yandaşları tarafından başlatılan karalama kampanyasıdır. halkı kin ve düşmanlığa iten asıl bedepe liler ve provokatif eylemleri düzenleyenlerdir, hani şu bahsedilen polise taş atmak, askere kurşun sıkmak, bombalı saldırıda bulunmak vs. eğer bu ülkede, bu ülkenin menfaatini düşünen birileri varsa, onların başında bu kadın gelir. onu kötü biri olarak göstermeye çalışanların maskesi elbet düşecektir.
haklı ve daha da güçlü biçimde yükseltilmesi gereken "linç"tir.
her gün ekran başında milyonlarca insana seslenen bir programcının, türk ve kürt halklarının eşit, özgür ve bir arada yaşama idealini yerle bir edecek sözler etmesinin bir karşılığı olmalıdır.
müge anlı bir hedef değildir ayrıca, bir simgedir. kürt halkının eşitlik ve özgürlük taleplerini "kriminalize" edip, "taş atma"ya indirgeyerek yok saymanın yeni bir simgesidir.
türkiyede, türkiyenin menfaatini düşünen hiçbir medya mensubu kalmayana kadar devam edecek komplolara bir yenisi eklenmiştir. vurun müge anlı'ya, kürt düşmanıymış! vurmayın pkk lılara, türk düşmanı olmak serbest.
müge anlı nın sadece adını bilirim. sevmem diyemem zira tanımıyorum. bu kadar adı geçince söylediklerini internetten dinledim. kadın yanlış ne demiş ki? televizyon da; haberlerde polisler taşlanırken, mehmetçikler şehit olurken, öğretmenler sağlıkçılar kaçırılıp öldürülürken hanginizin için yanmıyor, aklından dilinden küfürler, beddualar geçmiyor ki? tamam şu anda sapla samanı ayırmamız lazım. sonuçta doğal bir afetten bahsediyoruz, hepimizin başına her an gelebilecek bir durum bunu kabul ediyoruz ama bu kadar da üzerine gdilecek bir durum yok bence.
mehmetciği kuş gibi vurmadılar mı genceçik polislreri , askerleri kalleşce öldürmediler mi ?
öldürenler suçlu değil söyleyen suçluya getiren bellidir .
BU VATANA NASIL KIYDILAR?
insan olan vatanını satar mı?
Suyun içip ekmeğin yediniz,
Dünyada vatandan aziz şey var mı?
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?
Onu didik didik didiklediler,
saçlarından tutup sürüklediler,
götürüp kâfire: "Buyur..." dediler.
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?
Eli kolu zincirlere vuruluş,
vatan çırıl çıplak yere serilmiş.
Oturmuş göğsüne Teksaslı çavuş.
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?
Gün gelir çark düzüne çevrilir,
günü gelir hesabınız görülür.
Günü gelir sualiniz sorulur :
Beyler bu vatana nasıl kıydınız? nazim hikmet .
Her şeyin bir zamanı vardır ve o zaman tam da bu zamandır.
Üç günde 50 şehit verilmiştir dördüncü gün deprem olmuştur.
Deprem tam da, öldürülen askerlerin düşman askeri olduğunu kabul edenlerin en yoğun olduğu bir yerde meydana gelmiştir.
Şimdiii...dün 25 askeriniz bu ve benzeri düşünceye sahip insanlar tarafından katledilmisken, bugün her şeyi unutup o insanlara yardım etmemizin insanlığın gereği olduğu söyleniyor.
Peki mantık bunu dese de biz insanız ve,dün vurulan evlatlarimizi bir günde unutamiyoruz.
Ama unut diyorlar. Vicdan diyorlar. Insanlik diyorlar ...zaten hep türklere diyorlar. Bütün bu hasletlerin bir tek türklerde olması gerekiyor.
Dün evladimi vurana bugün yardım etmem gerekiyor ki yarin yine vursun..
Ama kimse onlara demiyor; yine vuracak mısın? Utandiniz mı diye..